Giriş
(1)

[ donanım ] Flash Disk'i kötülüklerden korumak?

enola gay
Sorum şu, flash disk'in içindeki virüsler değil, pc deki virüsler.. ben temiz flash disk'imi virüslü bir bilgisayardan nasıl korurum? yani flash disk'i taktığım an içinde virüs girmesini istemiyorum..flash disk için yazılımlar var mı? diski korumaya alan?
Sorum şu, flash disk'in içindeki virüsler değil, pc deki virüsler.. ben temiz flash disk'imi virüslü bir bilgisayardan nasıl korurum? yani flash disk'i taktığım an içinde virüs girmesini istemiyorum..

flash disk için yazılımlar var mı? diski korumaya alan?
0
enola gay
(03.06.08)
tıpkı hafıza kartlarında olduğu gibi bazı kartlarda yazma koruması mevcut. bu özelliğe sahip modellerle belleğinizi koruyabilirsiniz.
0
tom riddle
(03.06.08)
(5)

vole oyunu'nu oynayan var mı?

desdinova
adamlar 126 bin yapmış. bir yolunu oturttukları kesin, ben çözemedim.(bkz: vole oyunu)edit: vallahi siteyle alakam yok.
adamlar 126 bin yapmış. bir yolunu oturttukları kesin, ben çözemedim.

(bkz: vole oyunu)

edit: vallahi siteyle alakam yok.
0
desdinova
(03.06.08)
topu vurabileceğin bir yerdeyken mouse ile sağ tıklayıp flash'ı durdur, sonra da git topa vur ve bug'dan yararlan :)
0
deckard
(03.06.08)
ağzına sağlık, bana böyle çözümlerle gelin.
0
🌸desdinova
(03.06.08)
isin komigi ben en fazla 20.000 yapmisken,
birisi (mert isimli kisi degil) 1.000.000 falan gibi bi rakamla girmisti listeye. yuh dedim. sonra cikarmislar onu 1 saat sonra baktim..

pause olayi ile evet. muhtemelen en ustteki arkadas da her seferinde 1. kisiyi bi miktar gecip hakkiyla kazanmis gibi gosteriyor.
0
la traviata
(03.06.08)
skorlar anında yansıyor mu? ben yaptım bişeyler ama çıkmadı hala?
0
tom riddle
(03.06.08)
skoru gonder dedigin anda skorlari gosteriyo her seferinde tom riddle.
0
la traviata
(03.06.08)
(10)

LPG ve Otomobil uzmanlarına bir soru

sathaner
2005 model 1,2 clio hb sahibiyim, bu araç km de 27 krş yakmakta ve ayda 500 ytl benzine para gidiyor, motoru düşük olduğundan bu araca lpg taktırmayı önermiyorlar.şimdi bu aracı satıp, lpg taktırabileceğim az yakacak bir araç arıyorum ne önerirsiniz?
2005 model 1,2 clio hb sahibiyim, bu araç km de 27 krş yakmakta ve ayda 500 ytl benzine para gidiyor, motoru düşük olduğundan bu araca lpg taktırmayı önermiyorlar.
şimdi bu aracı satıp, lpg taktırabileceğim az yakacak bir araç arıyorum ne önerirsiniz?
0
sathaner
(02.06.08)
saniyorum araciniz 60bin-70bin kilometre arasinda. emin olmamakla birlikte 16bin lira bunlarin piyasasi.

neyse ayni fiyata 2006-2007 peugeot 206 falan bulunabilir. ya da 2005-2006 toyota yaris. walla isterseniz 2000 vectra da olabilir. baska da bisey gelmediki aklima.
0
osuruklu
(02.06.08)
bilmem cok mu ufak olur veya illa lpg taktirmak mi istersin ama c2 1.4hdi da bir alternatif. agresif olmayan kullanım ile 5lt/100km yaktigini biliyorum, normalde 5.5 civari olsa da. 5.5 civari zaten 16-17krş yapar sanırım km başına. fabrika verileri ortalama 4.3 diyor ama yakalamak zor gibi bunu.

benzinli de honda jazz oldukca iyi 1.4 olarak veya yaris ve opel corsa 1lt benzinliler tercih edilebilir. fiyat araligi belirtmedigin icin ben hepsini yazmis bulundun ama neyse
0
2pac
(02.06.08)
alla alla bu kadar yakmaması gerek, normal değil. gazı köklüyorsunuz herhalde sonuna kadar ki. bu araçlarda belli bir hızın üstüne çıkmadıktan, klima açmadıktan, devirli kullandıktan sonra lpg li bi araçla üç aşağı beş yukarı aynı yakar.
0
babatema
(02.06.08)
2000 model civarı lpg'li ford focus'lar işini görür.
0
os
(02.06.08)
kullandığın araç düzgün kullanımda 1.5 dci ile aynı yakabilen (neredeyse) bir araçtır. kısaca senin kullanma tarzında ya da aracında bir yanlışlık mevcut. ayda 2 bin km yol yapıp sürekli hız yapıyor da olamazsın ki? 27 kuruştan anlamam ayrıca 100 km de kaç lt yakıyorsun onu söyler misin?
0
ozdek
(02.06.08)
ilginiz için teşekkürler.
benim araç 32.000 km'de, evet sanırım gazı fazla kullanıyorum, pek sakin kullandığım söylenemez, klima açmadan önce 25 krş yakıyordu, bu ay ise 27 krş yakmaya başladı, az yakan bir araç olarak lpg li bir model almak geldi aklıma.
bu arada alabileceğim arac 23.000 ytl yi geçmezse iyi olur.
0
🌸sathaner
(02.06.08)
80-90 ı geçmemek gerekiyor fazla motor hacmi küçük olduğu için çok güç harcıyor. fazla ağırlık taşımadığınız sürece lpg li araçla aynı yakar bunlar. sakin kullanır, bakımlarını yaptırırsanız 170kr a kadar rahat düşer.
0
babatema
(02.06.08)
aha benim konum.
lpg den çekinmeyiniz montajından çekininiz. montajdan evvel iyi araştırma yapıp düzgün bi yerde monte ettirdikten sonra lpg kitini problemsiz kullanırsınız.
kendim kullanıyorum onlarca insana da ön ayak oldum herkes hayatından çok memnun.

asıl konuya gelirsek clioyu 16.500 liraya sattığınızı düşünelim. yeni araç için bütçe nasıl olacak bu önemli. başabaş bişiler düşünürseniz 15.000 liralık bir araç bakmanız lazım zira minimum 1500 lira lpg ye harcanacak.

15-20.000 lira aralığında bir değerlendirme yapacak olursak;
kompakt sınıfta opel astra, vw bora, ford focus ve renault megane var. bunların hepsi lpg ye uygun araçlar. 1.4-1.6 lt hacim arasında motorları var.

küçükleri pek bilmiyorum lpg hususunda.

ama yaşı biraz küçültüp orta sınıflar da değerlendirilebilir. vw passat, scoda octaiva, volvo s40, renault laguna da o fiyat aralığında kolayca alınabilecek otomobiller. passat'ın 1.8 turbosunda lpg uygulaması nasıl emin değilim.

ben olsam ne yapardım biraz tuhaf gelebilir ama 99 model bir volvo s70 t5 alıp biraz maliyetli de olsa (sanırım 1200€) lpg monte ettirip 225 beygirin ve konforun tadını çıkarırdım. parçası biraz pahalı yalnız. servis sorunları tamamiyle giderildi tüm büyükşehirlerde servisi bulunabiliyor.
0
agk
(02.06.08)
valla 1.2 araç bu kadar çok yakması demek ya acaip çok kullanıyorsunuz ya da bir sorun var demektir. sizden kaynaklanan bişiy değilse (gazı kökleyip fren yapmak gibi) bir motora baktırın derim.
0
darknum
(02.06.08)
benzin ile ilgili hesaplar yaparken litre/ 100 km şeklinde ölçmeniz daha yararlı olur, zira petrol fiyatları çok oynuyor. ve de eğer km'de 27 kuruş yakıyorsanız 100 km'de 7.7 lt benzin yakıyorsunuz bugünkü 95 oktan kurşunsuz benzin fiyatına göre. bu miktar gayet düşüktür aslında.
0
tom riddle
(02.06.08)
(3)

Poligonda atış yapmak ?

joehigashi
Arkadaşlar biz birkaç genç atışa merak saldık lakin tecrübemiz askerlikte attığımız g3 atışından ileri gitmemekte. Şimdi Avcılarda Poligon var.. Burda silah kiralayıp atış yapmak bize ne kadara patlar ? Hesap şarjör olarak mı yapılır ? Bilgisi olanlar bi el atsa çok memnun olcacağım..
Arkadaşlar biz birkaç genç atışa merak saldık lakin tecrübemiz askerlikte attığımız g3 atışından ileri gitmemekte. Şimdi Avcılarda Poligon var.. Burda silah kiralayıp atış yapmak bize ne kadara patlar ? Hesap şarjör olarak mı yapılır ? Bilgisi olanlar bi el atsa çok memnun olcacağım..
0
joehigashi
(01.06.08)
joehigashi'nin sorusunu ben de merak etmekle beraber, bilgisi olan kişilerin ithal silah fiyatlarından da bahsetmelerinden memnun olurum.
0
tom riddle
(02.06.08)
mermı basına 2-3 arası degısen fıyatlar mevcut genel de polıgonlarda...
0
murat mc
(02.06.08)
canlar poligonlarda silaha mermiye para vereceğinize kendinize birer silah alın,silahlarını bedelsiz olarak devreden çok sayıda yaşlı vs. var.bedavaya alırsınız silahınızı bir tek ruhsata para verirsiniz olur biter sonra gidin poligona kendi silahınız ve kendi merminizle gerek yok parçalanmaya.
silahların fiyatı değişiyor.bedavaya devredeni de var 50.000(elli bin)$(dolar)'a da.marka ve model önemli.
0
skplgl
(01.07.10)
(11)

Avrupa'da otomobil kiralama ve karayolu sınırı

tom riddle
Diyorum ki, ya uçakla bi almanya'ya gidip oradan araba kiralayıp schengen'ın geçtiği ülkeleri vize sürem boyunca bir arkadaşla birlikte gezeyim, ya da türkiye'den bir araba kiralayıp olabildiğince az vize alarak avrupa'ya arabayla gideyim? böyle bir fırsatım olabilir mi? yani böyle avrupa ülkeleri
Diyorum ki, ya uçakla bi almanya'ya gidip oradan araba kiralayıp schengen'ın geçtiği ülkeleri vize sürem boyunca bir arkadaşla birlikte gezeyim, ya da türkiye'den bir araba kiralayıp olabildiğince az vize alarak avrupa'ya arabayla gideyim? böyle bir fırsatım olabilir mi? yani böyle avrupa ülkeleri arası ve/veya türkiye'de de ofisi olan otomobil kiralama şirketleri var mı? yurtdışına çıkınca arabayı orada iade edebilir miyiz?

başka bir sorum daha var, AB üyesi komşu iki ülkenin sınırlarından geçerken pasaport kontrolü oluyor mu? yoksa durmadan devam edebiliyor muyuz?
0
tom riddle
(31.05.08)
söylediğiniz şey mümkün değil. zira türkiyedeki yabancı otomobil kiralama şirketleri franchising usulu çalışır. yani burdaki avisten (ki buradakinin sahibi koç'tur) arabayı alıp, "hacı sizin paris şubeye bıraktım" deme imkanınız yok.

en fazla havaalanındaki temsilcilerine teslim edebiliyorsunuz. ülkeden ülkeye geçiş söz konusu değil yani.

ha bi de şöyle birşey var tabi. türkiyeden kiralayacağınız otomobille yurtdışına çıkmak akıl karı bi iş değil zaten. o paraya oradan araba satın alır, dönerkende bi homeless bulup "al hacı hediyem olsun" dersiniz.
0
babatema
(31.05.08)
yurtdışında da yok mu böyle bir olay? yani almanya-italya-fransa gibi ülkelerde franchising usülü değil de merkezi bir şirket yok mu?

ve de, araba kiralama olayına uzak olduğum için soruyorum, çok mu pahalı araba kiralamak?
0
🌸tom riddle
(31.05.08)
avrupada şehirden şehire böyle bir imkanınız var mesela aviste genelde. ama uluslararası zor gibi, pek ihtimal veremedim.

türkiyeden kiralanıcaksa çokta ucuz sayılmaz kiralar ortalama bir aracın günlük kirası 150 ytl'den aşağı değil.

o paraya türkiyeden araba kiralayacığıma (ki türkiyeye o arabayla dönmeyecekseniz mümkün değil, hem de kiralık araçla yurtdışına çıkabilirmisiniz bilmiyorum) şöyle güzel bi chopper satın alıp püfür püfür gezerdim ben olsam.
0
babatema
(31.05.08)
kira ne kadar çokmuş yaa. ben o zaman kendime araba alınca giderim arabayla yurt dışına. olayın temelinde otomobille seyahat olduğu için, yani böyle bir hayalim olduğu için interrail ilgimi çekmiyor, yolları yemek istiyorum.

bir sorum daha var, avrupa'da birbirine komşu AB ülkelerinin karayolu sınırlarında pasaport vs. kontrolü var mı? yoksa hiç durmadan geçilebiliyor mu?
0
🌸tom riddle
(31.05.08)
öncelikle araba kiralama ile ilgili olarak, bir yerden aldığınız arabayı başka bir şehirde teslim edebilirsiniz. hatta başka bir ülkede de, ancak başka ülkede teslim etmeye kalktığınızca ücretler acayip artıyor. 3 katı civarında benim gözlediğim. yani mesela almanya'dan teslim ettiğiniz arabayı bir gün içersinde yine almanya'daki bir şubeye bıraktığınızda 50 euro ise, aynı arabayı yine bir gün içerisinde hollanda'da teslim ettiğinizde 150 euro olabiliyor. burada mesafeden çok sınırlar önemli sanırım.

türkiye'den kiralayıp avrupa'da teslim etmek nasıl olur bilemiyorum.

sınırlara gelince, normalde schengen ülkeleri arasında haberlerde gördüğümüz kapıkule, habur gibi sınır kapıları artık yok. bildiğiniz yol. yalnızca "bilmem ne ülkesine hoşgeldiniz" gibi bir tabela oluyor. tabii bu demek değil ki vizesiz girebilirsiniz.
arada sırada da olsa polis arabayı durdurup vize kontrolü yapabilir. tabii bunun yabancı plakalı arabalarda daha sık yapıldığını söylemeye gerek yok herhalde.
bir de hollanda'dan çıkışta ciddi aramalar olabiliyormuş.
sınır geçişlerinde trende falan da kontrol oluyor, yalnız herkese bakmıyorlar, kafalarına göre takılıyorlar. "gözünün üstünde kaşın var" deyip pasaportuna bakabiliyorlar.

schengen vizeniz multi (çoklu) girişli ise schengen ülkeleri arasında gezebilirsiniz. kaç sınır geçtiğinizin bir önemi olmaz.

uzun süreli arabalı yolculuk düşünüyorsanız sürekli arabayla beraber olayım diyorsunuz kiralama ciddi paralar tutacaktır. onun yerine bir kaç gün bir şehirde kalıp bir günlüğüne şehir değiştirmek için araba kiralamak daha mantıklı olacaktır.
0
burfak
(31.05.08)
sayın burfak, aslında sizin söylediğinize göre eğer böyle bir gezi yapmaya karar verdiğimde arabam yoksa münih gibi merkezi bir yere gidip diğer şehirlere arabayla gidip münih'e dönüş yapmak, gidilen şehirdeki firmaya teslim etmekten daha avantajlı oluyor sanırım, değil mi?
0
🌸tom riddle
(31.05.08)
eğer yeterli paranız varsa gayet de olabilicek bir şey yapmak istediğiniz.çünkü hertz gibi büyük rent a car şirketlerinin bu şekilde hizmetleri var.bir kaç sene önce bir arkadaşımla paris'ten kiraladığımız arabayla lyon,venedik senin roma benim gezdikten sonra roma'da uçağa binmeden havaalanında teslimi yapıp ülkeden ayrıldık.sadece kiralarken teslim edilecek güne kadarki ücreti kredi kartından bloke etmeleri gibi uygulamaları vardı,hala da var mı bilmem.daha önce de almanya-avusturya vb kiralık arabayla gezmişliğim var.bu güne dek sınırlar arası kontrole de rastlamadım.zaten izmir'den istanbul'a gider gibi gidiyorsunuz paris'ten roma'ya.benim tecrübem budur yani.
0
neslish
(31.05.08)
neslish, peki ücretlendirilmesi nasıl oluyor. avrupa'da ne civarda para veriyorsunuz?
0
🌸tom riddle
(31.05.08)
@ tom,
benim gözlemlediğim kadarıyla teslim alış ve teslim ediş aynı ülkede olmak şartıyla önemli olan süre, yani hangi şehirden aldın hangisinde verdin değil.
şöyle diyeyim.
mesela münih'ten kiraladın arabayı berlin'i de gezmek istiyorsun.
1 gün gidiş 3 gün berlin'de kalış 1 gün de dönüş dedik mesela, toplam 5 gün. 5. günün sonunda tekrar münih'te teslim ediyorsun. 5 günlük araba kirası 200 euro civarında tutabilir. ama ilk gün arabayı kiralarsın, münih'ten berlin'e gidersin ve 1. gün dolmadan teslim edersen yaklaşık 50 euro kira ödersin. sonra berlin'de 3 gün gezersin, 5. gün berlin'den araba kiralayıp o arabayla münih'e dönersin. yine bir gün araba kiralamış olursun ve berlin gezisi için toplam kiralama ücretin hemen hemen yarısına düşmüş olur.
şehir içinde gezmek için arabaya pek ihtiyacın olmaz zaten. değmez kira ödemeye, zaten bilmediğin şehirde, trafiğine alışık olmadığın bir ülkede kafayı yedirtebilir araba. gereksiz yere ceza yiyebilirsin.
0
burfak
(31.05.08)
Bir yanlış bilgiyi düzeltmek istiyorum.

Schengen ülkeleri arasında pasaport kontrolü yok. Vizenin tek girişli olması da Schengen bölgesine tek giriş hakkınız olduğu anlamına geliyor. Yani vizeniz tek girişli olsa dahi Macaristan'dan girip İspanya'ya ya da Estonya'ya kadar gönlünüzce gezebilirsiniz hiçbir kontrolden geçmeden. Tabii ki bu sırada Schengen bölgesinden çıkmamanız lazım. Çok girişli vizelerde ise böyle bir sorun yok, Schengen bölgesinden istediğiniz kadar çıkıp girebilirsiniz.

Kiralama konusuna gelince, Türkiye'deki araçların yurt dışına çıkabilmesi için uluslararası trafik sigortasına ek olarak triptik gibi ıvır zıvır belgeler de gerekiyor, dolayısıyla böyle bir hizmet veren varsa bile çok daha masraflıdır.
Avrupa'da ise söylediğim gibi sınır kontrolleri olmadığından zaten her aracın uluslararası trafik sigortası oluyor. Çok daha kolay yani işiniz.
0
386 dx
(31.05.08)
www.bookinturkey.com adresli siteden istediğiniz koşulları vererek nerden,ne kadara araba kiralayabileceğinizi öğrenebilirsiniz.Sanıyorum bir haftalığı 800-900 ytlden aşağı tutmaz ama daha uygun koşullara da bulursunuz belki belli olmaz.
0
neslish
(02.06.08)
(8)

Nerede?? Beşiktaş Atatürk Anadolu Lisesi

l goshin
Dostlar, Beşiktaş Atatürk Anadolu Lisesi'i, Beşiktaş' ın tam olarak neresinde kalıyor? Sitesindeki krokiden hiçbirşey anlamadım, tüm şaşalozluğum ile. Beşiktaş İskelelerini ve Dolmabahçe sarayını bilen biri olarak soruyorum soruyu.Oldukça acil...Teşekkürler..
Dostlar, Beşiktaş Atatürk Anadolu Lisesi'i, Beşiktaş' ın tam olarak neresinde kalıyor? Sitesindeki krokiden hiçbirşey anlamadım, tüm şaşalozluğum ile. Beşiktaş İskelelerini ve Dolmabahçe sarayını bilen biri olarak soruyorum soruyu.

Oldukça acil...

Teşekkürler..
0
l goshin
(31.05.08)
386 dx
(31.05.08)
Google aklıma gelmemişti teşekkürler. İskele'den yürüme mesafesi mi acaba, yoksa oradan bir otobüse atlamalı mı sizce?
0
🌸l goshin
(31.05.08)
e sitesinde de var kroki.

www.baal.k12.tr
0
can itin
(31.05.08)
yok ya yürüme mesafesinde. otobüsle bir durak olması lazım, ama baya kısa mesafe yani.
0
tom riddle
(31.05.08)
yürüme mesafesinde ama yokuş yukarı yürüyorsunuz haberiniz olsun.
0
blackbasat
(31.05.08)
park bahçe ve yokuşluk bir tatlı yürüyüş mesafesinde.
0
darknum
(31.05.08)
conrad otelinin arka sokağında. mit ile karşı karşıya. -ne dedin sen çat!
0
winsome
(31.05.08)
Yanıtlar için çok teşekkürler... gittim, işimi hallettim ve geldim. :)
0
🌸l goshin
(31.05.08)
(10)

izmir paintball zirvesi olsa??

denize karsi icen keci
balıkesir grubundan esinlenilmiştir baştan söyleyeyim:)hani izmirde 2 takım kursak da ayda bir paintball yapsak tutar mı? hem spor olsa güzellik olsa..?
balıkesir grubundan esinlenilmiştir baştan söyleyeyim:)
hani izmirde 2 takım kursak da ayda bir paintball yapsak tutar mı? hem spor olsa güzellik olsa..?
0
denize karsi icen keci
(31.05.08)
şu 3 hafta içinde böyle bir organizasyon yapılırsa mutlaka gelirim ben.
0
tom riddle
(31.05.08)
ben her daim gelirim. yalnız tecrübem yok.
0
mevta
(31.05.08)
ben de gelirim ama tecrübesizim..
0
metox
(31.05.08)
ben de gelirim, tecrübesizim.
0
kimlanbu
(31.05.08)
15 inden soora bi pazar günü falan denk gelirse ben de gelirim balıkesirden
0
os
(31.05.08)
şimdi final zamanı ama, şöyle temmuz ortasına doğru olsa gelebilirim belki.
benim de pratikte tecrübem yok ama, askerliğimi kısa dönem uzman counter olarak yaptım. hed$at ın kralıyım ona göre =)
0
punkertifo
(31.05.08)
temmuz ortası olursa ben de gelebilirim.
0
deepzeppelin
(22.06.08)
olsun bu.
0
mevta
(12.08.08)
olsun bu.
0
mevta
(06.12.08)
olsun bu.
0
mevta
(29.04.09)
(3)

[elektronik] kaliteli opamp

bloodrayne
lm741 haricinde bildiğiniz opamp var mıdır?Active high pass filter yapımında kullanılacak kaliteli bir opampa ihtiyacımız var.
lm741 haricinde bildiğiniz opamp var mıdır?Active high pass filter yapımında kullanılacak kaliteli bir opampa ihtiyacımız var.
0
bloodrayne
(30.05.08)
www.elkatek.com

burdaki arama zımbırtısına opamp yazıp, çıkan ürünlere bakabilirsin.. bu elkatek'te herbişey var.
0
os
(30.05.08)
biz hep lm7141 kullanıyorduk. lm741 ile aynı şey mi o?
0
tom riddle
(30.05.08)
zavallıyız
paylaşmak istedim, nasıl olsa bizden başkası bakmaz buna
0
desdinova
(30.05.08)
(4)

Cep telefonu santralleri?

entrapmen
Ornegin benim 2 tane hattim var ve bir sirketten beni aradiklarinda eger avea araniliyorsa avea numarasindan, turkcell ise turkcell numarasindan, evden ariyorlar ise normal 212 bi numaradan ariyorlar ama arayan kisi hep ayni yerden masasindaki telefondan ariyor beni.Bir tur santral bu ama cep telefo
Ornegin benim 2 tane hattim var ve bir sirketten beni aradiklarinda eger avea araniliyorsa avea numarasindan, turkcell ise turkcell numarasindan, evden ariyorlar ise normal 212 bi numaradan ariyorlar ama arayan kisi hep ayni yerden masasindaki telefondan ariyor beni.

Bir tur santral bu ama cep telefonuyla nasil oluyor da yapiliyor? Hic boyle bir santral gormus olan var mi? neye benziyor sistem az bucuk nasil calisiyor? Bir de normalde bu tarz bir sey telekominikasyon olayina uygun mu ki? Bir yerlerden aklimda kaldigina gore degil ama?
0
entrapmen
(30.05.08)
üniversitelerde de var bu sistem. sanırım basit bir olaydır, az yazsın diye.
0
haznedaroglu
(30.05.08)
artık her sirkette var bu olay ,
cokta basit santral telefonun uzerınde cesitli hatlara (avea ,turkcell,telekom) ait tuslar var hangı numarayı arayacaksanız ılk basta bu tusa basıp o hat uzerınden cıkış yapıp aramayı gercekleştırıyorsunuz.
telefon ozellıgı yanı o , tabıı arayacagınız telefon sırketlerıne ait hattınızıda olması cabası.

edit:misal benım elımde telsız bır telefon var ılk basta 15 basıyorum santraldakı telefon yardımıyla turkcelin hattı alıyorum sonra 0532xxx arıyorum.
avea olacaksa 16 basıp hat alıp 0555xxx gibi
mutlaka 9 basıp hat cıkmıslıgınız vardır buda oyle bır sey ıste.
0
dodocan
(30.05.08)
santral üstünden halloluyor. daha iyi santrallerde otomatik numaradan tanıyarak o fct üzerine atıyor. böyle bir santral çok gördüm zaten ara tcell i vodafonu getirip onlar takıyorlar o derece de iyi çalışan sistem yani.
0
ozdek
(30.05.08)
(bkz: fct)
0
tom riddle
(30.05.08)
(5)

ADSL Modem

babatema
Şimdi adsl modemin şifreleme tekniğini WEP den WPA-PSK ya çevirdiğimde muhtelif aralıklarla bağlantımın koptuğunu gözlemledim. neden böyle birşey olur ve nasıl düzeltiri acep bu durumu.
Şimdi adsl modemin şifreleme tekniğini WEP den WPA-PSK ya çevirdiğimde muhtelif aralıklarla bağlantımın koptuğunu gözlemledim. neden böyle birşey olur ve nasıl düzeltiri acep bu durumu.
0
babatema
(29.05.08)
windows xp'nin kendi programında bağlandı yazısı çıkıyor öyle belirli aralıklarla. vista'da görmedim böyle bir şey.
0
tom riddle
(30.05.08)
sadece bağlandı yazısı değil. bağlantı gerçekten kopuyor. ilginci wep de sorun yokken wpa da bu sorun oluyor. iki üç kere denedim hep wpa da yapıyor bunu
0
🌸babatema
(30.05.08)
birisi network'üne saldırıyor olabilir. WPA kullanan wireless networklerde, paketleri topladıktan sonra client kullanan atakları çalıştırmak için bağlı bir bilgisayarı koparmak gerekiyor, birileri seni koparıyor olabilir, MAC ID filtresi kullanmayı dene, yine kopma oluyorsa başka bişidir, olmuyorsa saldıran olma olasılığı yüksek.
0
huzursuz
(30.05.08)
mac id filtresi kullansa da o kişi saldırabilecektir, aklınızda bulunsun. kismet'te hangi mac id'si bağlanmış yazıyor hepsi.

eğer şifreniz wep iken birileri saldırmışsa bu sefer de aynı şey oluyor olabilir. ne yapılablir derseniz bence şifrenizin içine -*=) gibi karakterler ekleyin. benim bildiğim kadarıyla aircrack denen kırma programı bu -'yi algılayamıyor bir türlü. bir de şifrenizi karışık karakterler yapın, sözlükte bulunabilen bir isimden olmasın.
0
tom riddle
(30.05.08)
benden başka mac id yok. saldırı ihtimali biraz düşük. burada genelde WEP le şifrelemiş saldıran onlara saldırır herhalde. ağ adını bile yayınlamıyorum ki şifrem gayet uzun.
0
🌸babatema
(30.05.08)
(3)

facebook fotoğraflarım

tom riddle
facebook'ta eşin dostun benim ismimle tag'leyip eklediği fotoğraflara bakmaya çalıştığımda "Sorry, you can't view more photos of tom riddle because the owner(s) of the photos have restricted privacy settings." diyor. ben sadece arkadaşlarım görsün diye ayarlamıştım privacy setting'imi, ama nedense f
facebook'ta eşin dostun benim ismimle tag'leyip eklediği fotoğraflara bakmaya çalıştığımda "Sorry, you can't view more photos of tom riddle because the owner(s) of the photos have restricted privacy settings." diyor. ben sadece arkadaşlarım görsün diye ayarlamıştım privacy setting'imi, ama nedense facebook benim de görmemi engellemiş. işin ilginç yanı ise arkadaşlarımın fotoğraflarımı görebiliyor olması. bunun nedeni nedir acaba?

olabilecek en düşük privacy seviyesine geçmeme rağmen göremiyorum. süpermiş valla.
0
tom riddle
(29.05.08)
1. fotoğrafını ekleyenlerin gizlilik ayarlarindan olabilir. (sadece görmesini istenilen kişiler seçilebiliyor.)

2. senin de bulunduğun fotoğrafları etiketleyenler listende olmayabilir.

3. anlık olarak logout olmuş olabilirsin.
0
rimednac
(29.05.08)
ayni fotografta oldugun birisi kendi privacy ayarlarinda fotograflarimi kimse gormesin diye miziyo olabilir
0
fuchuki
(29.05.08)
fotoğraflarımın bazılarını ekleyen kişi, o benim fotoğraflarımı gören kişiyi tanımıyor. ona rağmen arkadaşlarım görebiliyor o fotoğrafları. hatta bir tanıdığımın privacy ayarlarının ne olduğunu bilmedğinden bile eminim. facebook support ile halledicem sanırım.
0
🌸tom riddle
(29.05.08)
(4)

dwm.exe ve bellek sorunu

dersini almis da ediyor ezber
son iki gündür sistemde sadece firefox ve msn açıkken bellek yetersiz diye bir uyarı çıkıyor. ayrıca dwm exe de 40 mb ram yiyor ve ara sıra hata verip kendiliğinden kapanıyor. bunların sebebi nedir? nasıl çözülür?acer aspire 5920g t7500 kullanıyorum. işletim sistemi de vista home
son iki gündür sistemde sadece firefox ve msn açıkken bellek yetersiz diye bir uyarı çıkıyor. ayrıca dwm exe de 40 mb ram yiyor ve ara sıra hata verip kendiliğinden kapanıyor. bunların sebebi nedir? nasıl çözülür?
acer aspire 5920g t7500 kullanıyorum. işletim sistemi de vista home
0
dersini almis da ediyor ezber
(28.05.08)
1- dwm.exe

dwm.exe: desktop window manager (masaüstü pencere yöneticisi) servisidir...Vistada görsel efektlerin bir kısmını yönetir.

Eğer CTRL+ALT+DELETE yaparsanız "işlemler" kısmında bu servisin nasıl ram canavarı olduğunu görürsünüz...

Bunu kapatarak işe başlayalım ve daha rahat surf yapalım belleğimizden tasarruf ile..

Başlat> Çalıştır ' a girip msconfig yazın kutuya.

Tamam'a basın..

açılan Sistem Yapılandırılması penceresinde Hizmetler'i tıklayın.

Buradan ; Masaüstü Pencere Yöneticisi ' ni bulup yandaki kutucuğun işaretini kaldırın...

Yeniden başlatın..

Hepsi bu.

Görsel açıdan birazcık kaybınız olsa da daha hızlı olmak için değer.
0
oligomer
(28.05.08)
vista'nızı aero temasıyla kullandığınız için dwm.exe isimli bir dosya var ve bu sebeple çok ram yiyor. eğer bu dwm.exe, c windows system32 klasöründeyse sorun yok, ama başka bir klasördeyse virüs de olabilir.

bilgisayarın özelliklerinden sanal belleği arttırmayı deneyebilirsiniz.
0
tom riddle
(28.05.08)
bellek yetersiz uyarısı hala gelmeye devam ediyor. dwm problemi eski ekran kartı driverına dönünce düzeldi
0
🌸dersini almis da ediyor ezber
(29.05.08)
ayni sorun bende de oluyor. isletim sistemi vista home premium. bendeki laptop'un modeli de acer aspire 5920g.

sadece firefox acik. aero falan yok, sevmem zaten. klasik desktop, gorsel zamazingolar komple kapali. ve de ekran karti driver'i guncellemedim. sanal bellek de denendi, pagefile zimbirtilarina da bakildi, ram 2gb.

baska ne sorun olabilir? formati mi gelmis?
0
fdegir
(29.05.08)
(4)

Adobe Audition 3

tom riddle
bu programı yeni kullanmaya başladım, mutlaka olduğunu düşündüğüm ama benim bulamadığım bir özelliği soracaktım. şimdi mesela bir sample'ımız var ve bunu loop ettirmek için bu sample'ın sonuna kendisini yapıştırıyoruz. ancak başları ve sonları birbirine uymadığı için bu geçiş bölgesini seçip bunları
bu programı yeni kullanmaya başladım, mutlaka olduğunu düşündüğüm ama benim bulamadığım bir özelliği soracaktım. şimdi mesela bir sample'ımız var ve bunu loop ettirmek için bu sample'ın sonuna kendisini yapıştırıyoruz. ancak başları ve sonları birbirine uymadığı için bu geçiş bölgesini seçip bunları uyumlu hale getiriyoruz. nero wave editor'de yapabiliyordum bunu ama audition'da bulamadım bir türlü. bilen var mı?

bir de radyo jingle'ı yaparken nelere dikkat etmek gerekir :) ilk soruyla ilgisi yok da, böyle bir hevesim var denemelik jingle'lar yapmaya çalışıyorum.
0
tom riddle
(28.05.08)
loop icin arkasina yapistirmak gerekli degil aslinda, ses dosyasina cift tikladiginizda acilan bölümden (ingilizce kullanmadigim icin emin olamiyorum tam isminden) istediginiz bolumu secip sonsuz tekrar secenegi ile loop isini halledebilirsiniz.

jingle konusunda vst kullaniyorsaniz fl studio kullanmiyorsaniz da audition 1.5 önerebilirim daha rahat sonuc alabilmek icin.
0
vehemence
(28.05.08)
ya aslında loop'u örnek olarak verdim, benim asıl istediğim birbirine benzer iki sesi birbirine yapıştırmak, geçişin de olabildiğince düzgün olması. ama arkasına ekleyip crossfade yaptım öyle de iyi oldu.

fl studio'yu da bir deneyeyim bakalım. baya detaylı gibi görünüyor gerçi. uğraşmak gerekecek sanırım.
0
🌸tom riddle
(28.05.08)
fl studio alanindaki en kullanisli programlardan biri, o yüzden müzik isinde deneyimli, yada deneyimli oldugunu dusunen kisilerin kolayligi yüzünden kücük görme egilimi mevcut. acemice kullananlari ile konustugunuzda da genelde ben bile yapabiliyorsam sen kim bilir neler yaparsin tepkisi aliniyor. ama dogruya dogru is ses dosyalarini düzenlemek oldugunda ben de audition'i tercih ediyorum genelde aliskanliktan.
0
vehemence
(28.05.08)
daha öne cool edit pro 2.0 (muadili audition 2) ve şimdi audition 3 e terfii etmiş bir amatör olarak yeni keşfettiğim özellik şu ki ses dalgasısının altındaki zaman cetveline sağ tıklayınca, belirli bir kısmı seçerken otomatik olarak nerelere atlayacağını ayarlayabiliyorsun. snap to... diye seçenekler var zero crossing (sıfır kesim noktası) cue point vb.
ben de bir hoş parçalardan bir kaç yer kesip başka parçaların fonuna eklemeye çalışınca senkronize olmadığını fark ettim. o zamandan beri deneme yanılmayla uğraşıyorum ara sıra. cool edit ya da audition da her yerde sağ tıklamayı deneyin bir sürü saklı özellik var.
bu arada türkçe kullanan ya da gönüllü olarak ses programlarını detaylı olarak öğretebilecek olanlar varsa söyle bir selam edelim.
0
seen sea
(29.05.08)
(4)

ubuntu da wireless problemi yasayan?

safepassage
kwifi ve madwifi diye programlar yukledim fakat madwifi den driverlarini yukleyemiyorum cunku USRobotics wireless usb adapter kullanmaktayim. ubuntu bunu takip cikardigimi ve network umun ismini bile goruyor fakat baglanamiyorum. nedendir? ne yapmam gerekir bilen var mi acep?
kwifi ve madwifi diye programlar yukledim fakat madwifi den driverlarini yukleyemiyorum cunku USRobotics wireless usb adapter kullanmaktayim. ubuntu bunu takip cikardigimi ve network umun ismini bile goruyor fakat baglanamiyorum. nedendir? ne yapmam gerekir bilen var mi acep?
0
safepassage
(28.05.08)
ben de kurdum ubuntu, aynı sorun vardı, forumlarda aradım taradım ama çare bulamadım, laptop ile kablolu bağlantı pek estetik olmadığından kaldırdım ubuntuyu ve vistaya döndüm, ama forumlarda bu sorun çok dolanıyor, kesin şunu şunu yapın diyene denk gelemedim, bulursan ya da buraya yazılırsa belki denerim gene.
0
alchemistt
(28.05.08)
ndiswrapper isimli bir olay ile tanınmayan wireless sürücüleri yükleniyor diye biliyordum, ama hiç denemedim. biraz google araştırması yaparsanız halledersiniz sanırım.
0
tom riddle
(28.05.08)
ndiswrapper da yukledim , driverlarini da tanidi fakat baglanmiyor. neyse biraz daha bakayim ben.. tesekkurler cevaplar icin.
0
🌸safepassage
(28.05.08)
ubuntuyu kaldırma sebebimdir :) kolay gelsin
0
prodeq
(28.05.08)
(6)

Sabiha Gökçen'e avrupa yakasından nasıl gidilir?

alkolik imam
Havaş hariç avrupa yakasından Sabiha Gökçen'e nasıl gidebilirim?
Havaş hariç avrupa yakasından Sabiha Gökçen'e nasıl gidebilirim?
0
alkolik imam
(27.05.08)
iett otobüsleri var
0
the man who hears deepest inquisitions
(27.05.08)
4 leved e otobus var saat bası sanırım.
0
bryan fury
(27.05.08)
E-3
S.GÖKÇEN-HAVA ALANI-UYDUKENT-4.LEVENT METRO hattı
Gidiş-Dönüş sefer süresi: 127 dakika.
EKSPRES hattır

Cevabı bu şekildeymiş :) Teşekkürler.
0
🌸alkolik imam
(27.05.08)
kadıköy'e gel kozyatağından geçen herhangi bir otobüse bin, sonra 16s'ye bin.
0
baldur
(27.05.08)
@baldur

Senin dediğin şekilde daha çabuk gideceğim sanırım?
0
🌸alkolik imam
(27.05.08)
ekspres sefer olabildiğince hızlı ulaşıyor. 4. levent ve kavacık'ta duruyor sadece, bildiğim kadarıyla.

kadıköy'e karşıdan en hızlı 20 dakikada ulaşırsınız, kozyatağına da en hızlı 15 dakikada gidersiniz, oradan sabiha gökçen 30 dakikadan fazla sürer, artı duraklar var. bence 4. levent otobüsü daha hızlı olur.
0
tom riddle
(27.05.08)
(8)

yurtdışıyla ucuz konuşmak - umutsuz aşıklar

luin 41
bir arkadaşımın şilili bir erkek arkadaşı ve dolayısıyla çocuk orada yaşadığı için umutsuz bir aşkı var. acaba yurtdışıyla ucuz konuşmak için yöntemler nelerdir? hep reklamlarda görürdüm ama işime yaramayacağı için dikkatimi çekmemişti. neler önerebilirsiniz acaba?edit: illa ki telefonla görüşmek is
bir arkadaşımın şilili bir erkek arkadaşı ve dolayısıyla çocuk orada yaşadığı için umutsuz bir aşkı var. acaba yurtdışıyla ucuz konuşmak için yöntemler nelerdir? hep reklamlarda görürdüm ama işime yaramayacağı için dikkatimi çekmemişti. neler önerebilirsiniz acaba?

edit: illa ki telefonla görüşmek istiyolar, bilgisayarda zaten skype falan kullanıyolar. olay dışardayken de konuşabilmek...
0
luin 41
(27.05.08)
wpi
(27.05.08)
genelde telefon şirketlerinin paketleri var. bunun yanında bence ücretsiz olan skype uygulaması da kullanılabilir. eğer iki tarafın da bilgisayarı varsa tabii.
0
tom riddle
(27.05.08)
1099 yazıp telefon numarasını yazarsanız daha ucuz oluyo..
0
isott
(27.05.08)
avea tümdünya paketi var
0
the man who hears deepest inquisitions
(27.05.08)
www.ucuzalo.com
www.extraphone.com
www.melsacompany.com

ilgili firma kartlarını kullanabilir sanırsam ;)
0
prodeq
(27.05.08)
(bkz: voipwise) şu başlığı herkesin okumasını tavsiye ederim.
bu programla biri evde diğeri dışardayken oldukça ucuza konuşabilirler..

(dünyanın pek çok ülkesindeki sabit telefonlarla da bedava konuşabiliyorsun. aylardır kullanıyorum, şaka gibi..)
0
flyalone
(28.05.08)
nonoh diye birşey vardı ama...
0
oxibrinth
(28.05.08)
flyalone'un dedigi voipwise olabilir,ayni sirkete ait bir dolu voip sitesi var yazilim hemen hemen ayni ama fiyatlar surekli degisiyor backsla.sh karsilastirmali fiyat listesi var şili ve tr arasi en ucuz tarifeye bakabilir. illa sokakta da konuşmak istiyorsa bu VOIP yazılımlarının telefon'da calisanlari da var sonucta, oradan da phone2phone konusmak mumkun ama bence en mantiklisi pc karsidindayken bu yazilimlar sayesinde phone2phone bir arama baslatmak (5cent normalde baglanti ucreti, sonrasi normal programin tarifesi bedavaysa bedava dakikasi 3centse o sekilde) ve konusmaya devam etmek..bu diger ucuz telefon kartlari gercekten kalitesiz oluyor askerde kullanmistim ve kesintisiz konusuldugunda o sureyi tamamlamiyor yani 90dk diyor sehirlerarasi ama atiyorum kesintisiz konusursan 70dk falan gidiyor bir uckagidi var sanirim, bu voip zımbırtılarında phone2phone arama yaparken ses kesilmesi vs turu hic bir sorun olmuyor, ilk basta ben de tereddut etmistim ama y.disina sms atmak aramak icin artik bunu kullanir oldum
0
2pac
(28.05.08)
(7)

eski cep telefonunun hafızasındaki tel no (rehberi) yeni aldığım PDA'ya nasıl atarım

manonflier
ilk defa telefon değiştirdim bu durum birilerinin başına gelmiştir diye ümit ediyorum eski cep telefonunun hafızasındaki tel no (rehberi) yeni aldığım PDA'ya nasıl atarım.sim kartın hafızasındakileri attım ama geriye 300 kadar daha telefon numarası kaldı bunları nasıl taşırım HTC Tytn PDA 'ya turkc
ilk defa telefon değiştirdim bu durum birilerinin başına gelmiştir diye ümit ediyorum eski cep telefonunun hafızasındaki tel no (rehberi) yeni aldığım PDA'ya nasıl atarım.
sim kartın hafızasındakileri attım ama geriye 300 kadar daha telefon numarası kaldı bunları nasıl taşırım HTC Tytn PDA 'ya turkcell hazırkart kullanıyorum.Sim kartın kapasitesi 120 entry alacak kadar.

başka şekilde soruyu ifade edecek olursak :

eski telefonumun hafızasındaki 300 kadar kişiyi nasıl eklerim yeni aldığımın PDA mın contact listesine.
simkartın telefon rehberi hafızası sadece 120 kişilik listeyi ekleyebildim (turkcell hazırkart)
geriye kaldı 300 kişi eski cep telefonumun hafızasında.
en son çare tek tek elle yazmak ama başka bir yoluda olabilir diye düşündüm sorayım dedim size.
mesela Sim'deki girdileri pda ya attıktan sonra simdekileri silip, simi tekrardan eski telefonuma takarak bir 120 kişiyi daha sime kopyaladıktan sonra tekrar simi pdaya takıp pda ya rehberi kopyalasam olurmu olabiliyor mu boyle bişeyler?denemekte bi zarar olabilir mi?
0
manonflier
(27.05.08)
eskı telefonunda bluetooth varsa ve yenı telefondada varsa hepsını secerek bluetooth vasıtası ile gonderebılıyosun..
0
isott
(27.05.08)
aa unuttum eski telefon siemens c62 blutooth yok kızılotesi yok data kablosu falan yok.
benimkisi eşekten inip mersedese binmek gibi oldu :)
0
🌸manonflier
(27.05.08)
operatörlerin telefon rehberinizi saklama servisleri oluyor. Telefonunuzdaki turkcell özel menüsüne girin orada seçeneklerde olması lazım. 10-20 kontöre mal olur sanırım.
0
kimlanbu
(27.05.08)
sim kartı bir flashdiskmişçesine (hele hele) kullanabiliyor olman lazım. yani eski aletten 100 numara sim karta kopyaladın sonra onları yeni pda'a attın sonra kartı sildin sonra tekrar tekrar bitirene kadar.
0
ezeriko
(27.05.08)
arkadasin dedigi gibi once sim karta sonra da sim karttan pda'ya kopyalaman lazim ama bunu yaparken uzun isimler gibi simkartlarca desteklenmeyen bazi seyleri kaybedebilirsin.
0
kezzy homeros
(27.05.08)
3 denemede yapmak istemiyorsan eğer 64 kb'lık sim kartı olan bir arkadaşına söyleyebilirsin (eğer bütün kişileri telefon hafızasındaysa). bir kerede 250 tane numara ekleyebiliyorsun bu şekilde.
0
tom riddle
(27.05.08)
çok tesekkurler cevaplar için yarın deneyeceğim once ezerikonun tavsiyesini olmazsa kimlanbu 'nun tavsiyesini o da ollmadı kezzy ve tom riddle in tavsiyesi de guzel.saolun varolun ekşi tayfası
0
🌸manonflier
(27.05.08)
(6)

wireless modem gerçekten alerji yapıyor mu?!

sirrikadem
evet, bugün arkadaşım gazetede okumuş. wireless modem bazı kişilerde alerjiye sebebiyet verebiliyormuş. ne tesadüftür ki, ben wireless modemimi alalı bir hafta oluyor ve bu bir haftadır çok pis hapşurmaya başladım. gerçekten böyle bir şeyin olması mümkün müdür? ee ben ne yapacam şimdi...
evet, bugün arkadaşım gazetede okumuş. wireless modem bazı kişilerde alerjiye sebebiyet verebiliyormuş. ne tesadüftür ki, ben wireless modemimi alalı bir hafta oluyor ve bu bir haftadır çok pis hapşurmaya başladım. gerçekten böyle bir şeyin olması mümkün müdür? ee ben ne yapacam şimdi...
0
sirrikadem
(26.05.08)
öncelikle vitamin alacaksın. hayır sebebi şu sende alerji yapmasını test edene kadar öncelikle soğuk algınlığı tedavisi yaparsak daha kolay bir sonuca ulaşırız sanıyorum. di mi :D
0
darknum
(26.05.08)
ben epeydir wireless kullanıyorum ama bir yan etkisini görmedim, kullanma kılavuzunda da yazmıyor:)
0
baldur
(26.05.08)
Alerji herhalde elektromanyetik dalganin yapabilecegi onemsiz bir yan etki olabilir. Asil olarak kansere sebep olmasindan bahsediliyor biliyorsun, her turlu EM dalga yayan aletin (orn: cep telefonu, baz istasyonu vs).
0
wpi
(26.05.08)
ortalıkta polen, tüy, kıl, yün varken elektromanyetik dalgaların alerji yapma ihtimalini pek yüksek görmüyorum. olsa bile bana psikojenik gibi geliyor açıkçası.
0
tom riddle
(26.05.08)
Aslında istesek de istemesek de, evinizde kablosuz modem bulunmasa da bu elektromanyetik dalgalarda düşündüğünüzden çok daha fazla iç içesiniz. Ayrıca söylenilen alerjik durumlar pek gerçekçi olmamakla beraber, en son neden olacağı şey hapşurtmaktır herhalde. Kaçınmanızın mümkün olmadığı bu durum için hayıflanmanıza, üzülmenize, ömrümden dakikalar çalıyor diye düşünmenize gerek yok. Ömrünüzü kısaltan faktörler olsa da, genellikle öldüren bunlar olmuyor.
0
paranormal
(26.05.08)
alerjinin bahar ve polen kaynaklı olduğunu düşünüyorum ama wireless teknolojisinin insan sağlığını zararlı olduğu ile ilgili bi kaç tane bilimsel makale okumuştum. hatta avustralya(yamulmuyorsam) wireless olayını yasaklamayı düşünüyordu. dünyanın manyetik alanından çok daha güçlü bir alan yarattığı falan söyleniyodu bu makalede. belki inanmazsın ama bende baş ağrısı yapıyor bu meret. kablo rulez bence.
0
beastangel
(26.05.08)
(5)

Yeter? [Kedimle başım dertte, Ne yapsam bilmiyorum]

schimsonique chaiselongue
efenim, kedim sapıttı. devreleri yandı. off...önceki duyurularımı takip edenler bilir. ufak henüz. 1,5-2 aylık. iki gündür kıllık kredisini kullanmakta. sürekli yaramazlık yapmakta. kibarca uyarıyorum kendisini, oyuncaklarını alıyorum. bırakınca veriyorum. bir süre sonra tekrar yapıyor. bağırıyorum,
efenim, kedim sapıttı. devreleri yandı. off...

önceki duyurularımı takip edenler bilir. ufak henüz. 1,5-2 aylık. iki gündür kıllık kredisini kullanmakta. sürekli yaramazlık yapmakta. kibarca uyarıyorum kendisini, oyuncaklarını alıyorum. bırakınca veriyorum. bir süre sonra tekrar yapıyor. bağırıyorum, kaçıyor. ben sakinleşince yeniden yapıyor. odaya kapattım en son. duruldu, gayet iyiyiz.

bilgisayar arkadaşımın odasında duruyor. evde yalnız olduğum için burada oluyorum genelde ben de. iki akşamdır arkadaşımın yatağına işiyor kendileri. ilkinde farkedince, tutup koklattım. ardından tuvaletini gösterdim. bağırmadım, tepki göstermedim korkmasın diye.temizledim yatağı.

bu akşam tam 3 kere daha yaptı. odasına kapattım şimdi bağırıp. yalnış mıdır bilmiyorum ama, gerçekten çok sinirlendim artık. terbiye mi edilecek artık ne olacak?

ek bilgiler: oyun istediğinde oyun, ilgi istediğinde ilgi. bu konuda bi sıkıntımız yok sanırım.

kötü bişiy yaptığında cezalandırma şeklime dikkat ediyorum. ağzını burnun kırmak istediğimde oluyor abarttığında, dediğim gibi en abartı cezam oyuncaklarını alıp odasına kapatmak. bi süre de yüz vermiyorum.

napıcam ben bu kediye? sabırsız ya çok sinirli bi yapım yok. yalnız sürekli bu şekilde devam etmesi ikimiz içinde iyi olmayacak.

napim ben romalılar, el verin, fikir tartışalım.

not: yönetici arkadaşlardan isteğim, bu soruyu üst kısma alabilmemiz mümkünse alabilir miyiz? kediye tek bakıyorum, acil çözülmesi lazım. yardımcı olursanız kendi çapımda mutlu ederim falan.
0
schimsonique chaiselongue
(26.05.08)
sevgili okuyamadiğim ve yazmaya üşendiğim nickli arkadasim, gugıl denen hedeye giriniz ve "kedi tuvalet eğitim" kelimelerini yazınız sörc yapiniz. epiy faydali bilgiye ulasacaksiniz. ha bir de... cezalandirmayiniz hayvani. o henüz bir bebek. bebekler cislerini ya da kakalarini yapamiyolar oyle büyükler gibi. biraz zaman gerekli. ben de 7 haftalık bir yavruya sahibim. bazen dolabimin köşesine bazen sırt cantama işeyebiliyor. ama ne dedik? henuz bebek :) ve sabır. kolaylıklar dilerim.
0
palyacopapi
(26.05.08)
bağırıp, azcık pataklamanız da gerek bence. ne kadar tatlı bir hayvan olsa da eğitim vermek istiyorsanız otoritenizi göstermeniz lazım. bunu da canını yakarak yaparsınız. tuvaletini doğru yere yaptığında da bir şekilde ödüllendirin, süt ya da güzel mama verin.

nispet için yaptığı oluyor elbette ama otoritenizi gördükçe bundan da çekinecektir.
0
tom riddle
(26.05.08)
efendim bagirip, pataklamakla falan olacak isler degil bunlar. cocukken siz de yataginiza isiyordunuz, bundan kelli biraz sagduyulu olalim.

konuya gelirsek; kedilerin kafalarinda yasadiklari yerin krokisini cikartip, yonlerini o sekilde buldugunu okumusdum vakti zamaninda. bu boyle midir, degil midir bilmesem de, henuz bu miniklerin yapamayacagini biliyorum. yani demek istiyorum ki, ufaklik henuz kumunun yerini bilmiyor. buyuk ihtimalle bu sebepten dolayi saga sola yapiyordur tuvaletini.

ne yapalim edelim de duzeltelim? bu minikler genelde yemeklerini yiyip, bir bes dakika kadar simardiktan sonra tuvalet ihtiyaci duyuyorlar. zaten kendisiyle biraz empati kurmayi basarabilirseniz, anlayacaksinizdir ne zaman tuvaleti geldigini. ortalikta sivri sinek misali turlayip iseyecek uygun bir yer aramaya baslarlar. bu durumda minigi kumuna goturmelisiniz, fakat elinize alip goturmeyin ki ogrensin kumunun yerini. muhtemelen pesinizden ayrilmiyordur, tuvaleti geldigini hissettiginizde kumuna gidin, alin minigi oturtun kumuna, odanin kapisini kapatip birakin icerde, seyretmeyin "basarili oldu mu?" diye. zamanla ogrenecektir.

bu arada, veteriner falan degilim, tecrube ettigim kadariyla konusuyorum. yarin obur gun, coldbound senin gotun kocamanmis, kediye boyle yap dedin, geldi kafama sicti diye sikayet etmeyiniz.
0
coldbound
(26.05.08)
tuvalet eğitimi ile iyi giderken sapıttıysa idrar yolları enfeksiyonu filan olmuş olabilir, aman diyim..
0
kara kadife
(26.05.08)
kara kadifeye katılıyorum. benim 7 yaşındaki siyamım gözlerimizin önünde göçtü bu şekilde :( ancak bu kedücük henüz yavru. tuvalet eğitimine vakıf olması biraz zaman alıyor. çişi de çok pis kokar meretin ama sabretmeniz lazım. mümkün mertebe pataklamamaya çalışın, her seferinde bıkmadan kumunu koklatın.

kolay gelsin
0
sympathic06
(18.06.08)
(8)

intertoy'un uzaktan kumandalı arabası

gregor sarmisaa
Yıllar önce intertoy'un televizyonda reklamı yapılan bir oyuncağına heves etmiş, o zaman alamamıştım. Şöyle uzaktan kumandalı `monster truck` gibiydi ama biraz farklıydı. Ters dönse de düzelse de tekerleri üzerinde gidebiliyordu. "Örümcek" gibi birşeyler de söyleniyordu hakkında. Dağ, tepe, engebe d
Yıllar önce intertoy'un televizyonda reklamı yapılan bir oyuncağına heves etmiş, o zaman alamamıştım. Şöyle uzaktan kumandalı monster truck gibiydi ama biraz farklıydı. Ters dönse de düzelse de tekerleri üzerinde gidebiliyordu. "Örümcek" gibi birşeyler de söyleniyordu hakkında. Dağ, tepe, engebe demeden gidebiliyordu. Bilen eden var mıdır?
0
gregor sarmisaa
(25.05.08)
"ricochet " diye hatirliyorum yamulmuyorsam... rikoşa diye okunuyodu hatta...

yani en azindan ben de onu alamamistim cok heves edip :)

edit : şurda var hatta bi tane;
search.ebay.com
0
schwarze sonne
(25.05.08)
evet ben de rikoşe diye hatırlıyorum :)
0
tom riddle
(25.05.08)
(git: 23117)
0
entrapmen
(26.05.08)
ah ulan ben de heves edip alamamıştım onu ne arabaydı ya.
0
rentts
(26.05.08)
Arkadaşlar "ricochet" dediğiniz arabayı biraz inceledim fakat benim bahsettiğim daha değişik birşeydi. Hatırladığım kadarıyla dört bacaklı bir örümceği andıran yapısı vardı, tekerlek bağlantılarının olduğu dört bacak birbirinden uzak ve ayrıydı. Büyükçe birşeydi ve tersiyle düzü arasında fark yoktu. O zaman imkan yoktu oyuncak vardı, şimdi imkan var oyuncak yok iyi mi?
0
🌸gregor sarmisaa
(26.05.08)
ben hatırlıyorum bahsettiğin arabayı ama ismini hatırlayamadım. nette de baya bi aradım ama bulamadım. eşşek kadar tekerleri vardı arabanın bi tarafı kırmızı bi tarafı maviydi hatta. büyükçe bi arabaydı kutusunda görmüştüm. her iki yüzü de üst kısmı gibiydi arabanın. benim de çok sahip olmak isteyip de olamadığım bir oyuncaktı.
0
sijwocaq
(26.05.08)
mrb istediğiniz araba benim elimde 1 tane var yardımcı olabilirim.. [email protected]
0
sword24
(02.08.11)
ben de alamayınca normal jipi modifiye edip (kaportayı söküp, tekerlekleri büyütmüştüm) tersine de gider hale getirmiştim. ama sağlam olmadığı için kırılmıştı orası burası.

o dönemin bütün erkek çocuklarına sağlam bir "ohaa" dedirtmiştir zamanında.
0
david lynch
(02.08.11)
(4)

okulda torrent indirmek

hanioluryabazen
sorun şu ki okulumda rapidshare.com ve torrent'e izin verilmiyor. rapidshare'i aşmak için youhide.com ve freeking.info yu kullanıyoruz da torrent olayını nasıl geçeriz?
sorun şu ki okulumda rapidshare.com ve torrent'e izin verilmiyor. rapidshare'i aşmak için youhide.com ve freeking.info yu kullanıyoruz da torrent olayını nasıl geçeriz?
0
hanioluryabazen
(25.05.08)
proxy'e ihtiyacin var. ya da http tunneling.
bir de merak ettim, hangi okuldasin acaba? (kendi okulumda da yasaklar ayni da merak ettim)
0
sourlemonade
(25.05.08)
bizim okulda proxy kullanınca da öperler. proxy yasak değil, ancak bi proxy ip'sinden 10 gb indirince kıllanıyorlar mesela.
bilkent üniversitesi'nde oluyor bu.

senin sorunun cevabı olarak ise, proxy'ler de büyük ihtimalle işe yaramaz gibime geliyor. sebebi ise torrent portunun hangi site için kullanırsan kullan bloklu olmasından. diğer portlar da çok yavaş iletişime izin verebilir, ama yine de p2p filtresi fark edecektir.
0
tom riddle
(25.05.08)
izmir yüksek teknoloji enstitüsü.

geçen sene yoktu böyle şeyler. bir şeyler indirmeye başladığımızda 3-4mbps civarında hızımız olurdu. bu sene ne olduysa her şeyi kapattılar ona rağmen internet işkencesi var :)

bu proxy olayını bir türlü öğrenemedim ya da uygulayamadım. ne zaman denesem sıfır internet olarak geri dönüyor bana. o da bloklu olabilir yani o zaman. bu htto tunneling nasıl kullanılır ki? pek de bir şey yok gibi sözlükte.
0
🌸hanioluryabazen
(25.05.08)
ben bilgi i$lemde cali$iyorum. okulun filtresine takilmayan proxy'miz var. (okulun icinde ba$ka bir server) onu kullaniyorum i$te. sorunum olmuyor. ama torrent kullanimi co$tugunda ulakbim uyariyor diye biliyorum. o yuzden yasaklaniyor zaten.
http-tunneling icin yazilimlar var i$te. onlari kurup help metinlerini de okuyabilirsin, $uraya da bakabilirsin: getir.net

muhtemelen sanal ip kullandigin icin direkt tespit edemezler seni ama yine bulundugun yeri bilirler eger belli ip araliklari vermi$ler ise. o yuzden cok risk almamaya cali$ derim.

boyleyken boyle.
0
sourlemonade
(25.05.08)
(5)

Ankara-Afyon ve Afyon-İzmir arası tren var mı?

ataturkiye
Merhaba arkadaşlar. Ankara-Afyon ve İzmir-Afyon arasında tren seferleri var mı acaba? Böyle seferler duydunuz mu?
Merhaba arkadaşlar. Ankara-Afyon ve İzmir-Afyon arasında tren seferleri var mı acaba? Böyle seferler duydunuz mu?
0
ataturkiye
(25.05.08)
dodocan
(25.05.08)
Teşekkür ederim. Peki aynı şekilde Ankara-Afyon arası tren var mıdır?
0
🌸ataturkiye
(25.05.08)
dodocan
(25.05.08)
hatırlatma, en son bakım vardı o hatlarda. kaldırmışlardı trenleri. bir kontrol edin.
0
darknum
(25.05.08)
ankara-afyon yok. ankara'dan eskişehir'e gidip eskişehir-afyon bölgesel trenini kullanabilirsin.

tcdd'nin web sitesindebakımın 08.04.2008'e kadar biteceği yazıyor ama ne kadar doğru bilmiyorum
0
tom riddle
(25.05.08)
(7)

Vokal Ayırıcı

uco
Abiler ablalar, şu şarkılardan vokalleri ayırabilen programlar varmış. Nedir nasıldır hangisidir bilen var mı?
Abiler ablalar, şu şarkılardan vokalleri ayırabilen programlar varmış. Nedir nasıldır hangisidir bilen var mı?
0
uco
(25.05.08)
çok fazla didiklenmiş bir konudur. telif hakları dolayısıyla bunu yapmak pek mümkün değildir. özellikle mp3 algoritması bunu engellemektedir. bu nedenle en iyi programla bile alacağınız sonuç sizi pek tatmin etmez.
0
conrad moricand
(25.05.08)
Bahsettiğin şey kareoke'dir ve piyasadaki hiçbir program istediğin sonucu vermeyecektir. Elde edebileceğin en iyi ses şarkının midi versiyonu gibi olacaktır. Çünkü sesler studyoda karıştırılır ve birbirinden ayrılamazlar.
0
ataturkiye
(25.05.08)
winamp üzerinde çalışan bir plug-in yanlışlıkla bunu yapıyordu. şimdi ismini hatırlayamadım ama ben uzun süre yapmıştım.
daha sonra da winamnp a çıkış olarak disc writer gösterip diske waw olarak yazdırıyordun parçayı. bulabilirsem plug-in in ismini de koyarım.
0
buzkran
(25.05.08)
ben bir kere denemiştim. arkada hala yankı olarak vokal kalıyor, artı vokalle birlikte ses de gidiyordu. goldwave ile yapılabiliyor ama hiç de hoşuma gitmemişti.
0
tom riddle
(25.05.08)
daha once bir 2-3 kez farkli farkli soruldu burda ve tartisildi.
hepsinde ortak sonuc , "yapilsa bile cok temiz sonuclar elde edilemeyecegi" idi bu teknolojide..
parcalarin orjinal karaokelerini aramak veya bastan calmak en temiz yol sanirsam. veya mp3 olmasa da olur deniyorsa midi kullanilabilir, tabi yerini tutmaz o ayri.
bir de telif haklari gibi konular var.
0
la traviata
(25.05.08)
teknik olarak mümkün değil diye biliyorum. vokalleri ayıran programlarda genelde stereo sesin, hem sağ hem de sağ kanallarında aynı olan her şeyi silmek gibi bir tekniği kullanıyorlar. çünkü vokal hariç her şey ya az sağa, ya da az sola kaydırılıyor.

eğer amaç karaokeyse, bu tarz şeyler internetten indirilebiliyor. soundchoice anahtar kelimesi de işinize yarayacaktır. karaoke diye aramak daha mantıklı tabii..

bir de şarkıların adam gibi midi'lerini bulup adam gibi bir synthesizer ile çalıp kaydetmek daha mantıklı olacaktır. çoğu karaoke şarkı midi'lerin kaliteli bir şekilde kaydedilmeleriyle yapılıyor zaten..
0
co2s2
(26.05.08)
www.analogx.com

Burdan bulabilirsin winamp plug-inini. Gayet basarili bir hadise.
0
broken promises
(30.07.09)
(6)

Ucuz havayolları ve bagaj

yapyat
Daha önce ucuz uçak bileti bulmak nasip olmamıştı. O sebeble bilet aslında ucuz mu değil mi merak ediyorum. uçuş gidiş dönüş vergiler dahil 113 eu. Ama benim bir adet büyük çantam ve hardcase içinde enstrümanım olacak. Çanta 15 enstrüman da 5 kilo civarı çeker. Bu bagajlara nasıl bir ücret uygulanıy
Daha önce ucuz uçak bileti bulmak nasip olmamıştı. O sebeble bilet aslında ucuz mu değil mi merak ediyorum. uçuş gidiş dönüş vergiler dahil 113 eu. Ama benim bir adet büyük çantam ve hardcase içinde enstrümanım olacak. Çanta 15 enstrüman da 5 kilo civarı çeker.

Bu bagajlara nasıl bir ücret uygulanıyor? Yani bunun oturtulmuş bir sistemi var mı?-kilo başına 1 para gibi-
O bilet bagajlarla 300'e yaklaşır mı? Bu tip firmalar enstrüman taşıyor mu? Taşıyorlarsa enstrümanı uçakta üst tarafa almaya izin veriyorlar mı?

Firma clickair. Teşekkürler.
0
yapyat
(25.05.08)
firmanin sitesinde bagaj icin limit yazar. sirketten sirkete degisir ama ortalama 20 ila 30 arasindadir. ucuza tasiyorsa belki ozel bir uygulamasi olabilir, onu sirketten ogrenmek lazim. ucuzcu firmalar limiti asma hususunda daha hassas olabiliyor. tasima olayina gelince, sirketlerin cogu yer hizmetlerini kendi yapmaz. misal bu sirket ist'e inince servisi havas ya da celebi'den alcak. yani senin bagajin diger bir cok firmaya hizmet verildigi gibi tasincak. enstruman kabin ici olculerine uyuyorsa yanina alabilirsin. hani orta boy valizler var ya kabine alinabilen, onlarla kiyasla hard case in buyuklugunu. sayet buyukse kabin icin, check in sirasinda yer hosteslerine sor istersen nerde tasiyorlar diye.. belki on kargoya koyuyorlardir kirilcak esyalari.
not: bagaj olaraktan 20 kilodur diye tahmin ediyorum siniri ama dedigim gibi degiskendir bu, sayfalarinda vardir bu bilgi.
iyi ucuslar
0
pyro clustic flow
(25.05.08)
bilet fiyat euro olduguna gore baska bir ulkeye gideceksiniz.. buldugnuz bilet gayet ucuz yanliz boyle ucuz bilet satanlarin valiz olayiyla ilgili cinlikleri vardir.. misal olarak italyaya en ucuz hava yolu myairdir.. buradanda gidis donus sizin aldiginiz fiyata bilet bulmak mumkun.. lakin bu abiler bavul agirliklari icin bir limit koyarlar (14kg bagaj bavul 7kg ucakta elde) ve bu agirligin ustune cikilan her 1 kg icin 10 euro alirlar eger fazlan 1-2 kiloysa gec derler ama 6-7 kilo ve ustuysa asla gecirtmezler catir catir alirlar parayi.. tavsiyem su once bilet aldigin havayolunun internet sitesinde bavul sartlarina bak.. eger istedikleri kilo azsa fazladan bagaj al en fazla 10 euro falandir diye tahmin ediyorum.. yoksa oraya gidip 5 kilo fazlan cikinca 50 euro verme git o parayi gittigin yerde ye :)
0
orange coffee
(25.05.08)
enstrümanları kabin içine sokamıyorsun bu arada. bunun yapılabildiği havayolu görmedim. 6-7 kiloluk küçük bir valiz doldur, yanında enstrümanla birlikte geri kalanları koyabileceğin şekilde hallet. bu şekilde fazla para vermeden büyük ihtimalle taşıyabilirsin.

enstrümanın pan flüt ise o sokulur büyük ihtimal. ama keman, gitar, yan flüt vb. kabine alınmıyor.
0
tom riddle
(25.05.08)
çok teşekkürler cevaplar için.

orange: fazladan bagaj almak denilen şey, bileti alırken fazladan bagaj başına bir meblağ verip chek in esnasında o çantaların işleme tabi tutulmadan içeri alınmasını mi sağlıyor?
0
🌸yapyat
(25.05.08)
Özellikle ucuz havayollarında şirkete göre bagaj uygulamaları çok büyük farklılık gösteremiyor. Örneğin geçtiğimiz aylarda kullandığım skyeurope'ta bu sınır 20kg iken ryanair'de hiç yok, ek ücret ödemeniz gerekiyor. Easyjet'te ise bagaja vereceğiniz parça başına ödeme yapıyorsunuz. Bileti aldığınız şirketin sayfasını iyice inceleyin.

Enstrüman için de aynı şekilde değişik uygulamaları olabilir. Kabine almak ya da bagaja verebilmek için önceden haber vermeniz de gerekebilir. Enstrüman türüne göre değişik kısıtlamaları olabilir. Dediğim gibi, sitelerini inceleyin.

Hatta ben clickair sitesini inceledim sizin yerinize. Diyor ki 23kg'a kadar bagaj bilete dahilmiş. Uçağa alacağınız bagajın ise en fazla 55x40x20cm boyutlarında ve 10kg olması lazımmış. Onun dışında kayak, golf, bisiklet gibi spor eşyaları için 45€'luk bir ücret yazmışlar. Enstrümanınız çello falan değilse alırlar diye tahmin ediyorum.

Vergiler dahil 113 euro ise eh işte, ama Türkiye'den yapılacak bir uçuş mesafesinin daha uzun olduğunu düşünürsek hiç fena değil aslında. Yoksa Avrupa içinde 15-20 euro'ya da bulunabiliyor bilet.
0
386 dx
(26.05.08)
@ yapyat: abi şimdi check in'de bilet, paşaport ve bagajı veriyorsun ya. Diyelim ki hakkın 20 kilo ama senin eşyalar 26 kilo geldi. hoop gel canım diye aradaki fark için ek ücret ödüyorsun. yani 6 x kilo başı ücreti şeklinde. buna da excess bagaj der yer ekibi ve havacılık.
0
pyro clustic flow
(29.05.08)
(2)

Ankara'da Powerball satan yer veya alinik powerball

osuruklu
arkadaslar soru yeterince acik ama yer ziyan olmasin diye yaziyorum. ankara'da nerede bulurum bu zamazingoyu ya da elinde cok az kullanilmis powerball'u olan varsa alabilirim. hadi goreyim sizinot: daha once sorulan soruyu okudum, bi sonuc alinamamis, o yuzden bi kere daha soruyorum. bi de hemen el
arkadaslar soru yeterince acik ama yer ziyan olmasin diye yaziyorum. ankara'da nerede bulurum bu zamazingoyu ya da elinde cok az kullanilmis powerball'u olan varsa alabilirim. hadi goreyim sizi

not: daha once sorulan soruyu okudum, bi sonuc alinamamis, o yuzden bi kere daha soruyorum.

bi de hemen elimde olsun istiyorum. kredi kartiyla ode, kargo bekle falan, uzun is. gideyim pasa pasa alayim diyorum. internetten al diyeceklere :)
0
osuruklu
(23.05.08)
ben de alıcam sanırım. sözlükteki başlığında türkiye distribütörü olan firmanın verdiği şöyle bi adres var

ANKARA - ANKAMALL - MEDMEDİKAL
Ortamed Medikal Paz.İth.İhr.Ltd.Şti
Ankamall Alış Veriş Merkezi B02/A Akköprü / Ankara
Tel: (312) 541 10 12

www.sim-copy.com

eğer internetten alırsanız kargosu ücretsizmiş bu arada. gerçi ankamall merkezi bir yer, gidilmesi sorun olmaz diye düşünüyorum.
0
tom riddle
(24.05.08)
abi sagol walla. burayi ben de gormustum. aa ankamall'deymis falan demistim ama ugramaya usendim. oldugundan da emin degilim acikcasi. emin olunan baska yerler varsa ogreneyim demistim. neyse ben bu aralar gidersem sana da haber veririm.
0
🌸osuruklu
(24.05.08)
(11)

laptop sarj sorunsali

orange coffee
laptop kullansamda kullanmasamda her daim sarjda duruyo kullanirken arada isiniyo bi zarari varmidir hep sarjda durmasinin?
laptop kullansamda kullanmasamda her daim sarjda duruyo kullanirken arada isiniyo bi zarari varmidir hep sarjda durmasinin?
0
orange coffee
(23.05.08)
bence vardır. kullanmaya kullanmaya pil ölür diye düşünüp.bazı zamanlar fişten çekip kullanıp kendime eziyet ediyorum...
0
omer460
(23.05.08)
bilgisayara bi zarari yoktur bildiim kadariyla ama pile zarari buyuktur. Bilgisayar prize takiliyken pilini cikar. Omrunu yersin pilin. Lakin ben ole yapmistim bilgisayarin pili 20 dakka bile gitmiyor simdi.
0
sanio
(23.05.08)
o pil bilgisayarı da koruyor unutmayın. zart zurt elektriği kesilen, voltajı düşen bir ülkede yaşıyoruz. pili takılı olmayan bilgisayarı kullanırken iki elektrik gidişinde anakartınız yandığında üzülmeyin sonra. pil dediğiniz anakarttan çok çok daha ucuz bir parça. varsın takılı dursun. arada elektrikten çıkarıp bir boşaltıp doldurun kendine gelsin. 2003 yılında alınmış ve en fazla 15-20 kere elektriksiz kullanılmış, onun dışında beş yıldır elektriğe takılı ve pili de üstünde duran laptop bile hala ilk günkü gibi dayanıyor burada.

firmaların kullandığı teknolojinin de etkisi var belki de. bu dediğim bilgisayar dell latitude d500. zannedersem pil takılı da olsa elektriğe bağlıyken pile hiç elleşmiyor. oysa evdeki diğer bir bilgisayar olan asus f3jr ilk şarj olduğunda taskbar'da "tam dolu" diye gözükürken, prizine, piline falan hiç ellenmediği halde 2 gün sonra %99 dolu (prize takılı dolmuyor), daha 2 gün sonra %97 dolu (prize takılı dolmuyor) diye düşüp duruyor. fişi çekip bitirip şarj edine yine "tam dolu" oluyor. emektar dell'de ise fişe takılıylen (ac güçte" diyor. pil azalıyor falan gibi bir şey yok.
0
kibritsuyu
(23.05.08)
eger laptopdan dolayi pil isiniyorsa pili omurunu acayip kisaltir
0
algoritma
(23.05.08)
ben neredeyse hep fişe takılı kullandığım laptopumun pilini 1 yıl içinde öldürmüş bulunmaktayım. bu sebeple bence öyle yapmayın, hele yeni bir laptopsa pili çıkarıp kullanın.
0
tom riddle
(23.05.08)
laptopda kullanılan anakart-bios-pil teknolojisiyle alakalı bir durum bu. yeni nesil laptopların çoğu, pil dolduktan sonra veya zaten doluysa ac güce geçer ve pili by-pass eder, yani pile elleşmez. ancak elektrik kesilirse pil hemen devreye girer.

bu tip yeni nesil laptoplarda şarja takmanız bir sorun teşkil etmeyecektir.

ancak eski teknolojinin kullanıldığı bir modelse sorun yaşamanız olası.

insanların dediği "benimki 2 ayda öldürdü pili" veya "abi 3 senedir hep fişe takılı kullandım hiç eskimedi" demesindeki fark burda yatar. birisinin bios-anakart-pil kombinasyonu candır, canandır oysa ki diğeri adamı üzer. (2 tür laptopu da kullandım, bilirim pil eskimesi derdini)

mesela kimi vaio'larda inatla bu olay yoktur, çünkü vaio'nun yedek pilleri 125$+vergi fiyatındadır ve sony insanları sikmeye bayılır yedek parça üzerinden. laptopun vaio ise riske girme derim. ancak unutma ki dolup-boşalan pil de eskiyecektir.
0
raj
(23.05.08)
3 yıldır fişte duruyor, bir sorun yaşamadım.
0
2day2die
(23.05.08)
laptopunuz 3-4 yıldan eskiyse sorun yapabilir. yoksa yapmaz. pilinizin üzerinde yazan cinsi google'da aratın.bir fikir verecek bilgi alabilirsiniz.
0
darknum
(23.05.08)
özellikle yeni seri laptoplarda pile takılı olmasının zararı yok faydası var(kibritsuyu detaylı açıklamış)

dell hp ve apple da bilde takılı kulllanmayı 30-40 günlük periyodlarda pili tam boaşltıp tekrar tam şarj tam performansı alınacağını söylüyorlar..


gerçi bu yeni nesil pillerin ideal ömrü de
1 - 1,5 senedir

3-4 seneleri fln ummayın yani bence
0
demlikposet
(23.05.08)
kibrit suyu ne dediyse o. ben burda elektrik kesintileriyle, pilim çıkık olmuş olsaydı, 4-5 bilgisayar değiştirmek zorunda kalırdım... ethernet'i şusu, busu yanan çok var masaüstü bilgisayarı olan arkadaşlarımdan neden masaüstü bilgisayarlara ups bağlıyorlar abi? ayrıca ben de bilgisayarımı 1 seneden fazla zamandır hemde hergün ortalama 12 saatten daha fazla bir zaman açık tutuyorum ve pilimde bir sorun yok... 3 sene sonra olcaksa olsun... o kadar zaman sonra bir tane pil veya yeni bilgisayar almak zorunda kalmamak elde değil ;) bana göre avantajlı olan pille kullanmaktır.
0
SoLfej
(23.05.08)
herkese tesekkur ederim yazilanlar icin..
0
🌸orange coffee
(23.05.08)
(1)

kpds de yanlış kodlama yaptım dünyanın sonu mu?

demlikposet
ösym görevini yapmış , sırama oturduğumda adıma kağıt vardı, ama tc kimlik numaramı kodlarken 1 hanesini yanlış yazmışım..ama adamlar imza fln da attırıyorlar kağıda sonunda anlamadım ne iş?şimdi sınavım geçersiz mi geçerli mi?düzelttirebilir miyim ya da?(o gün nüfus cüzdanımı evde unutmuşum, yıllar
ösym görevini yapmış , sırama oturduğumda adıma kağıt vardı, ama tc kimlik numaramı kodlarken 1 hanesini yanlış yazmışım..

ama adamlar imza fln da attırıyorlar kağıda sonunda anlamadım ne iş?

şimdi sınavım geçersiz mi geçerli mi?
düzelttirebilir miyim ya da?
(o gün nüfus cüzdanımı evde unutmuşum, yıllardır ezberden yazdığım numaramı sınav esnasında yanlış yazmışım, sınavdan 3gün sonra farkettim, afferim aptal ben)
0
demlikposet
(23.05.08)
dilekçe ile düzeltilebiliyordu sanırım. duyuru'da başka birisi sormuştu bunu.
0
tom riddle
(23.05.08)
(3)

Sony K750İ Çağrı Engelleme Programı Var mı?

slack
Bir numarayı engellemek istiyorum. Numara bazında engelleme programı ya da hilesi var mıdır bu telefonun??
Bir numarayı engellemek istiyorum. Numara bazında engelleme programı ya da hilesi var mıdır bu telefonun??
0
slack
(23.05.08)
symbian os işletim sistemi sayesınde calısan bi program vardı ama sanırım senin telde symbian yok..

javada bu tur bi uygulama sanıyorum kesfedilmedi.yapılamazda gıbı gelıyo bana..
0
isott
(23.05.08)
java'da öyle bir program yapılabilir aslında, ancak var mı bilmiyorum. s60'da bunu yapabilen programın adı blacklist
0
tom riddle
(23.05.08)
ben de ihtiyaç duymuştum da bulamamıştım.

hayır, bir telefonda bunu yapmak çok mu zor yahu?
0
actionary
(24.05.08)
(4)

Mac ten Windows'a

sijwocaq
Elimde mac os da kullanılmış bir harici hdd var. Windowsa taktığım zaman diski sürücü olarak yüklüyor ama dosya sistemini tanıyamıyor. İçindeki bu çok önemli bilgilere windows altında yardımcı bir software ile ulaşmam mümkün müdür? Olur var müdür? nedir müdür?
Elimde mac os da kullanılmış bir harici hdd var. Windowsa taktığım zaman diski sürücü olarak yüklüyor ama dosya sistemini tanıyamıyor. İçindeki bu çok önemli bilgilere windows altında yardımcı bir software ile ulaşmam mümkün müdür? Olur var müdür? nedir müdür?
0
sijwocaq
(23.05.08)
hfsexplorer diye bişey var onu kullanıyorum ben gugıla bri bak bakalım.
0
kurukafa
(23.05.08)
linux live cd lerden bi tanesi de erisir sanırım.
0
bryan fury
(23.05.08)
MacDrive yüklerseniz HFS ve HFS+ formatlarını rahatça okuyabilirsiniz.
0
arche
(23.05.08)
live cd kullanarak ulaşabilirsiniz, ancak sadece okuma yapabilirsiniz. live cd ile yazım yapılmıyor maalesef.
0
tom riddle
(23.05.08)
(7)

staj ile ilgili olası problem

tom riddle
zorunlu staj için vestel'e başvurmuştum, araya bir tanıdığı fln soktuk. 2-3 hafta kadar önce evime başvurunuz kabul edildi diye bir kağıt geldi, stajımı hangi tarihler arasında ve hangi departmanda yapacağım fln yazılıydı. ama bana vestel'den 13 gün önce gelen bir mailde başvurumun kabul edilmediği
zorunlu staj için vestel'e başvurmuştum, araya bir tanıdığı fln soktuk. 2-3 hafta kadar önce evime başvurunuz kabul edildi diye bir kağıt geldi, stajımı hangi tarihler arasında ve hangi departmanda yapacağım fln yazılıydı. ama bana vestel'den 13 gün önce gelen bir mailde başvurumun kabul edilmediği yazıyor? şimdi ben bu adamları arayacağım ama stajım gümbürtüye gitmesinden korkuyorum. olay bir iletişim kopukluğu olabilir mi acaba?
0
tom riddle
(22.05.08)
kapı gibi kagıt var ya, mail bana gelmedi gormedim ben de gitsin
0
bryan fury
(22.05.08)
hard copy, email'i her zaman dover. resmi gecerliligi cok daha fazladir. rahat olun.
0
kabizcik
(22.05.08)
stajını normal şartlar altında kabul etmeyip mail atmışlar,
sonra torpil girmiş devreye kabul edip postayı yollamışlar sonradan gelen emir bir öncekini nasıl geçersiz kılıyorsa burda da aynı mantık bence,
olmuş galiba bu iş, bir irtibata geç
0
demlikposet
(22.05.08)
@kabizcik

aynen öyle. kabul kağıdını al git, bi terslik çıkarırlarsa kağıdı gösterirsin.
unutmadan, kağıdın bi kopyasını falan çektir, sende dursun, noolur noolmaz. kolpaya getirmeye kalkarlarsa işi resmiyete dökmene yardımcı olur.
0
crayze horse
(22.05.08)
arkadaşlar teşekkür ederim, öyle karamsarlığa kapılmıştım ki... okul da zaten iyi gitmiyor, stajım yalan olsaydı delirirdim sanırım. teşekkürler.
0
🌸tom riddle
(22.05.08)
tanıdık girdiyse vestelde staj cok kolay. kesin kabul edilmişsindir. haydi hayırlı olsun. 1 ay yap sana 3 ay yaptı yazısı veriyorlar istersen cok kral adamlar :)
0
blackidom
(23.05.08)
mail hiç yokmuş gibi davran. pişmiş aşa su katma. al kagıdını git paşa paşa, "beni staja kabul etmişsiniz süpersiniz" de.
0
bordeaux
(23.05.08)
(11)

İnterrail Gezisi

banker yakup
Romalılar bu yaz 1 aylık interrail gezisine çıkıyorum tek başımayım (çok yalnızım atam) bi sürü şehir gezecem.oraya gitme buraya git diyecek ya da gideceğim şehirler hakkında bana bilgi verebilecek. "yahu ben zaten ordayım gel ben senin elinden tutar gezdiririm" diyecek hayır sever, vatansever, misa
Romalılar bu yaz 1 aylık interrail gezisine çıkıyorum tek başımayım (çok yalnızım atam) bi sürü şehir gezecem.oraya gitme buraya git diyecek ya da gideceğim şehirler hakkında bana bilgi verebilecek. "yahu ben zaten ordayım gel ben senin elinden tutar gezdiririm" diyecek hayır sever, vatansever, misafirperver kişi kurum ya da kuruluş var mı? soldaki de rotam oluyor.

teşekkürler şimdiden.
0
banker yakup
(22.05.08)
şu gideceğin şehirler arasında en güzeli barselona. barselonada la ramblas'a her gün git gez. oraya en az 3 gününü ayır derim. aslan payını ver. camp nou'yu görmeden geçme. la sagrada familia'nın tepesine çık. park guel'de şöyle bir otur etrafı seyret. müze sever bir insan isen mutlaka madrid'teki prado müzesine uğra. velasquez'e benden selam söyle. floransa'ya da gidebilirsin. orada da uffizi gallery var. sanat sever bir insansan ölmeden bu iki müzeyi gez fırsatın varsa. sanat sever değilsen de gez. amsterdamda çok güzel portakallı kekler var onlardan yersin. paris'te ise parklarda tren garlarında uyumamaya çalış. bastille'de kalacak güzel yerler var. zaten bastille gece hayatı sağlam bir yer. güzel hosteller bulabilirsin o bölgede. champs elyssee de çok vakit harcama. bol bol arap görürsün şaşırma. paran varsa gidiş dönüş uçak bileti alırsın. araları trenle gezersin. eğer ucuz uçak bileti bulduysan bana da haber ver. bir de mutlaka şu travel packlerden al. cüzdanına sahip çık. yeşili koru. pariste parklarda fare görürsen korkma ısırmıyorlar.

bir de lonely planet'ın kitaplarından al. central europe ve mediterrian europe işini görür.

iyi yolculuklar şimdiden
0
madeath
(22.05.08)
italyada yasiyorum hocam. Sana onerebilecegim yerler milano, pisa, genova, roma, venezia (venedik), torino (bulunduum sehir), bologna, modena, trieste... gorulmesi gereken tonla sehir warda en onemlileri roma, milano, venedik, pisa, tabi bide portofino...
torinoya gelirsen gezdirebilirim seni, evde kalsaydim misafirimde olurdun ama ve lakin yurttayim, olmadi bi kahvemi icersin :P mail adresim [email protected]
0
sanio
(22.05.08)
temmuz-ağustos'ta -bir aksilik olmazsa- italya-siena'da olucam, gelirsen beklerim.
0
gioberg
(22.05.08)
kendi fikrimce öncelik sırasına göre şu şehirlere mutlaka gitmelisin: paris - barcelona - münchen :) - berlin - malaga
0
tom riddle
(22.05.08)
brüksele kadar gitmişken brugge'ye de uğra bence.
0
anatomik durus
(22.05.08)
harita´da dortmund u düsseldorf mu bilemedim simdi ikisinden birini gördüm, bence gitmene gerek yok oralara berlin´den hambiurg´a gel oradan amsterdam´a gec derim ben. hamburg´ta gezilip görülecek yer daha cok
0
pembeli kiz
(22.05.08)
roma, berlin, prag, paris, amsterdam çok iyi seçimler.
dortmund, brüksel, milano çok kötü seçimler.
viyana, brugge, düsseldorf, ghent, verona, postojna unuttuğun seçimler.

(nihal atsız mektubu gibi oldu bu da.)
0
386 dx
(22.05.08)
dortmund a gitmeyecem ne işim var dortmund da. köln e gidicem ama köln daha küçük olduğu için "görükmüyor" . bruksel e de gitmem zaten ne işim var allahın belçikasında.önerileriniz için çok teşekkürler hepsini göz önüne alacam yardım teklif eden arkadaşlara da dönecem. döncem ben size ;).
0
🌸banker yakup
(22.05.08)
ne işim var allahın belçikasında deme:), yakınlardan geçeceksen brüksele değil ama brugge e uğra bence. yarım saatlik yol zaten
0
senzafine
(22.05.08)
köln geçerken uğramalık bi şehir.amsterdam giderken istasyonda in bi katedrali gör yeter başka bişi yok bence.
0
kolpazan
(22.05.08)
@kolpazan
naptın abi ya amsterdam a uğramadan gelirsen kafanı gözünü yararız diyen arkadaşlarım var. beni öldürme niyetinde misin. :) kek mek bişiyler yiyelim di mi.

@senzafine

kölnde çok muhterem bi arkadaşım var onu görmeye gidecem. bu geziye çıkmama vesile olmuştur kendisi. öpüyorum yanaklarından. hoş bunları okuyamaz ama olsun.

brugge güzelmiş evet oraya da uğrarım geçerken. kalmam ama ısrar etme :D
0
🌸banker yakup
(22.05.08)
(4)

1 fitbol 1 gs sorusu

orange coffee
1-turk futbol takimlarinin isimlerinin neden hemen hemen tumu bilesik isimdir?2-cimbom adı ve re re re ra ra ra tezahurati nereden geliyor ne alaka?
1-turk futbol takimlarinin isimlerinin neden hemen hemen tumu bilesik isimdir?
2-cimbom adı ve re re re ra ra ra tezahurati nereden geliyor ne alaka?
0
orange coffee
(22.05.08)
2- (bkz: #2493656) ve hatta (bkz: #13131803)
0
deckard
(22.05.08)
1-(git: 25733)
2-(bkz: cimbom/#7118144)
0
cisimi yapiyom popom kuru kaliyo
(22.05.08)
2) cimbom adı ile ilgili duyduğum en mantıklı açıklama şöyle: osmanlı zamanında galatasaray lisesi öğrencileri okullarının önünde şeker satarlarken şekeri seviyorum anlamına gelen j'aime bon bon diye bağırırlarmış. buradan geliyormuş cimbombom ismi.

(bkz: #2493656)
0
tom riddle
(22.05.08)
2- şimdi amacım tartışma başlatmak, polemik yaratmak falan değil ama madem sorulmuş söyleyeyim.

efendim tamamen galatasaray'ın yüzünden. zamanında bir farklı olma çabası varmış anladığım kadarıyla. o tezahuratın ilk defa çıktığı dönemde tüm takım taraftarları "ya ya ya şa şa şa hede hödö çok yaşa" diye tezahurat yaparken bu, galatasaray'a yavan gelmiştir. farklı olmak isteyip "yaşa" kelimesinin hecelere bölünmesi ile oluşturulmuş olan "ya ya ya şa şa şa" yı, gayet anlamsız olan "re re re ra ra ra" ya çevirmişlerdir. o kadar ki ritmi bile "ya ya ya şa şa şa" ile aynıdır.

1-2-3 (ya ya ya - re re re)
1-2-3 (şa şa şa - ra ra ra)
1-2-3-4 (he de hö dö - gas ray gas ray)
1-2-3 (çok ya şa - cim bom bom)

çok da tutulmuştur. "ya ya ya şa şa şa" tarihe karışmasına rağmen "re re re ra ra ra" günümüzde halen kullanılmaktadır.

90'lı yıllara gelindiğinde fatih terim ile birlikte galatasaray "ulan iki ezeli rakibimizin de hayvanat simgesi var. biri kanarya diyor, biri kartal diyor. benim bir simgem yok. bana anlamının ne olduğu bile muallak olan cimbom diyorlar. ben de bir hayvanat simge edineyim" diyerekten "aslan"ı simge olarak benimsemişlerdir. galatasaray'a "aslan" denilmesinin öyle uzun bir geçmişi yoktur. üç büyük takımın da bildim bileli alternatif sadece bir adı daha vardır: fenerbahçe-sarı kanarya, beşiktaş-kara kartal, galatasaray-cim bom bom. galatasaray'a "aslan" denmesi, bir fatih terim icadıdır (fatih'in aslanları).
0
kibritsuyu
(22.05.08)
(2)

Roman Abramoviç sorusu..

isott
bu adam hakkında yok şöyledir yok böyledir diyolar.ülkesine giremiyo girse tutuklanacak diyolar.Sorum ise şimdi Roman amcamız Moskova'daki CL finalini izlemeye stada gitti mi gitmedi mi? Gittiyse tutuklanacak mı?Not: Diyen kişiler gazete köşe yazarları ve futbol eleştirmenleri..Star Tv deki spiker g
bu adam hakkında yok şöyledir yok böyledir diyolar.ülkesine giremiyo girse tutuklanacak diyolar.
Sorum ise şimdi Roman amcamız Moskova'daki CL finalini izlemeye stada gitti mi gitmedi mi? Gittiyse tutuklanacak mı?
Not: Diyen kişiler gazete köşe yazarları ve futbol eleştirmenleri..

Star Tv deki spiker gol den sonra Abramoviç Moskova'da çok rahat falan dedide ondan dolayı soruyorum..

simdiden tesekkurler..
0
isott
(21.05.08)
babama sordum gazeteci palavrasidir o dedi heheh
0
orange coffee
(22.05.08)
az önce gösterdi tribünde kendisi? rahat derken kazanacağı için rahat anlamında :)
0
tom riddle
(22.05.08)
(5)

us robotics modem şifreleme

marsli efsane cocuk
efendiler !evimde kendi pc imde us robotics modemden kablosuz adsl bağlantısına sahibim.kardeşim ve babam da bu bağlantı üzerinden laptoplarından wireless bağlanıyorlar.bir süre önce mal bir bilgisayarcının tarifiyle mc filter denen naneyi uygulamıştım arayüzden fakat bu haldeyken laptoplar bağlant
efendiler !
evimde kendi pc imde us robotics modemden kablosuz adsl bağlantısına sahibim.kardeşim ve babam da bu bağlantı üzerinden laptoplarından wireless bağlanıyorlar.bir süre önce mal bir bilgisayarcının tarifiyle mc filter denen naneyi uygulamıştım arayüzden fakat bu haldeyken laptoplar bağlantıyı otomatik olarak algılayıp bağlanmada problem yaşıyorlardı,bunun üzerine us robotics software ara yüzünden restore defaults yapıp mo
demi yeniden kurdum tıkır tıkır bağlanıyorlar şimdi yalnız bu sefer de kotalı olduğundan sanırım dışarıdan bağlanma problemi yaşadık ki fatura çok geldi bu ay.sizden ricam bildiğimiz en basit haliyle bağlantıya şifre koymama ve bu şifreyi bahsettiğim 2 laptopa otomatik olarak uygulamama yardımcı olmanız.salonda severim hepinizi...
not:kotasız olsa gelsin bütün istanbul benden bağlansın canımı yesin ama malum fazladan para veriyoruz :)
0
marsli efsane cocuk
(21.05.08)
abiler ablalar pek üstelemediniz ama sanırım ben becerdim zaten network authentication wpa-psk tarzı bir şeye 8 haneli şifre koydum denedim oldu şimdilik.zehir gibi adamım hakikaten,yerim kendimi !
0
🌸marsli efsane cocuk
(21.05.08)
192.168.1.1 adresine girin, kullanıcı adı ve şifrenizi girin (eğer değiştirmediyseniz bunların ikisi de admin'dir.). burada security diye bir yer var oradan şifreleyebiliyorsunuz. en iyisi wpa+wpa2 aes'tir. şifrenize boşluk, rakamlar, kısa çizgi, harflerden serpiştirirseniz güçlü olur, örn. "4juS-9a " gibi.
0
tom riddle
(21.05.08)
ek tavsiye şifrelemeden doğrudan mac filter kullanırsanız daha iyi olur..
0
yuto
(21.05.08)
tom riddle ve yuto ikinize de teşekkürler hallettim sanırım şimdilik.
0
🌸marsli efsane cocuk
(22.05.08)
duyuru üzerinden biraz zaman geçmiş, ama yine modeminize şifre koymakla ilgili bu duyuruda yuto'nun önerisine katılmıyorum. herhangi bir şifre kırma programı çalıştırmadan mac adresi filtresi aşılabiliyor maalesef. bunun yanında open network olarak görüneceği için insanlar sürekli girmeye kasacak, giremeyecekler, boşuna kastırmanıza gerek yok.
0
tom riddle
(25.05.08)
(11)

ayağı debriyaj da tutmayı alışkanlık haline getirmenin bir zararı varmıdır?

vincenzo
dostlararaba kullanırken farkettimki gerekli gereksiz yere çok fazla debriyaja basıyorum.mesela önümdeki araç durmuş vaziyette 3-5 sn. sonra kalkacak ben arkasında durmuş vaziyetteyken vitesi boşa atmıyorum, ayağım debriyajda bekliyorum.yada yavaşlayacağım zamandan biraz önce debriyaja basıyorum bir
dostlar
araba kullanırken farkettimki gerekli gereksiz yere çok fazla debriyaja basıyorum.
mesela önümdeki araç durmuş vaziyette 3-5 sn. sonra kalkacak ben arkasında durmuş vaziyetteyken vitesi boşa atmıyorum, ayağım debriyajda bekliyorum.
yada yavaşlayacağım zamandan biraz önce debriyaja basıyorum biraz bekledikten sonra vitese takıyorum.
bu şekil araç seyir halindeyken yada boşa takmam gerektiği zamanlarda boşa takmıyorum, debriyajı köklüyorum daha sonra uygun vitese takıyorum.
özetlemek gerekirse vitesi boşa takmam gereken yerlerde, ayağı debriyajda tutmanın, balatalara, şanzımana, motora küresel ısınmaya vs. herhangi birşeye zararı varmıdır,
0
vincenzo
(21.05.08)
Otomatik vites araba almadan önce kullanma tarzım aynen böyle idi. Teknik açıdan hiçbir sakıncası yok. Hatta üstüne daha az yakıt sarfiyatı ve daha uzun ömürlü bir debriyaj baskı balatası avantajlarını da sıralayabiliriz. Tek dezavantajı ani tepki vermen gereken durumlarda (önüne yaya fırlaması gibi) sende alışkanlık olmuş olan debriyaj meselesi daha geç tepki vermene neden olabilir. Ama yaya maya dinlemem geç frenajı severim diyorsan orasını bilemiyorum.. :)
0
Dracool
(21.05.08)
e tabi ki, debriyaj kullanımı balataları aşındırır abi. zaten debriyajın görevi ''kavrama'' olayı. gereksiz yere kullanımı balatayı aşındırıyor.hatta yarım debriyaj gitmek yani sol ayak hafifte olsa debriyajın üstünde olması kavrama noktasını siz pek alışsanızda değiştirebilir.yani gereksiz yere kullanmayın debriyajı, sol ayagınız agrı yapar hem:)
0
x factor
(21.05.08)
debriyaj a bastıgın zaman benzin pompalanır.benzin tuketimi artar.. diye biliyorum ama..belkide beni keklediler zamanında
0
isott
(21.05.08)
bilincli yapiliyorsa sorun yok. ama yavaslamak icin her zaman tercih edilmemeli. ani bir frenaj gerektiginde, aliskanlikla fren yerine debriyaja basilirsa felakete goturur.

bir de, debriyaja basmak debriyaj balatasini kullanan bir eylem. cok debriyaj kullanimi bu balatanin omrunu azaltir, arttirmaz... gibi geliyor bana. ek olarak: surekli debriyaj kullanimi acemilerde gorulur ve araba hizlanirken bile ayagi debriyajin ustunde tutmaya neden olur. bu de balatanin siyirmasina neden olur. gereksiz yere debriyaj kullanmayalim, kullanani uyaralim.

ingiltere'de kirmizi isikta ayagi debriyajda tutmak yasaktir ornegin. vitesi bosa alip frene basmaniz gerekir.
0
507
(21.05.08)
eğer böyle bir alışkanlığınız varsa, bu alışkanlığınız geçene kadar debriyajınızın kavrama noktasını daha aşağıya aldırın, zira aracı bu şekilde kullanmak başta debriyaj balatası olmak üzere pek çok parçaya zarar verir. bunu sanayide veya serviste herhangi bir usta üç-beş dakikada yapar.
0
babatema
(21.05.08)
debriyaj pedalini cok fazla kullaniyorsunuz. bunun tek zarari debriyaj balatasinin eskimesi olacaktir. daha fazla benzin yakma diye bir olay olmaz, sonucta motorun devrinde bir degisme yok. kendinizi debriyaji daha az kullanmaya alistirmaniz sart bence.

debriyaji doya doya kullanmak istiyorsaniz motor freni yaparken kullanabilirsiniz, o bile sanzimana buyuk bir guc uygular.
0
tom riddle
(21.05.08)
Araç kavrama yaptıktan sonra ayak debriyajda tutulmadığı sürece (sizin kullanım şekliniz gibi) bir sorun teşkil etmez.

Ben de aynı şekilde kullanıyorum mesela. Çok fren yapmayı ve arabayı sürekli boşa atmanın önüne geçen bir uygulama.

Ancak şöyle bir durum var ki, bu daha sağlıklıdır; o da aracın viteste takılı olma ihtimali olduğu zaman, debriyaja basmak yerine daha küçük bir vitese atılmasıdır. Yakıt sarfiyatını da böylece daha düşüklere indirebilirsiniz.

Balatalara, debriyaja ve haliyle motora zarar verebilecek durum ise, arabayı özellikle kalkışlarda, gaza basıp kavradığınız andan itibaren, ayağınızı debriyajdan çekmediğiniz anlardır...
0
calibra
(21.05.08)
vites geçişlerini yaptıktan sonra pek üzerinde tutmuyorum ama bekleme yaptığım zaman, çoğu arkadaşım durur, vitesi boşa alır ve bekler. ben öyle yapmıyorum araba durur vaziyette iken debriyaja basılı bir şekilde bekliyorum, bu esnada herhangi bir aşınma vs. oluyor mu ? (aracın her sistemini az çok anlıyorum bir tek şanzımanın nasıl işlediği hakkında bilgim yok :)
0
🌸vincenzo
(21.05.08)
durur vaziyette herhangi bir sıkıntı olmaz. boş viteste seyir halindeyken de debriyaja basmanız elbette bir sorun teşkil etmez. burada sorun olan şey araç seyir halinde ve vitesteyken ayağınızı debriyajda tutmak. hem baskı balata aşınacak hem de ayağınız debriyajda gaza bastığınız için (dolayısıyla gücün tamamı aktarılamadığı için) yakıt sarfiyatı olacaktır. eğer bunu devamlı hale getirirseniz aracınızın debriyajı giderek daha yukarıdan kavrayacak ve bir zaman sonra artık kavrayamaz hale gelecektir.
0
babatema
(21.05.08)
Bildiğim kadarıyla balata yalnızca kavrama noktasında tuttuğunuzda aşınıyor. Dolayısıyla debriyajı basılı tutmanın bir zararı olmaması lazım, ama ne gerek var.
0
386 dx
(22.05.08)
Üstteki arkadaşa hitaben bildiğim ve anladığım kadarıyla yazıyorum. Megep'ten baktım. debriyaj üç ana sistemden oluşur.
Balata, diafram, rulman. Siz debriyaja bastığınızda çatal rulmanı iterek diyaframa yapıştırır. rulman dönmeye başlar. Diyaframa baskı yapar. Balata ayrılır. Vites boşa çıkar.

Yani vitesi boşa alıp debriyaja basılı tutmak rulmanı daha çok çalıştır. Daha hızlı aşınır.

Bu yüzden seyir halindeyken ayak pedalın üstünde durmaz. Pedala hafif dokunmak rulmanı diaframa yapıştırır. Pedalı güçlü itmek balatayı ayırır.
0
azmop
(15.07.18)
(1)

nedir bu usenext olayı?

gholeman
birkaç yerde gördüm nedir bu usenext in olayı benzerleri de var ama en popüleri bu sanırımterabyte larca veri varmış sanırım ve çok hızlıymış ancak paralı?var mı kullanan avantajlı mıdır?
birkaç yerde gördüm nedir bu usenext in olayı benzerleri de var ama en popüleri bu sanırım
terabyte larca veri varmış sanırım ve çok hızlıymış ancak paralı?
var mı kullanan avantajlı mıdır?
0
gholeman
(20.05.08)
ücretsiz deneme süreleri var 15 günlük, isterseniz bakabilirsiniz. haber sunucularına yüklenen dosyaların paylaşımı prensibine dayanıyor. usenext üzerinde terabaytlarca denilebilecek kadar bilgi vardır büyük ihtimalle. avantajı rapidshare gibi hızın çoğunlukla yüksek olması, sınırsız kota veya sınırsız hız seçeneklerinizin olması. en büyük dezavantajı, rapidshare gibi her şey yok, eski filmler bulunamıyor genelde. bir de içerik çoğunlukla ingilizce (herkesin anlayabileceği türden) olsa da yine büyük bir kısmı da avrupa dillerinden olabiliyor.
0
tom riddle
(20.05.08)
(10)

Dizüstü tavsiyeleriniz? Ve MSI marka dizüstü bilgisayarlari nasil bilirsiniz ?

aheste cek kurekleri millet uyanmasin
Yakinima bir dizüstü almak istiyorum. Ayrilan bütce max. 700 euro.MSI paketlerinde uygun fiyatli güzel seyler gördüm nasil bilirsiniz?Notebook´un kullanim alani genellikle ofis yazilimlari, internet´e erisim, Video gösterimi vs. Ama Adobe ürünleri ile de ufak calismalar olabilir, yani grafik karti
Yakinima bir dizüstü almak istiyorum. Ayrilan bütce max. 700 euro.

MSI paketlerinde uygun fiyatli güzel seyler gördüm nasil bilirsiniz?

Notebook´un kullanim alani genellikle ofis yazilimlari, internet´e erisim, Video gösterimi vs. Ama Adobe ürünleri ile de ufak calismalar olabilir, yani grafik karti cok düsük bellekli olmamasi lazim.

Direk önerebileceginiz Marka ve Modeller var mi acaba?

Ben söyle bir sistem düsündüm tabi sizin tavsiyeleriniz ile karara baglayacagim mevzuyu.
2 gb ram olmasi ve ileride yükseltme ihtimaline karsi 4gb ram kabul edebilen bir board´a sahip olmasi güzel olur. Ekran karti´nin da onboard olmamasi gibi seyler düsünüyorum. Core2Duo islemci etc
0
aheste cek kurekleri millet uyanmasin
(20.05.08)
acer alma, gerisini bilemem.

edit: böyle çok çıplak kaldı yazdığım, giydirmek gerekirse... şikayetvar da acer'ı arat, burada yani duyuruda arat bak neler göreceksin, genelde fiyat olarak uygun acer karşına çıkacak sakın ola inanma, pişman olursun...

asus lar iyi, bir de geçenlerde (1 hafta oldu sanırım) teknosa'da compaq vardı dediğiniz özelliklerdi sanırım, 1050 ytl demişti eleman (word e özel kampanya). bakılabilir.

ek: 2 adet kullandım, tanesini 900 eurodan aldım, iksini 400ytl'ye zor sattım. 3-4 ay evvel arkadaş aldı bin pişman. benim 2 adet alındığı sıra üni'de bir çok arkadaş aldı servise gitmeyen neredeyse hiç yok.
arkadaşın dediği gibi, şikayet çoksa bir nedeni vardır, ve eğer iyi çalışıyor benim acer diyen varsa piyango bileti alsın, piyango vurması daha yüksek ihtimal.
0
alchemistt
(20.05.08)
Bütçeyi azıcık daha kasarsan bu alabileceğinin en iyisi:
shop.infronic.com

Ayrıca şimdiye dek yakınlarım ve kendim için 3 adet acer almışlığım var. Hiç birinden bi şikayetim olmadı.. Her ürünün bi kısmında bi çin malı mutlaka vardır ama MSI bunların en çinlisi haberiniz olsun..
0
Dracool
(20.05.08)
acer tavsiye ederim. hic sorunsuz kullaniyorum. butce icin de gayet uygun olacaktir.
acer'a yazilan kotulemelerede inanmak size kalmis. evet cok falza kotuleyen var. hatta acerin toplam laptop satisindan fazla kotuleyen olmasida dusundurucu. insanlar acer kullanmadan bok atiyorlar malesef. marka kaygisiyla haricaciginiz paraniza yazik.
tek tavsiyem acer a karar verirseniz amd islemci olmasin.
0
theli
(20.05.08)
(git: 28886)
0
durum serserisi
(20.05.08)
asus alma da gerisini bilemem. su ana kadar ekran baglantilari kopan, kasasi kirilan (ekrani acarken kasildigi icin) ne kadar laptop gorduysem hepsi asus.

evet ben bir acer kullanicisiyim, amd turion 64 x2 1.6 Ghz. theli arkadas neden amd olmasin dedi ben de orasini anlamadim. isinma problemi yok, catir cutur calisiyo, bir kere bile problem cikarmadi. ha senin istedigin ozelliklere sahip degil tabi, orasini bilemem.

herseyde oldugu gibi bilgisayar da sans isi. benimki bozulmaz, seninki servisten cikmaz. ha bu arada, su bi aralar 550 dolara mi ne satilan msi'i da kullandim, basarili. ozelliklerini tam olarak hatirlamiyorum yalniz.
0
osuruklu
(20.05.08)
key smart alma. msi iyidir hem de ucuz al. ama şekilli olsun istersen hp ve toshibadan şaşma. ben hp kullanıyorum bi sorunum yok. ama msi alacaktım sonradan vazgeçtim. o da iyidir.
0
banker yakup
(20.05.08)
acer: çok kötüleyen ya da göklere çıkaranları gördüm, yakın zamanda bir arkadaşım aldı, canavar gibi çalışıyor (5720g modeliydi), yapılandırmasını da ben yaptım hatta vistayı sildim xp yükleyip sürücülerini tamamladım, üstüne bir ton 3d program falan kurduk ki iç mimar olmasından kelli projeler üzerinde çalışıyor, zorluyor makinayı, buna rağmen gayet iyi. yarın öbür gün sorun olursa bilemem tabi.

asus: ablam almıştı birkaç sene evvel, ablam gibi bilgisayar cühelası bir insan bile gayet güzel kullandı yıllarca bozmadı, hala kullanıyor.


ibm/lenovo: şu an bu yazıyı girmemi sağlayan 4 senelik laptop'ın markası bu, yine bilgisayar cahili olan sevgilime ait ve kaya gibi maşallah ama yeni modeller nedir nasıldır bilemiyorum, fyatları da msi ya da acer'dan çok daha pahalıdır sanırım, emin değilim.

msi: genel olarak okuduklarım gördüklerim çok olumlu, fiyatları da süfer, şahsen ben de vr601-209 modelinden almayı planlıyorum yakın zamanda (bunu da her yerde söyler oldum, msi'dan komisyon aldığım sanılmasın). tek eksiklik yazılım desteği konusunda acer vs gibi işin piri olan şirketlere nazaran daha zayıf olması. ama sevgi emek ister di mi cevat abi?
0
oddity
(20.05.08)
ben de sordumdu bu soruyu geçenlerde, şunu aldık biz, fiyat da oldukça uygun. tavsiye ederiz.
www.hepsiburada.com
0
kirmizi gul demet demet
(21.05.08)
herkese ayri ayri düsüncelerini ve bilgilerini paylastiklari icin tesekkür ederim.

ana gündem acer ve kötülenmesi olmus.acer kullanmadigim icin ben bir yorumda bulunamiyorum.

önerilerinizi dikkate aliyorum. bu baglamda bir alet arastiracagim.

aslinda ben kendime dell almistim yine dell almak isterdim yakinima. dell avrupa da parasiyla dahi bazi modellerine istedigimiz sistemi olusturmamaiza izin vermiyor, zorunlugu tuttugu bazi seyler var. telefon ile destek veren kisiler teknik bilgi bakimindan hem zayif hem de degisik ülkelerden calistirdiklari iyi dil bilmeyen kisileri koyuyorlar anlasma problemi cekiliyor.

ibm elbette cok dayanikli ürünler cikaran bir firma, ama fiyatlari maaalesef bütceyi asiyor. asus, msi, samsung gibi markalarin üzerinde daha agirlikli durmayi düsünüyorum, acerlari da söyle bir inceleyecegim. özellikle dikkat ceken bir seyi paylasmak isterim: MSI MegaBook EX600-5436VHP bu model fiyatiyla ve sistemiyle oldukca sasirticidir. bir ihtimal bunu düsünüyorum.
0
🌸aheste cek kurekleri millet uyanmasin
(21.05.08)
dell bilgisayar olarak cok iyi, ben de cok dandik bir modelini kullanmama ragmen canavar gibi calisiyor. amma velakin pilleri hic iyi degil. benim laptop modelime sahip olan {inspiron 1300} herkesin pili 6 ayda bitti, ben bilgisayari alali 2 sene olmak uzere, su an pille calistirirsam bir south park bolumunu ancak izleyebiliyorum {20 dakika kadar yani} benim tavsiyem elbette kendi bilgisayarim degil, ama en az 6 aydir dell kullanan tanidiklarin varsa bence bir sor pil performansini.
0
tom riddle
(21.05.08)
(6)

Uydu kanallarını parçalama - digiturk plus - lcd tv

co2s2
soruların bir birleriyle alakaları hem vardır, hem de yoktur.1- uydudan gelen sinyali işleyecek ve daha sonra kanallara parçalayacak bir cihaz lazım. yani toplamda bir tane cihaz olacak, oradan çıkan kabloları tv'lere taktığımda kanal arayacak ve normal tv kanallarını değiştire değiştire izleyeceğiz
soruların bir birleriyle alakaları hem vardır, hem de yoktur.

1- uydudan gelen sinyali işleyecek ve daha sonra kanallara parçalayacak bir cihaz lazım. yani toplamda bir tane cihaz olacak, oradan çıkan kabloları tv'lere taktığımda kanal arayacak ve normal tv kanallarını değiştire değiştire izleyeceğiz. nedir ne değildir?

2- digiturk plus alıyorum, sitede oturuyorum. aradım sordum, sadece çanak antendeki lnb değişiminin altyapısal olarak yeteceğini söylediler. ben nedense inanamadım. alan var mı? alan varsa, önceki kablolama (özellikle sitelerde) yeterli geldi mi?

3- 117-120 ekran lcd tv alıyorum. son dakika önerisi olan var mı? öneriden kastım teknik bilgi değil. doğrudan marka-fiyat önerisi.
0
co2s2
(20.05.08)
3-samsung
0
darknum
(20.05.08)
1. imkansız gibi. uydudan gelen sinyaller normal tv kanallarında görüntüye dönüşemez ki
0
ravioli
(20.05.08)
Bizim apartmanda eskiden bir uydu anteni vardı ve yayın aynen dediğin gibi bölünüyordu hem dairelere hem de değişik frekanslara. Ama o zamanlar taş çatlasa 5-6 kanal vardı. Şİmdi 500 kanalla başedebilen birşey var mıdır bilemedim. Şu da var ki digiturk yan odaya digiturk kampanyası yapıyor paketin yarı fiyatına ikinci paketi veriyor bu da dediğin şeyin kolay uygulanabilir olmadığı fikrini verdi bana..
0
skipper
(20.05.08)
1. bunu otellerde ve sitelerde yaparlar. uydu-tv sistemi dağıtıcı falan gibi bir ismi olması lazım bunu yapan firmalar var. tek başıma yapayım dersen tuzluya patlar onu söyleyeyim ticari sistemdir. parana göre 8 kanaldan başlar 2^n e kadar gider.
2. digiturk öyle dediyse öyledir fazla kurcalama. sorun çıkarsa kendilerine söyler üyeliği iptal edersin gerekirse. hayırlı olsun izlenimlerini sözlükten aktarırsan sevinirim.
3. sony, lg, samsung. çok ucuza istersen metroda kaldıysa 50 inç 2.250 ytl ye sharp mevcut ama yine de full hd bir model almak daha akıllıca olur.
0
ozdek
(20.05.08)
50 inç sharp plazmadır, lcd değildir.
0
🌸co2s2
(20.05.08)
2) çanağınız eutelsat w2 uydusuna, yani digiturk'ün normal yayınlarının yapıldığı uyduya bakıyorsa mpeg-4 yayını da aynı uyduda olacağı için çanağın yeniden hizalanmasına gerek yok. lnb değişikliği de mpeg-4 yayının yapıldığı feed'in özelliğinden dolayı diğer mpeg-2 kanallarından farklı bir frekansta yapılacağı için lnb değişecek. çok farklı bir sistem olmadığı için aynı coax kabloyu kullanabileceksiniz sitedeki.

bana sorarsanız digiturk plus almak için o kadar erken ki. hem çok para hem de lig tv ve birkaç kanal dışında high definition yayın alamayacaksınız. en az 4 sene.
0
tom riddle
(20.05.08)
(4)

paris eiffel kulesi akordiyon müzükleri

omer460
Merhaba filmlerde genelde eifel ve paris ekrandayken fon müziği olarak akordiyon çalan bir amca yada amcalar var.işte ben o tür müzikler arıyorum.isim verirseniz sevinirim.
Merhaba filmlerde genelde eifel ve paris ekrandayken fon müziği olarak akordiyon çalan bir amca yada amcalar var.işte ben o tür müzikler arıyorum.isim verirseniz sevinirim.
0
omer460
(20.05.08)
egotm
(20.05.08)
tom riddle
(20.05.08)
bende sormuştum ve Yann Tiersen, Edward Aris yanıtını aldım.
edward aris epey hoşuma gitti
0
vincenzo
(20.05.08)
yann tiersen. candır.
0
SoLfej
(20.05.08)
(1)

soma maden ocakları

henry gale
izmirden direkt ya da manisa merkezden soma'ya maden ocaklarına nasıl gidebilirim? maden ocakları soma merkeze yakın mıdır? bir de fotoğraf çekmek için gidiyorum ocaklara girişte bir sorun olur mu?
izmirden direkt ya da manisa merkezden soma'ya maden ocaklarına nasıl gidebilirim? maden ocakları soma merkeze yakın mıdır? bir de fotoğraf çekmek için gidiyorum ocaklara girişte bir sorun olur mu?
0
henry gale
(20.05.08)
ocakların tam olarak nerede olduğunu bilmiyorum, ancak manisa merkez'den soma'ya gitmek için istanbul yolu'na girip akhisar ve kırkağaç'ı geçtikten sonra ulaşabilirsin.
0
tom riddle
(20.05.08)
(4)

Arabada Ön Plakayı Sökmek??

crown
(bkz: araclarin on plakasini sokme modasi) başlığında pek bilgi yoktu bir de buradan sorayım dedim.Dün Ankara Bahçelievler Pampero'nun önünde her zaman duran turuncu Lamborghini Diablo'nın yanında iki tane de kırmızı Ferrari F430 vardı. Ancak bu arabaların hiç birinde önde plaka yoktu. Kanunen yasak
(bkz: araclarin on plakasini sokme modasi) başlığında pek bilgi yoktu bir de buradan sorayım dedim.

Dün Ankara Bahçelievler Pampero'nun önünde her zaman duran turuncu Lamborghini Diablo'nın yanında iki tane de kırmızı Ferrari F430 vardı. Ancak bu arabaların hiç birinde önde plaka yoktu. Kanunen yasak olan bu uygulamanın bir açığı mı var da plakayı sökebiliyorlar?

Polis arabayı görüp "ulan adamın bindiği arabaya bak kesin arkası sağlamdır" diye düşünüp ses etmiyor diyeceğim ama okulda BMW 3.20 Coupe'larda falan da görüyorum öndeki plakayı sökme olayını, polis onlardan da çekinecek değil herhalde...
0
crown
(18.05.08)
onlar zaten şekil olsun torba dolsun diye kesilcek cezaları ödemeye razı olan artistik insanlar oldukları için bir sorun olacağını sanmıyorum. ama "plakasız araç kullanmak asgari ücretin yüzde 15'i kadar para ve 10 puan" ise o zaman başka birşeyler var bunun altında hepsimi mebus çocuğu bunların :s
0
SoLfej
(18.05.08)
camın orada da yoksa ceza yerler, bu kadar basit.

ama italyan arabalarına yapılan sticker gibi yan tarafa takılan plakalar oluyor, tıpkı şu skalyeti'de olduğu gibi:
en.wikipedia.org:Ferrari_612_Scaglietti_Meilenwerk.jpg
0
tom riddle
(18.05.08)
Cezası kesinlikle var ve düzeltilene kadar trafikten men edilmesi de gerekiyor aracın.
Aynı şey örneğin soldaki mavi şeridi kırmızı Türk bayraklı şeritle değiştirenler için de geçerli, ancak gördüğüm kadarıyla bunlara da hiçbir şey yapılmıyor. Ülkeye bağlılıklarını kanunlara karşı çıkarak gösteriyor kişiler, bizde hep olan bir şey tabi. Dur bunun başlığını açayım bir ara.
0
386 dx
(18.05.08)
plakayı camın onune koymakta suctur.plaka yerine takılır..
0
isott
(18.05.08)
(10)

wireless şifresi...

atmosphere
kırmak mümkün müdür?kırdım diye dolaşan havalı gençler görüyorum son zamanlarda.nasıl kırılıyor diye sormıcam da kıran babayiğit var mı içinizde onu merak ediyorum?
kırmak mümkün müdür?kırdım diye dolaşan havalı gençler görüyorum son zamanlarda.nasıl kırılıyor diye sormıcam da kıran babayiğit var mı içinizde onu merak ediyorum?
0
atmosphere
(17.05.08)
winsome nickli sözlük yazarı bu konuda uğraşıyordu sanırım.
0
tom riddle
(17.05.08)
evet WEP tabanlı şifreler kırılabiliyor. ama çok ayıp.
0
murqx
(17.05.08)
wep tabanlılar denildiği gibi eninde sonunda şifresi öğrenilebiliniyor. kullanıcı "mac id" denilen zamanzingoya güvense bile o da kendisini yarı yolda bırakabilmektedir. sebebi basit wep artık eski bir teknoloji.

pc yahut laptopunuzdaki wireless kartınızın chipseti atheros gibi bir uretici olmasi gerekiyor. atheros.rapla.net şuradan bakabilirsiniz. wireless kartının chipsetini atheros mu filan mı diye. eger uygunsa ise backtrack isimli bir linux distro'su vardir. kendileriyle bilgisayarinizi boot ediyorsunuz. o size yardimci oluyor. menulerinde gezince seni çakal diyeceğinizi şimdiden duyar gibiyim.

bu arada benim nickim gecmis ama ben daha once burada bir dizi benzer soru sormuştum ondandan sanırım konu ile ilgim. yoksa bana mahsus kesinlikle değildir. hekırlık mekırlıkla alakalı da değildir bu hadiseler. ustalık isteyen bir iş hiç değildir.

gerenk yok derim butür şeylere. wlan antenlerinizi modifiye edip uzak diyarlara yelken açmanızı öneririm. bunca şeyi biliyorum çünkü teyzem yüklü bir çek aldı.
0
winsome
(17.05.08)
"wep" hakkında acı ama gerçek bilgi için: (bkz: #11106002)
0
winsome
(17.05.08)
@winsome
atheros kartlı dizüstümde backtrack denemiştim ama kartı görmemişti, artı backtrack içindeki kismet'i bir türlü açamadım(hem atheros, hem intel kartlı makinede denedim).
0
late viper
(17.05.08)
bu kartları nereden buluyorsunuz ben de merak ettim? bi arama yaptım ama atheros bulamadım hiç. dizüstümde broadcom var ama sanırım kabul etmiyor.
0
tom riddle
(18.05.08)
@tom riddle
benim bilinçli yaptığım bir şey değildi. bahsettiğim, LG E500 dizüstünün kendi kablosuz ağ kartı... Yani sonradan alıp takma falan değil.
0
late viper
(18.05.08)
linux kurmak gerekiyor çünkü driver bulunmuyor çoğu kart için, gerisi baya kolay wep ise. biraz bilgi topluyor onu bi dosyaya kaydediyor sonra dosyayı kırıyorsun yani tek zorluğu bilgi toplama programının çalışması. adaptor alınca sorun kalmıyormuş driver için şahsen benim kartı tanımadı program linux için de üşendim.
0
sourlemonade
(18.05.08)
peki backtrack distro'su sadece atheros ve realtek'i mi tanıyor, yoksa bunlar dışındaki sürücüleri de tanır mı?
0
tom riddle
(18.05.08)
@late viper: backtrack in yeni versiyonu yakın bir zamanda çıktı. backtrack 3 (beta) henuz. ama yeni sürüm olduğu için son moda kartların driverleri yüklü olabilir. ve olmasa bile kartınızın tam modelini internette aratırsanız driverini bulabilirsiniz. atheroslar çoğu standart zaten driverleri.

bu yüzden cd den boot etmek yerine gecici olarak işletim sistemini kurmanız lazım. çünkü driver uymayınca o chipsetin yani atheros yahut broadcom gibi uygun kartların linux driverlerini internetten bulup çekip ardından kurmanız lazım.

@tom riddle: bu işi yapan programlar başta atheros olmak üzere ben diyim 3 sende 4 adet chipsetli kartı kabul etmekte. dlink, linksys, usrobotic, airties gibi markalardan bahsetmiyorum. bu tarz markaların kartları mesela chipsetlerini bazen kendileri üretmek yerine başka firmalara yaptırıyor atheros gibi. işte sadece o chipsetler bu iş için uygun.

atheros.rapla.net şurada atheros chipsetli laptop / pci kart / usb adaptör listesini görebilirsin.
0
winsome
(18.05.08)
(5)

Kablosuz ADSL modem

tom riddle
şimdi öyle bir kablosuz modem istiyorum ki, ethernet girişi olmayan desktop bilgisayarıma da bağlayabileyim. ancak, eğer usb özelliği olan kablosuz modemlerin sadece ethernet çıkışı olan kablosuz modemlerle olan fiyat farkı eğer bir ethernet kartı + kablo'dan fazla ise desktop'a bi ethernet kartı da
şimdi öyle bir kablosuz modem istiyorum ki, ethernet girişi olmayan desktop bilgisayarıma da bağlayabileyim. ancak, eğer usb özelliği olan kablosuz modemlerin sadece ethernet çıkışı olan kablosuz modemlerle olan fiyat farkı eğer bir ethernet kartı + kablo'dan fazla ise desktop'a bi ethernet kartı da alabilirim. ama aslında bana en uygun olacak modem, sadece usb çıkışı olan kablosuz bir modem. any suggestions?
0
tom riddle
(17.05.08)
bütün kablosuz modemlerde usb girişi vardır zaten. ben hiç rast gelmedim usb girişi olmayan kablosuz modeme.
0
babatema
(17.05.08)
bildiğim philip'sin bazı modellerinde usb çıkışı yok ;)
0
SoLfej
(17.05.08)
ethernetten baglanmak her zaman daha saglikli ama. sirf fiyati uygun olsun diye diyosan bence iyi yolda degilsin :)
0
katafalk
(17.05.08)
şimdi zaten 1mbit'lik bir bağlantım olduğu için, usb 1.1'in bant genişliği de 12mbit olduğu için pek bir problem olmaz bence. hani ekstradan bir şeyler alıp bilgisayarın kasasını açmak, para vermek fln kaygım bunlar (tembelim), desktop bilgisayarda performans aramıyorum zaten çok fazla. eğer istediğim gibi olmazsa laptopumdan da hallederim performans gerektiren işini.

mrtksn onlar genelde biraz daha pahalı oluyor. ben öyle gözlemledim. sürekli kullanacağım veya performans aramayacağım için wpa desteklese ve desktopuma bağlayabilsem yeterli :)
0
🌸tom riddle
(17.05.08)
usb den baglamak sadece hizi etkilemiyor ki, yaninda bir suru bonus eksiklikleri var. benim size tavsiyem ethernetten baglamak. bilgisayarinizda ethernet karti yoksa bile alin bir ethernet karti takin. emin olun daha cok memnun kalirsiniz, daha fazla tembellik yapabilirsiniz.
0
entrapmen
(18.05.08)
(6)

Hızlı Araba - Hız Limiti

ermanen
Her yolda hız limiti varsa neden arabaları haddinden hızlı yapıyorlar diye abuk bir soru geldi aklıma, zevk meselesi mi sadece, yoksa insanoğlunun en hızlıya ulaşma çabası mı, hatta hızlı yaşa genç öl falan mı ne?
Her yolda hız limiti varsa neden arabaları haddinden hızlı yapıyorlar diye abuk bir soru geldi aklıma, zevk meselesi mi sadece, yoksa insanoğlunun en hızlıya ulaşma çabası mı, hatta hızlı yaşa genç öl falan mı ne?
0
ermanen
(16.05.08)
hizli araba bazi acilardan daha guvenli, mesela sollarken aniden yuksek hiz gereksinimi duyabilirsiniz. ve diger ulkelerde bizim otoyollardaki hiz limitleri ayni degil. ha birde trafige kapali alanlar var ki hiz limitsiz.
0
theli
(16.05.08)
autobahn
0
bryan fury
(16.05.08)
kısaca iktidarsızlık korkusu diyebiliriz sanırım. hep daha çok silindir, hep daha yüksek hız vs. aslında güzel şeyler bunlar da, evet kuralların dışında olanları gerçekten manasız kaçıyor. 250 basan arabayı polis çevirip ceza yazarken yanından 90la geçip gidiyorsunuz filan, komik oluyor.

tabii herkeste yok bu durum.

ha bir de istanbulda jeep olsun, tank olsun her şekilde kullanılması gereken olağan araçlar. şöförün boyutu önemli değil ama tank bile kullansam abartıyorum demem bu şehirin trafik manyaklığı içinde, hatta ilerde istanbulda kalırsam ikinci el ucuz bir land rover vs alıp önüne arkasına metal bar taktıracam.
0
darknum
(17.05.08)
Dünyada çok tartışılan bir konu bu.
Bahane olarak hız sınırı olmayan yollar gösteriliyor. Araçlara limitleyici konması ise zorunlu değil ancak araba ve motosiklet üreticileri bunu yine de kendi aralarında anlaşıp yapıyorlar.
0
386 dx
(17.05.08)
pist diye bir olay var?
0
tom riddle
(17.05.08)
Bazı ülkelerin otobanlarında hız limiti yokmuş, buna nasıl izin veriyolar hayret

en.wikipedia.org
0
🌸ermanen
(17.05.08)
(10)

Pasaport, Vize, Sakal.

theli
hem pasaporta hemde vizeye (ingiltere) ilk kez basvuruyorum. 2si de fotograf istiyor. bende de 4-5cm keci sakali var. simdi benim bunu kesmem gerekir mi?duyduguma gore bazi araci firmalar vize alamayan kro tiplere sac sakal taki kupe gibi aksesuarlarla tekrar vize gorusmesine gonderip vize almalari
hem pasaporta hemde vizeye (ingiltere) ilk kez basvuruyorum. 2si de fotograf istiyor. bende de 4-5cm keci sakali var. simdi benim bunu kesmem gerekir mi?

duyduguma gore bazi araci firmalar vize alamayan kro tiplere sac sakal taki kupe gibi aksesuarlarla tekrar vize gorusmesine gonderip vize almalarina yardimci oluyorlarmis. bu asamada kesmesem daha iyi gibi geldi. mi acaba?
0
theli
(15.05.08)
:) abicim o nasıl bir şey ya, kroluğa çözüm: hahah.

bence sakalsız daha mantıklı olur ama kimse o tür şeylere takmaz, bir avantajıda olmaz bence.
0
alchemistt
(15.05.08)
sakallı fotograf yasak diye biliyorum ben kimlikte pasaportta ehliyette.
0
bryan fury
(15.05.08)
4 5 santim dedigin hemen geri gelmiyor, kesme bence. ben kiyamamistim en azindan.

@bryan fury; oyle bir uygulama yok. pasaportum, ehliyetim ve hatta nufus cuzdanimdaki fotograflarim sakalli. sadece ehliyet alirken polis abla sakali pek begenmemis olacak ki fotografi keserken sakalin bir kismini da kirpip oyle yapistirmisti ehliyete.
0
diabolus79
(15.05.08)
photoshop ile sakalları temizletsen.iyi gözükürse tabi?..
0
aysiku
(15.05.08)
photoshoplanmis foto yasak bildigim kadariyla.
0
compumaster
(15.05.08)
compunun dedigi dogru. ayrıca fotograftaki haline de benzemen gerekiyor. yani kıllık isterlerse her şeye kıllık çıkartabilirler.
0
nihilanth
(15.05.08)
sakalsız foto daha iyi bence. nihilanth'ın söylediğini düşünürsen sakalsız fotoğrafa benzemediğini iddia ederlerse kesersin sakalını hallolur, ancak sakallı fotoğrafın olursa ve sakalını kesersen aynı hızla tekrar uzamayacağı için kıllık olabilir. nasıl mantık ama?
0
tom riddle
(15.05.08)
ingiltere hukumeti vize islerini zorlastirmaya karar verdi. ama senin vize'ni kapsar mi bu is bilemem. sonucta evrakin tamsa ve belirli bir ekonomik gucun varsa problem cikmaz.
0
kezzy homeros
(15.05.08)
pasaportum da vizelerim de ehliyetim de sakallı fotolarımla dolu. şimdiye kadar ingiltere vizesi dahil tüm vizelerime sakallı olarak ve sakallı fotoğraflarımla başvurdum. hiç sorun çıkmadı. bundan sonraki vize başvurumu ve pasaport fotoğrafımı da sakallı olarak yapmayı düşünüyorum:)

ama biliniz ki vize olayları bazen başvurduğun insanın insafına kalabiliyor,ondan dolayı hani olur da vizede problem çıkarsa sakala falan yormamak gerekir
0
october swimmer
(15.05.08)
Size benzemeyen fotoğrafı kabul etmezler. İngiltere vizesi başvurusunu yaparken bir fotoğrafınızı daha çekiyorlar. Keçi sakalından falan hiçbişey olmaz merak etmeyin.
0
386 dx
(17.05.08)
(1)

Kamil koç online bilet olayı hakkında

tom riddle
bazı koltuklar gri gözüküyor, onların özelliği nedir?
bazı koltuklar gri gözüküyor, onların özelliği nedir?
0
tom riddle
(13.05.08)
duraklı seferlerde durakta binecek yolcuları ifade ediyor.

insanın kendi sorusuna cevap vermesi gibi yok. tik de atayım şuna bi. hehe
0
🌸tom riddle
(13.05.08)
(15)

Votka Mezesi

axijazz
bu akşam kendimi votkaya vereyim diyorum. şöyle kafa bi milyon olsun. yani sorum şu ki bu votka içkisinin yanında ne iyi gider? nedir bunun mezesi? sigara kafi mi?
bu akşam kendimi votkaya vereyim diyorum. şöyle kafa bi milyon olsun. yani sorum şu ki bu votka içkisinin yanında ne iyi gider? nedir bunun mezesi? sigara kafi mi?
0
axijazz
(11.05.08)
bi çay yada tatlı kaşıgı toz şekeri agzına al(yutma) üzerine yine aynı mıktarda kahve al(yutma) karıstır ağzında. sonra bi yudum(tercihen shot olarak) votkayla yut bunları. üzerine de bi dilim limon ısır. süfer oluyo.
0
temizkopat
(11.05.08)
meyve
0
bryan fury
(11.05.08)
tuzlu fistik seviyorum ben.
0
rimednac
(11.05.08)
çıbık kraker
0
dorian greyfurt
(11.05.08)
kesinlikle kiraz - cikti cikacak zaten piyasaya..
0
terp
(11.05.08)
@rurouni; ben de ilk gördüğümde böyle demiştim ama ıkı tane atınca insan bı hoş oluyo :)
0
temizkopat
(11.05.08)
ravioli
(11.05.08)
Cips yeme de, ne yersen ye.. Çünkü cips-votka mideyi felce yaklaştırıyor..
0
te cetveli dyr
(11.05.08)
votkayla en iyi meyve oluyor bence. kokteyl yapacaksanız da yüzde yüz nar suyunu tavsiye ederim.
0
tom riddle
(11.05.08)
seviyorsanız jelibon?? hem sempatik bi tavır katıyor fiiliyata.
0
durum serserisi
(11.05.08)
yaprak sarması, çubuk kraker, çiğ sucuk, meyve, kuruyemiş.
0
midesiz
(11.05.08)
fındık
0
babatema
(11.05.08)
Lakerda.
0
wpi
(11.05.08)
offff offfffff!
dünya bi yana votka - napolyon kiraz bi yana hatta markette satılan adi limon sularıda votkanın içine 1 tane kirazıda unutmıyalım
0
omer460
(11.05.08)
turşuyla götürüyorum, havalara uçuyorum
0
kaportaci mahmut
(12.05.08)
(7)

eksi duyurudaki sorularim

orange coffee
duyuru ekliyorum cevaplar hemen yazilsada sozlukten 4-5 gun sonra mesajla iletiliyor bana eskiden boyle degildi niye boyle bu?
duyuru ekliyorum cevaplar hemen yazilsada sozlukten 4-5 gun sonra mesajla iletiliyor bana eskiden boyle degildi niye boyle bu?
0
orange coffee
(08.05.08)
evet bunda bir problem var galiba. misal bana da, benim sorularıma yazanların bilgilendirme mesajları, toplu olarak bugün geldi. ben bile unuttuydum yani.
0
fizikopat
(08.05.08)
benimde bir kaç gün önceki soruma gelen cevapların uyarısı az önce geldi.
0
aysiku
(09.05.08)
Yanıtlayanın silme veya düzeltme ihtimaline karşı alınmış bir önlem olabilir. Belki.
0
inatci kahraman aga
(09.05.08)
bugdır.
0
hulleci
(09.05.08)
banada bugün hepsi tümden geldi bug var
0
blackidom
(09.05.08)
duyuru on streoids
0
compumaster
(09.05.08)
bana aynı duyuruya verilen cevaplar iki kere geldi dün. daha sonra silinen bir cevap da geldi maalesef, bir önlem değil gibime geliyor o yüzden.
0
tom riddle
(09.05.08)
(61)

kumar problemi ve uçup giden bir hayat..

osmanoglu
(sozluk yazarıyım fakat, malum, deşifre olmamak için öylesine bir kullanıcı adı alarak yazıyorum şu an)herşey bundan yaklaşık 3.5 sene önce başladı. bir internet cafede rastladığım ilkokul arkadaşımın internet üzerinden sanal kumar oynayarak ne kadar kolay para kazandığını görünce bunu benim de yapa
(sozluk yazarıyım fakat, malum, deşifre olmamak için öylesine bir kullanıcı adı alarak yazıyorum şu an)
herşey bundan yaklaşık 3.5 sene önce başladı. bir internet cafede rastladığım ilkokul arkadaşımın internet üzerinden sanal kumar oynayarak ne kadar kolay para kazandığını görünce bunu benim de yapabileceğimi düşünerek..neyse uzatmıyorum. kısa ve öz cümlelerle devam edeceğim konuya. 3.5 senedir internet üzerinden kumar oynuyorum. daha öncesinde çayına dahi okey ya da tavla oynamaktan sakınan mütedeyyin biri sayılabilecek olan ben nedense müptelası oldum bu olayın. ama sürekli kaybettim. şu ana kadar takriben 30 milyar para kaybettim. ve hala ödenmesi gereken 17 milyarlık kredi kartı ve banka kredisi borcum var. tamı tamına 4 defa çeşitli bankalardan kredi kartı borçlarımı ödemek için kredi çektim ve 1 ay içinde tekrar limitlerini doldurdum bu kartların, sadece sanal kumar oynayarak. geriye dönüp baktığım da bu süre zarfında gelirimin yarısını bu illete harcamışımcve daha da ödemeye devam ediyorum. birçok defa bu yüzden, gün geldi dolmuşa binecek param olmadı, gün geldi (ajitasyon yapmıyorum) yiyecek birşey almaya param olmadığından haftalarca haşlanmış yumurtaya talim ettim. 28 yaşındayım, herkesin gözdesi olan bir mesleğim var ve bu illetin yüzünden yerimde saydım işimde. ailemle, çevremle bağlarım koptu. doğru düzgün uyuyamıyorum bile. sağlık problemleri baş göstermeye başladı. hızlı bir şekilde yaşlanıyorum. defalarca yemin ettim bir daha olmayacak diye, ama sonra farkettim ki bu yeminler cebimde para kalmadığı zaman ettiğim yeminlerdi. param olduğunda bu yeminleri unutuyor,oyuna tekrar başlıyordum o lanet olası heyecanı hissetmek için. hani "gözü dönmüş" diye bir deyim vardır ya bu hırsı aynen ona benzetiyorum ben. normal hayatında pek fazla hırslı, afedersiniz götünü yerden kaldırmaya üşenen ben, banka kartlarımla ilgili problem olduğunda halletmek için defalarca müşteri hizmetlerini arıyor gerekirse şubeye üşenmeden gidiyordum problemi halletmek için. kartlarımı iptal ettiriyor fakat yine binbir meşakketle yeni kart çıkarıyordum. hiçbir şey yapamasam gidip iddaa oynuyordum. yaşıtlarım son model arabalarda gezip çoluk çocuğa karışırken ben bu illetin yüzünden evimden çıkmıyor, geceleri ağlıyodum. asosyal, dağınık, dalgın, karamsar biri oldum çıktım sonuçta. ahirete olan inancım olmasa belki çoktan gitmiştim bu dünyadan.

bugün yine yemin ettim belki 100. defa. ama işin kötüsü, bu yemini tutacağımdan yine emin değilim ben. yine kendimden nefret edecem, zaten kendine güvenin zerre kadarı kalmadı bende. yaşantımı bütünüyle etkiledi bu olay. hadi giden para gelir tekrar. şu ana kadar pek sorun olmadı ödemelerimde. birkaç sene daha dişimi sıkar hallederim. ama en çok neye üzülüyorum neye yanıyorum biliyor musunuz: hayatımın en verimli olabileceğim en güzel yıllarını ben bu illete verdim. bu yılların geri döndürülemez olduğunu düşündükçe daha da çıldırıyorum.

şu ana kadar en yakın arkadaşlarım dahil bunu kimseye anlatmadım. şimdi buraya yazarak hem biraz rahatlayayım, hem de varsa benim durumumda olan ya da bu işlere heves eden birileri, ibret alsın uzak dursun istedim.

şimdi soruyorum dostlar: ben ne yapayım? nedir bunun tedavisi? dayaksa dayak, terapiyse terapi. yardımcı olmanız dileğiyle.
0
osmanoglu
(08.05.08)
benimde çok yakın bir arkadaşımda bu durum var, yurtdışında, her yolu denedik, evet dövdük, aşağıladık, destek olduk, aç kaldı para verdik, yer verdik ama yok bize verdiği sözleri tutmadı. kartlarına el koyduk erkeklik taslamaya başladı, gene dövdük ama yok kumar bu.

gerçekten iller bir şey, şahsen o arkadaş sayesinde şu an iddia, loto, toto sayısal falan bişi oynamam.

bu arada, o arkadaş doktora da gitti ama sonra bıraktı gene.

sanırım tek yolu, ciddi bir şekilde gururun kırılması...
allah yardımcın olsun.
0
alchemistt
(08.05.08)
unutmuşum. bahsettiğim süre zarfında 2 sevgilim oldu. onlardan da ayrılmak zorunda kaldım bir süre sonra. yürümüyordu bu problem yüzünden. zaman dahi ayırmak istemiyordum.
0
🌸osmanoglu
(08.05.08)
kesinlikle birinden yardım al, tek başına halledilecek değil. kafanı kırsa ses çıkaramayacağın biri olsun. kartlarına el koysun, maaşını o çeksin sana versin ne bileyim hayatının kontrolünü bi süre başkasına devret. zaman en büyük dost, uzak kaldıkça etkisi azalacak azalacak, sonra unutabileceksin belki
0
efruz
(08.05.08)
efruz, verdiğim örnekte aynen dediklerini yaptık ama eroyin bağımlısı gibi davranılıyor ve bir şekil alıyorlar kartı, ki bıktırma, olay büyümesin demeler falan.
osmanoğlu, eğer bu yolu deneyeceksen, kesinlikle akraban ve büyüğün olsun ya da asla ama asla sesini yükseltemiyeceğin, kalbini kıramayacağın biri olsun, keza bağımlılığın bayağı ileri derece gibi, normal arkadaştan dayanamayıp alırsın geri.

bir de, harçlık sistemiyle çalış, minimum yetecek parayı al o kişiden.
0
alchemistt
(08.05.08)
Bence asosyalligin getirdigi bir sey bu. bakin ne guzel soz de vermissiniz; eger baktiniz ki tekrar oynamak uzeresiniz, buraya[eksi duyuruya] yazin ve eminim o an hem ne yapmak uzere oldugunuzu daha iyi gorecek, hem de buradan size verilecek moralle o illetten yavas yavas da olsa kurtulursunuz. ilk zamanlarda birakmanin keyfini hissedilmese de, ilerleyen zamanlarda kumari biraktiginizi gorunce kumardan aldiginiz zevkten kat be kat daha fazlasini alacaginiza eminim.

Ayrica, herkesin imrendigi bir ise sahibim demissiniz; bu durumda hesap kitap iceren bir meslekle ugrastiginizi dusunursek kumarda kazanmanin ne kadar dusuk bir ihtimal oldugunu kolaylikla gorebilirsiniz; kendi acinizdan bakmaktan ziyade buyuk resimi gorurseniz ne kadar ucuz bir numaranin etkisinde oldugunuzu haydi haydi goreceksinizdir.

Son olarak efruz'a katilmadan edemeyecegim. pek dogru soylemis.
0
egotm
(08.05.08)
haklısınız.ben hayatta sadece ailemden çekinirim. bugüne adar hiç açmadım aileme bu konuyu. çok düşündüm açayım mı diye ama yapamadım. zaten onlar benim para biriktirdiğimi düşünüyorlar. bana, "hiçbir şeyin yok parayı ne yapıyorsun?" diye sorduklarında "yedim içtim eğlendim, kalanını da biriktiriyorum" şeklinde yalan uydurdum yıllarca. bu yüzden gerçeği söylemem çok zor gibi ama yapmam lazım. er geç nasıl olsa açığa çıkacak. her telefonla aradıklarında korkuyla açıyorum telefonu acaba öğrendiler mi diye..
0
🌸osmanoglu
(08.05.08)
es geçilmemesi gereken bir konuda sanırım boşa geçen seneleriniz, aslında geçmişe bakmak her türlü sorun için körükleyici. beterin beteri vardır, bu gerçekten öyle, yani şükredin, bir şekil yaşadınız oldu bitti. hem 28 yaşı, yaşamak isteyip yapamadıklarınız/kaçırdıklarınız için geç değil, daha 30 olmamış en azından:)

şebnem kısaparmak'dan, keşke'li bir parça vardı onu dinle bikere:) (ben de bir kere dinledim, kötü ama olsun dinlenir bikere)
0
alchemistt
(08.05.08)
ben 26 yaşındayım ve senin problemine benzer olayları ben de yaşadım.
benimkinin temelinde maddi değil, manevi olumsuzluklar yatıyordu.
üni. hayatımın erken bir döneminde bulaştığım ciddi bir ilişki; taa bugüne kadarki olan hayatımın dengesini sikip atmaya yetti. kaldı ki ben o ilişkimi 4. sınıfta sonlandırmıştım.
ama etkilerinden daha yeni yeni kurtulmaya başladığımı hissediyorum.
arkadaşlarımdan koptum, gezip/tozmaktan koptum..
ulan insan üni.ye gidince sosyal olur, kendini geliştirir; ben daha bir monoton, daha bir içine kapanık oldum.
lisedeyken çok daha fazla hobilerim ve eğlence araçlarım olduğumu hatırlar, acı acı gülerim kendime.
çevremdeki hemen hemen herkes, büyümenin ve ayakları yere sağlam basan bir birey olmanın, ebeveynleri tarafından 4 bir yandan toparlanmadan yaşayabilmenin sırlarına ve güzelliklerine erşirken, ben moloz oldum, göt oldum ben.
yaşam sevincimin yarısından fazlasını üni.de bıraktım. işin en gıcık tarafı da, demin dediğim gibi, diğer insanların bunun tam tersini yapıyor olmasıydı.
derslerim de çöktü tabiki bu boka bağlı olarak. şu an 7. sınıfım ve hala uğraşıyorum derslerimle. yaşıtlarımın çocuğu olmaya başladı, neredeyse bütün arkadaşlarım askere gitti geldi, hepsinin güzel denebilecek bir işi var.
özendiğimden ya da çocuk yapmaya meraklı olduğumdan değil; sadece ben de artık hayata atılmak istiyorum ve tam bir "birey" olarak, maddi ve manevi özgürlüğüme kavuşmak istiyorum.
2 sene öncesine kadar, bitmiş durumdaydım yukarıda anlattığım nedenlerden ötürü.
ama sonra durdum, baktım aynaya ve dedim ki kendime,
"ulan hıyarağası! nereye kadar bu heder olma? nereye kadar bu arabeskçi tavırları? dışarıda hayat ve olanca hızıyla akıyor, git ucundan tut ve sakın bırakma!"

böyleyken böyle..
2 yıl önce girdiğim revizyonun şu anda meyvelerini topluyorum yavaş yavaş. en azından okulu biraz yola sokabildim. 2 yıl önce alttan 47 adet dersim vardı ve bu sayı bir mühendislik bölümü için çok yüksek bir rakamdır. o zamanlar çevremde birçok kişi bana okulu bırakmamı, bu saatten sonra hiçbir şey elde edemeyeceğimi söylüyorlardı. yılmadım, çalıştım ve şu anda geleceğe daha çok umutla bakabiliyorum.

amma uzatım haa! biraz dağınık anlattım kusuruma bakma, ama senin bu tertemiz ve saf özeleştrini görünce dayanamadım ve ben de biraz rahatlayayım dedim. insiyatifine sığınıyorum =)

osmanoğlu kardeşim, yukarıda zırvaladığım onlarca kelimden anlatmak istediğim tek birşey var:
hayatta hiçbir şey için geç değil inan bana. eğer inanaırsan, herşeye yeniden başlayabilir ve bundan sonraki yaşantını çok harika bir şekilde idame ve kontrol edebilirsin. sadece inanman gerek. ve hiçbir zaman karamsarlığa düşme. pollyannacılık da oynama, hayatın gerçeklerini gör, ama hayatın seni yenmesine izin verme.
geçmişi de sil artık kafandan. tatsız deneyimlerinden kendine ders çıkar, tecrübe oluştur. ama geçmişte yaşama, geçmişi bir kenara bırak. onlar, tatlı ya da acı hatıralar olarak kalsın sadece beyninde. asla ama asla hayatına müdahale edemesin, izin verme buna.
unutma ki; insanlar, mücadele ettikleri sürece var olurlar. çünük, hayat başlı başına bir mücadeledir ve mücadele edemeyeni sindirir.
her sabah sokak kedileri, çöp kutusundaki bir lokma ekmek için nasıl mücadele ediyor, nasıl birbirlerinin gözünü, kulağını tırmıklıyorsa; sen de aynen hayatı o şekilde tırmıklamalısın. tırnaklarınla kazımalsın. hak etmelisin.

boşluğa ve karamsarlığa düştüğünün ilk anlarında; bir iyilik perisi gelecek, sihirli çubuğuyla dokunacak ve herşey eskisi gibi, toz pembe olacak şeklinde düşünüyorsun maalesef. bunu hepimiz yapıyoruz. bu, insanın evrensel acizliği.
ama gerçek yaşam bu şekilde ilerlemiyor. hayat mücadele istiyor.
şimdi kalk oturduğun yerden, silkelen ve kendine gel. bu hayatta herkes hak ettiğini alır kardeşim.
git ve hayatı hak et.


not: parasal problemin için patronuna da başvurabilirsin. tabi eğer bir patronun varsa, kendi işini yapmıyorsan. ona git ve problemini açık açık anlat adama. yardım iste. patronun olarak değil, bir büyüğün olarak ona geldiğini ve bir büyüğün olarak onun nasihatlarına ve yardımına ihtiyacın olduğunu söyle.
sana maaşını harcırah olarak versin. 3-5 günlük olarak. o ayarlasın artık.
sevdiklerini veya anne-babanı para meselelerin yüzünden incitmiş olabilirsin. ama patronunu bu yüzden üzmen biraz sıkar =)
kolay kolay ona karşı da gelemezsin. bu şekilde düzgün bir para harcama metodu da geliştirebilrisin.

son söz olarak da; acil şifalar diliyorum sana. umarım en kısa zamanda iyileşirsin ve hayata kaldığın yerden devam edip, ihtiyacın olan yaşam enerjisini yeniden kazanırsın.
0
punkertifo
(08.05.08)
Hocam , eger ailen senin bu durumunu olgunlukla karsilayip seni sahiplenemeyeceklerse ben acma derim. bu sorununu farkedebilecek ve bunun icin buradan yardim talebinde bulunabilecek denli kendinin farkindasin. sadece biraz kendine guvenin ve motivasyonun eksik. ufak ufak adimlarla hayatini degistirmeye basla

mesela diyelim ki her sabah dus almak istiyorsun ama almiyorsun ve bu nedenle kendinden nefret ediyorsun. iste en kisa zamanda dus almaya basla ve bunu surekli kil. boylelikle ufak da olsa kendi iradene soz gecirmis olacaksin. bu ufak adimlarla kendi ozguvenini kazanacaksin ve bu gozunde buyuttugun kumar aliskanligindan da kolaylikla kurtulabileceksin. Onemli nokta, bu nefret ettigin zamanlarina ait gunlerini tekrar etme; ufakta olsa bir degisiklik yap. aksi taktirde git gide catch 22 ya kisilacaksin.

Kisacasi, sorununun ne oldugunu biliyorsun, cozumu de aslinda cok basit. biraz kendine guven ve guvenini kaybettigini dusundugun noktalarda bir yakininla bunu paylasman[ eksi duyuru ahalisi olarak biz de yakin sayiliriz butun uyelerimize ;) ] gecmis olsun.
0
egotm
(08.05.08)
kumar bağımlılığında benim görebildiğim kadarıyla büyük miktarlar kaybedilmesi ile girilen depresyonda insan hemen 'bir daha oynamıycam' diyor. siz tekrar oynamaya neden başvurdunuz, sadece çok çabuk çok fazla para kazanma hevesi miydi, yoksa kumar eylemi miydi sizi kendine çeken?

sigara bağımlılığından farkları olsa da temelde her bağımlılık, yerine sizi sigaradan daha mutlu eden bir şey koyabilmenizdir. biraz düşünün, yaparken kumarın aklınıza gelmediği bir eylem var mı? eğer yoksa uzman desteği almanız gerekir.
0
tom riddle
(08.05.08)
Sendeki kolay para kazanma hırsı. Birincisi online oynadığın kumar sitelerine ne kadar güvenebileceğin, sözde bağımsız şirketler tarafından kontrol ediliyor diyorlar ama sittirsinler. Yanlış anlaşılamsın git gerçek kumarhanede oyna demiyorum.

İkincisi kumarda kazanan taraf olduğu gibi kaybeden taraf da var, profesyonel değilsen bu kadar açılman sana sadece zarar olarak geri döner. İstatistik dersi almanı ve paranı ne ihtimallerle riske attığını görmeni öneririrm.

Üçüncüsü kasa her zaman kazanır.

Kumardan pat diye vazgeçemezsin, misal arkadaşlarla poker oynuyorduk bütün gece. Alkolümüzü alıyorduk, herkes 5ytl para koyuyordu, tombala pullarından da pot yapıyorduk. Bunu ayda bir yapınca eğleniyorsun ve o kumarın yarattığı heyecanı da tadıyorsun. Ama her gün oynarsan bağımlılık yapıyor. Nette parasına oynamadım ama betsson sitesini açıp deli gibi poker oynuyordum, her bilgisayar başına oturduğumda ilk işim o siteyi açmaktı.

Zararın neresinden dönülse kardır, başkalarına daha fazla kolay para kazandırmadan vazgeçmen dileğiyle. Ailenden hem maddi hem de manevi olarak yardım alırsan ve gerçekten bırakmak istiyorsan yapabilirsin. Profesyonel desteği de es geçmezsen iyi olur.
0
kimlanbu
(08.05.08)
Ayrıca 'her şey için artık çok geç' havası sezdim yazdıklarınızdan. Hayatınızın en güzel dönemini kumarla geçirdiğinizi düşünüyorsunuz ama yanılıyorsunuz. Hiçbir şey için geç değil sevgili osmanoglu. Sizden birkaç yaş büyüğüm ve hayatımın geri kalanı için çok farklı planlarım var; yani her şey sizin için de değişebilir demek istiyorum. 28 yaş bir şey değil yapmayın, hiçbir şey için geç değil.
Bırakabilirsiniz, hayatınıza kaldığınız yerden devam edebilirsiniz, bunu unutmayın.
0
inatci kahraman aga
(08.05.08)
Selamlar dostum,

öncelikle sorunun için üzüldüm gerçekten. Günümüzde var olan en büyük problemlerden biri bu. Uzun zamandır bu batağın içerisinde olduğun belli. Defalarca kendine söz vermişsin ancak sözünü yiyen yine kendin olmuşsun, olsun. Hiçbirşeyden umut kesilmemeli.

Senin yerinde olsaydım şayet;

İlk yapacağım şey, konuyu en yakınlarıma açmak olurdu. Aileme, öncelikle anneme.. Annen bir şekilde babana anlatır.. Ama sana bu hususta en büyük desteği annen verecektir. Annene konuyu bütün detayları ile anlatmalısın. Ne zaman başladığından ne kadar para kaybettiğine, kimin başlattığından ne kadar süredir bu illet ile uğraştığına kadar aklına gelebilecek her türlü detayı annen bilmeli.

Bugüne kadar kazandığın paraların kontrolü hep sende olmuş ki bu iradenin zayıflığı sebebiyle kurtulamamışsın bu lanetten.

Konuyu ailene açtıktan sonra kendi paranın kontrolünü direk başkasına devretmelisin. Parayı bankamatikten mi çekiyorsun ? Hemen bankamatiğini veriyorsun bir yakınına, senin için parayı o çekiyor. Sigara kullanıyormusun, sigara paranı, paranın kontrolü kimdeyse ondan alıyorsun. Ne ihtiyacın varsa paran kimdeyse onlardan alıyorsun. Bu işi en iyi yapacak olan da bana göre yine annendir. Annen veya baban ile diyaloğunu elbette bilmiyorum ancak annenin bu konuda yeterli olacağını tahmin ediyorum, öyledir umarım.

Paranın kontrölünü başka birine geçirmen iradeni zorladığın anlarda sana müthiş fayda sağlayacaktır. Bu sadece bu illet için değil para harcama sıkıntısı olan herkes için geçerli olmalı.

Sana bu konuda destek verebilecek herkese, her bireye bu konuyu açmalısın. Konu senin içinde sır olarak kalmamalı, herkes bilmeli ki toplum tarafından da bir baskı hissedebilesin. Aksi takdirde kendi içinde bildiğin bir sır olarak kalmaya devam ederse - ki şu anda öyle - içinde çıkamazsın. Aslında irade müthiş birşey. Herşey elinde ama bahsettiğim yönergeleri izlemen senin için daha iyi olur. Yoksa direk bırak derdik yani değil mi :)

Bugüne kadar harcadığın parayı kaba taslak bir hesap et. O paralar ile neler yapabileceğini bir düşün. Kağıda yaz. Kaç milyarsa neyse neler yapabilirdin o parayla onu düşün. Dediğim gibi yapabileceğin herşeyin bir listesini yap. O yaptığın listeyi iyi oku.

Sonrasında ise, bundan sonra bu illeti oynamaya devam edersen ne kadar para kaybedeceğini hesapla. Bugüne kadar kaybettiğin paranın çok büyük misli olduğunu göreceksin.

Bundan sonra oynamazsan, cebinde kalacak olan parayla neler yapacağını gör, defalarca oku. Aklından çıkarma. Bilmem kaç milyar borcum var, yok şu kadar içerideyim, ödeyeceğim milyarlarca para var falanda filanda... Bunları siktir et. Kimse seni borcundan ötürü öldürmez. Bu tür düşüncelerde problemini yok etmez.

Lütfen konuyu aile bireylerinden birine aç. Bunu kesinlikle yap herşeyden önce. Asla ihmal etme. Devamlı telefon gelecek, öğrendiler tarzı korkuyla yaşama.

Konuyu ailene açtıktan sonra tepki görebilirsin, gayet normal. Hiçbir aile kendi çocuğunun bu tip problemler yaşamasını istemez. Ama hiçbir ailede çocuğunun problemle yaşamasına izin vermez / vermemeli.

Bu problemi aşacağına inanıyorum. Buraya açtığın başlık gibi, "arkadaşlar kurtuldum" başlığını görmeyi umut ediyorum.

hangi ildesin bilmiyorum, ankaradaysan eğer çayımı içmeye de beklerim. insanlar ne problemleri aşıyor, bu ne ki ?

böyle düşün lütfen.

kal sağlıcakla.
0
ensar
(08.05.08)
Dostum benim önerilerim diğerlerinden farklı olacak. "Sanal kumar oyna ! " Mesela facebookta var bi poker oyunu.Arkadaşların arasında hırs yapıyorsun böylece çok da az olsa seni dinginleştiriyor.
İkinci önerim salaklığa vur.Git modemin üstüne su dök sonra bunu yanlışlıkla yaptım havasına inandır kendini.
Eğer buradaki hiçbir öneri işe yaramazsa şunu hiçbir zaman unutma ama son çare herşey tekrar başladığında :
"Kazandığın anda o masadan kaç !"
0
chaud
(08.05.08)
Bu arada yukarıdaki önerilerimle ben de bu illeti yendim. Yani hiçbiri havadan değil.Benimkisi seninki kadar ciddi değildi çünkü ailemden geçiniyordum ve aldığım para sınırlıydı.Önce modemi sabote ettim,ertesi aya kadar modem alacak param olmadığından 1 ay oynayamadım ve dinginleştim.Sonra da facebook poker yardımcım oldu.
0
chaud
(08.05.08)
selam, ailemden birinin başına geldi bu hadise. ilk etapta kazandığı paranın yönetimini ben devraldım, ama sonra gidip tefecilerden borç almaya başladı ve hem kendini hem bizi daha büyük zarara soktu.

hmmm... anne baba değil de... kardeşin var mı hiç? mesela abin? en kesin çözümü o sunar sana bu konuda, sağlam kişilikliyse.

profesyonel yardım almak "zorundasın". diğer konulardaki yardımlar hep kısa vadeli olacaktır ama bu konuda bu illetten tamamen kurtulmak istiyorsan profesyonel yardım almalısın.

bir de, gerçekten kumardan daha fazla zevk alacağın bir uğraşı bulmalısın. aklına kumar oynamayı getirmeyecek bişey. eskiden kendini adadığını hatırladığın bişeyler varsa mesela, düşün, bişeyler üret, kendini zamanını alacak başka şeylere yönelt.

ama n'olur, profesyonel yardım al.
0
karapolisnas
(08.05.08)
ben de olayin aile boyutuna deginmek istiyorum. boyle sikintilar ice atildikca hicbir sey cozulmez. boyle devam ettirmeye calisirsan allah gostermesin aileni ve sevdiklerini daha buyuk uzuntulere sokabilirsin. zararin neresinden donulse kardir.

benim de bir tanidigimin abisinin boyle bir derdi vardi. memur maasiyla iddaa'ya dadanip bankalara kredi borcu yapip, maasi bloke olup, es-dosttan daha da borclanip faizini bile odeyemez hale gelmis. nihayetinde para isteyecek kimse kalmayinca is mafyadan bos senete imza atmaya kadar gelmis, o noktada konuyu esine ve annesine babasina acmis. coluk cocuklu iken boyle birsey yapmak akil alacak birsey degil ama o ruh halini de anlamak zor degil. basta ufak tefek baslayan sey cig gibi buyuyor. derdini basta sizinkinin aynisi psikolojiyle kimseyle paylasamiyor. en bastan anlatsa belki ailesi sagdan soldan para toplayip o cig gibi olmayan borcu odeyebilecekken bir nevi pozitif geri-beslemeyle borc inanilmaz buyuyor. nihayi cozum ise maasinin senelerce bloke edilmesi, ebeveynlerinin evlerinin ipotek altina alinmasi, onlari senelerce banka kredi borcu altina girmeleri, benim arkadasin, maasinin yarisini senelerce abisine gondermesi. ama bunu da aileden baskasi yapmaz. aileyi aile yapan da budur. gururun kirilmasi, kardese bile mahcup olmak, kendi yaptiklarinin sonuclarindan dolayi en sevdigin insanlara cektirmek gibi sebeplerle bu illetten mecburen uzak duruyorsun. o gurur gelecekte yeniden olusur mu, mahcubiyet ortadan kalkar mi bilmem. ama arkadasimdan biliyorum, abisine kizginligi var tabi de, asil felaketin abisinin derdini paylasmadigi durumda ortaya cikacagini bildiginden gene de isin bu kadar ucuz atlatilmasindan memnun. o kucuk cocuklar ya babasiz, esi dul, ailesi ogulsuz kalsaydi. sonuc olarak, ailenizden korkmayin, kesinlikle destek olacaklardir. ama gene de uyarayim, olunun naasi bir kere kaldirilir, ayni hatayi tekrar ederseniz orda olmayabilirler.

baska bir tavsiyem de kendinizi bir yardim kurulusuna falan adamaniz olabilir. baskalarinin acisini icinizde gercekten hissedip onlara yardimci olmak iyi bir terapi yontemi olabilir.
0
sethi
(08.05.08)
geri döndürülemeyecek yıllar için üzülmeye değmez. benim de üniversiteli bir genç gibi yaşamam gereken en güzel beş yıl, gece çalışıp gündüz birkaç saat uyuyarak zombi geçti. şimdi üniversite mi okuyorum, işe mi gidiyorum belli değil.

kiminin otuz yılı hapiste geçiyor, sorsan, onların da en güzel yılları onlar. yaşamasını bilene hayatın her anı en güzel yılların bir parçası. yaşamasını bilene ama - bana değil mesela.

hiçbir şey için, hiçbir zaman geç değil!

kumar bağımlılığı psikolojik / psikiyatrik bir sorundur. derhal profesyonel yardım alırsanız kısa süre içinde kurtulursunuz.
0
actionary
(08.05.08)
yerinde olsam girdigin butun o kumar sitelerini bir arkadasa bilgisayarda sifreyle engellettiririm en azindan kendi bilgisayarindan bu sitelere giremezsin belki bir faydasi olabilir.. sadece bir oneri.. bir psikologla gorusmende fayda var zira profesyonel yardimin buyuk katkisi olur.. umarim zaman icinde hem maddi hem manevi olarak durumunu duzeltebilirsin..
0
orange coffee
(08.05.08)
@alchemistt
gururum çok kez kırıldı.haklısın aslında. ya ileriki yaşlarda evli barklı, daha da kötüsü çocuklarım varken başıma böyle birşey gelse, düşündüm de daha beteri olurdu. onların nafakasını böyle şeylere yatırmam felaket olurdu heralde. ayrıca bugün ne yaptım biliyor musun? gittim bireysel emekliliğe başvurdum. cüzi bir miktar da olsa her ay bir kenarda biriksin biraz para diye düşündüm. maaşımdan direk kesecekler ve bu şekilde o parayı başka işlerde kullanamayacağım. teşekkür ediyorum sana.

@efruz

ilk başlarda ben de böyle düşündüm. kafamı kırsa ses çıkaramayacağım birine paramı teslim etmeyi yani. aslında en mantıklı çözüm de buydu. ama ben onu çok kırdım bu meseleler yüzden. o da lanet olsun diyip çıktı hayatımdan. ailemden biri belki en iyi çözüm, onu da neden yapamadığımı aşağıda anlatacağım. teşekkür ediyorum.


@egotm

içinde bulunduğum durumu buraya yazarken, bir şekilde birilerinin bana yardımcı olmaya çalışacağından emindim. ki oldunuz da. hepiniz tek tek sağolun. bir gün yine nüksederse bu hastalığım, dediğin gibi buraya bakıp benim yazdıklarımı ve sizin tüm iyi niyetinizle bana nasıl bana yardımcı olmaya çalıştığınızı görünce utanırım belki. hesap kitap işine gelince, ben de hesaplayan adamlardan biriyim fakat işin içine hırs girince pek başarılı olamadım. her seferinde kaybettiğimin 2 katını ortaya koyarsam bir kere kazansam dahi kara geçeceğimi düşündüm. fakat olmadı. her zaman daha fazlasını istiyor nefis.

aileme bu meseleyi neden açamadığım konusuna gelinciye. kardeşlerimin de başından bu olayın aynısı geçti. tek farkı sanal değildi.(kalıtsal mı acaba bu diye düşünmüyor değilim bazen). 10 senede herşeylerini erittiler bu illetin yüzünden. bir zamanlar bizleri okuturken şimdi bizim gönderdiğimiz 3-5 kuruş paraya dahi muhtaç oldular. bu durumları şimdilerde biraz hafiflese de devam ediyor. annem babam çok yıprandı bu yüzden. çok üzüldüler, ve çok acı çektiler. evlatları ne de olsa! şimdi ikinci bir acıyı kaldırablirler mi emin değilim. hem de en son ihtimal verdikleri kişiden. (ne kadar dehşet verici değil mi?, yine de ders almamışım) teşekkür ediyorum sana da nasıl utanacağımı bana gösterdiğin için. söylediğin gibi, kendime güvenimi kazanmam anahtar burada. hemen bu yazıyı bitirir bitirmez evimi temizleyeceğim ve bir daha asla kirlenmesine izin vermeyeceğim.

@osmanoglu

seni şimdilik atlıyorum. seninle sonra hesaplaşacam.hele sen dur biraz şurda. yakında adam edeceğim seni.

@punkertifo

senin yaşadıklarının benzerini sebebi aynı olmasa da ben de yaşadım üniversitede okurken. 38 tane dersim vardı alttan(küsüratlı söyledim diye sanmayın salladığımı). okula 2-3 sene uğramadım. bitmez sanıyordum. ama evet iyi hatırlattın. silkinmiştim o zaman. 2 sene içinde makyavelist bir şekilde de olsa vermiştim o dersleri. bu 2 seneyi kaybolan yıllarım içerisinde saymamıştım yazımda. unutmuşum baksanıza. demek ki bir şekilde üstesinden gelince pek önemi kalmıyormuş çekilen sıkıntıların. sana da teşekkür ediyorum, farklı bir bakış açısına yönlendirdiğin için beni. bu arada patronumu şimdiye kadar hiç görmedim.

@tom riddle

sizler benim için birşeyler yazdıkça, bana sorular sordukça o günlere flashback yapıyorum birden. biliyor musun,ilk defa bir kredi kartına sahip olduğumda, paramı ilk bu sitelere vermiştim ben. ilk gün 100$ para kaybetmiştim ve "aman allahım!, ben ne yaptım, nasıl ödeyeceğim bu parayı şimdi" diye kendime kızmıştım. daha sonra hep o 100$ dolar zararı çıkarmak için oynadım sanırım.(klasik kumarda kaybeden tavırları işte).aslına bakarsan işin içindeki adrenalin de beni çekiyordu. akşam 5 olur olmaz bir internet cafe ye gidip saatlerce kaybediyordum yemeden içmeden. birçok kere zararımı çıkardım. yüksek miktarda bakiyelerim oldu. çekebilirdim o an. ama bu lanet olası siteler hiç bir zaman anında para çekmene izin vermiyorlardı. 2-3 gün beklemeliydin ve ben bekleydası yemiyordum. çekim emri veriyor fakat sonra kaybedince iptal ettirip tekrar kullanıyordum. bu güne kadar 1$ dahi hesabıma para yatırılmasına izin verdiğimi hatırlamıyorum. hep kaybettirakıp. beni çeken sanırım hem para kazanma hevesi hem de kumar eylemi. yerine birşeyler koyma meselesine gelince. bir ara yalnız kalmamaya çalışıyordum kendimle. işimi geceye bırakıp geç saatlere kadar işyerimde çalışıyordum birkaç arkadaşımla. gündüz de uyuyordum. baya faydası oldu. ama bir süre sonra vücut dengemi kaybettiğimden bıraktım. farklı bir hobi bunun yerine geçebilir. tavsiyen olursa memnun olurum. teşekkür ediyorum bunu bana sorgulattığın için.

@kimlanbu

evet, bu sitelere güvenmiyordum. hatta eften püften sebepler uydurmasından dolayı firmaların, parasını alamayanlarada şahit oldum. bir ara bıraktım her zaman oynadığım siteyi. ama sonra daha güvenilir olarak duyduğum başka bir yerde devam ettim. aah ahh dostum. istatistik demişsin. zaten beni mahveden de o istatistik kafam değil mi? yukarıda bir yerlerde bahsettiğim "yüklü girip bir kere kazansan dahi, kara geçersin" düşüncesi. ama herkes böyle düşünse kumarı oynatan nasıl para kazanacak bir de bu var değil mi?. olmuyor işte. hırs, nefis buna engel oluyor.hakim olamıyorsun kendine. gerçek hayatta elimde iskambil kağıdı dahi tutmayı bilmem. ciddiyim, bu yüzden arkadaşlarla kağıt oynadığımızda, espri konusu olur bu durumum. üniversite yıllarında arkadaşların eve iskambil kağıdı sokmasına izin vermeyen ben(hiç hazzetmezdim, ve anlamazdım da,ki hala anlamıyorum tahmin ettiğiniz gibi), sanal masalarda, 500$ potu olan oyunlarda kendimden geçiyordum. zaranın neresinden dönersen kardır demişsin. aslında ben bunu yıllar önce farketmiştim. bu sanal kumar olayına başlamadan 1 sene önce at yarışı oynamaya başlamıştım. (ki sanırım içimdeki hırs o zaman başladı). sadece 1 ay oynadım. bu bir ay içinde o "insanlar ne anlıyor lan bundan, karmakarışık" dediğim at yarışı bültenlerini yalayıp yutmuştum. ufak meblağlar yatırıp, yine ufak meblağlar kazanmıştım birkaç kere. tekten yatıp kıl payı büyük ikramiyeyi kaybettiğim bir günün ertesinde, altın vuruş yapma fikri zihnimde belirmişti. cebimde harç parası olarak ayırdığım 300 ytl vardı. bu paranın hepsini basacaktım. bu düşünceyle, sabaha kadar bir sonraki günün programını arkadaşla çalıştık. kesin kazanacağımızı düşünüyorduk. fakat yarışın başlamasına saatler kala içimdeki hisse güvenerek kupon yapmaktan vazgeçtim. iyi ki de vazgeçmiştim. çünkü oynasaydım en güvendiğimiz ayakta yatacakmışız. ben o gün arkadaşa "oynamadan da kazanabilirmişiz demek ki, baksana bugün at yarışından 300 ytl kazandım " dedim. O günden sonra da elimi sürmedim. güzel şeyleri hatırlattın bana. sana da teşekkür ediyorum.

@inatci kahraman aga

aslında "her şey için çok geç" demiyorum. sadece "daha da geç" olmadan yardım istedim sizlerden. bir şekilde içimi boşaltmalıydım. bu kadar yazacağımı ben bile tahmin etmiyordum. dikkat ettiyseniz hiç "keşke" kelimesi kullanmamışım. kabul ediyorum ben yaşadıklarımı. bazı şeylerin geri döndürülemez olduğunu da biliyorum. ama daha fazla uzun sürmesin istiyorum. bu müsabaka bitsin artık. hakemi ya da maçta gösterdiğim performansı tartışmak istemiyorum iş işten geçtikten sonra. tek isteğim bugünden ders alarak, önümüzdeki maçlara nasıl hazırlanabileceğim konusunda sizlerin fikrini almak. puan farkı açılıyor yoksa. geleceğe dair planlar konusunda haklısın. sizleri okudukça, ben de birşeyler yazdıkça zihnim açılıyor yavaş yavaş. uzun zamandan beri geleceğe dair bir plan yapmadığımı farkettim şimdi. herhangi bir hedef koymadım önüme. ya da bahsettiğim durum plan yapmama dahi izin vermedi. içinde bulunduğum günü düşündüm, yarının farkında bile değilmişim. teşekkür ediyorum.

@ensar

aileme bu meseleyi açma konusunu, @egotm paragrafında irdelemiştim. belki ailemden birine değil ama başka bir yakınıma bu meseleyi açacağım. bugüne kadar harcadığım para hep aklımda. aslında bundan sonra çok daha fazla çalışarak, işimde ilerleyerek, kariyer basamaklarını daha hızlı çıkmaya çalışarak bu açığımı kapatabilirim değil mi? bunu fırsata dahi çevirebilirim. inan bu yazıyı yazarken, aklımda hep o gün vardı. buraya "arkadaşlar kurtuldum" başlığını yazdığım gün. umarım o gün yakındır. hatta yakın değil, bugündür, su andır. insan böyle durumlara düşünce bazen tek problemi olan kendisiymiş gibi düşünebiliyor. benden kötüsü olamaz diyor çaresizlikten. eski kız arkadaşıma biraz açmıştım bu konuyu. o da bana aynen, senin gibi "başkalarının senden daha büyük problemleri var, ve aşabiliyorlar, bu ne ki!" demişti. zamanla aklımdan uçmuş gitmiş bu. daha felaket bir durum tahayyül ederek şükür edebilmeliyim. teşekkür ediyorum. umarım içmeye gelirim bir gün çayını.

@chaud

bahsettiğin şeyleri denedim bir ara. beni 4 ay uazaklaştırdı. gerçek hayattaki arkadaşlarımla betsson dan sanal parayla oynuyordum. ama bu öyle garip bir şey ki hiç ummadığın anda her şey çok güzel güzel giderken bir anda zihnine saplanıyor ve o sese uyup dedim ya gözün dönmüş gibi tekrar başlıyorsun. en iyisi sanal da olsa bulaşmamak diye düşünüyorum. çünkü iyi oynadığını düşünmeye başlıyorsun, neden gerçeğini oynayıp para kazanmayayım diyorsun sonra. betsson un "sorumlu oyun" adında güzel bir uygulaması var, istediğin zaman hesabını 6 aylığına kapattırabiliyorsun. 2 ay önce kapattırdım. geçtiğimiz günlerde ne yaptıysam ettiysem tekrar kabul etmediler beni. 6 ay dolmadan kesinlikle açamayız dediler.ne güzel bir uygulama. umarım tüm siteler bu uygulamaya geçerler. başka sitelerden de kapattırmıştım hesabımı ama tekrar açtılar hiç itiraz etmeden. sahip olduğum kredi kartlarımdan biri süresi dolunca iptal oldu ve bir daha da göndermediler. iyi ki de göndermediler. kaldı 2 kredi kartım. bunlardan da yüksek limitli olanı maaşı alır almaz biraz da borç alarak iptal ettireceğim. modem yakma meselesine gelince. 2 senedir oturduğum evlere internet bağlatmamıştım sırf bu yüzden. ama o zaman da internet cafeler konusunda yapabileceğim bir şey olmuyor. evden mümkün olduğunca uzak durmak ve kendimle başbaşa kalmamanın da faydası olduğunu düşünüyorum. teşekkür ediyorum sana da.

@karapolisnas

ailemin bu konuya çözüm bulması meselesinden yukarılarda bahsetmiştim. ağabey meselesine hiç girme, benden beter o:) güldüğüme bakma, içim kan ağlıyor. trajikomik.. profesyonel yardım cazip geliyor bana. internetten biraz araştırdım. sırf bu sanal kumarla ilgilenen psikiyatrlar varmış. sadece ben değilmişim yani. ülkenin kanayan bir yarası olmuş bu mesele. uğraş konusunda tavsiyelerini alabilirim. teşekkür ediyorum ilgin için.

@sethi

ben de buna şükrediyorum. çoluk çocukluyken böyle bir şey yapmadığıma. yukarılarda da bahsettim aynı şeyleri benim büyüklerim de yaşadı. ben ders alacağıma, belki de onlara daha fazla yardımcı olurum düşüncesiyle büyük paralar kazanmak amacıyla kumara başlamış ta olabilirim.(dehşetengiz bir düşünce, aldırmayın).bir kere daha kendim ve ailem dışından birilerinin yardımıyla bunu atlatmaya çalışacağım. olmazsa aileme açmayı düşünüyorum. aslında ailemin de bu yükün altından kalkacak durumları yok şimdilik. bizim her ay gönderdiğimiz parayla geçiniyorlar. şimdi ben bunu aileme açsam, ellerinden de bir şey gelmese daha da kahrolmazlar mı? biliyorum onlar da gidip tefeciden para bulup bu işi halletmeye çalışacaklar. girdap daha da büyür gibime geliyor. ben daha gencim ve ölmedim. söz veriyorum: 2 sene içinde borçsuz harçsız, isterse yine hiç bir şeyim olmasın ama huzurlu olacağım. hepiniz çok güzel şeyler yazıyorsunuz. şu ana kadar duyduğum en parlak fikirlerden biri bu: kendimi bir yardım kuruluşuna adamak. daha kötüsünü görüp belki kendi durumumla karşılaştırma yaparsam en azından karamsarlığımı yenebilirim. hissedip yardım etmenin huzuru belki temizler içimdeki kiri. çok sağol "sethi", çok sağol..

@actionary

daha kötüsü bu işte. bu işi sürdürüp, borçları ödeyemecek hale gelip hapse düşmek. bunu pek aklıma getirmemiştim ya da getirmek istememiş te olabilirim. işte o zaman gerçekten kaybedilmiş yıllar olur benim için. ama olmayacak bu kesinlikle. kalkacağım bu işin altından. ne güzel demişsin "yaşamasını bilene hayatın her anı en güzel yılların bir parçası. yaşamasını bilene ama" diye. belki de yaşamışımdır o yılları. ama bu illet üstüne bir sis perdesi gibi çöküp görünmez eylemiştir..profesyonel yardımı düşünüyorum. en kısa zamanda bağlantılarını kuracağım. teşekkürler..

@orange coffee

merak etme, bu gibi şeyler hiç çözüm olmadı. dedim ya bir şekilde üstesinden geliyorum o haldeyken. ne kötü bir ruh halidir o. yine de teşekkürler tavsiyen için. şifreyi önce zihnime koymalıyım. sigara gibi birşey bu. gerçekten kötü alışkanlık. bazen şunu düşünüp kendi kendime çok gülerim. hani birini övmek için derler ya" içkisi, kumarı, sigarası, karı kız ayağı yoktur". lan bende bunların hepsi kısmen de olsa var:)

o kadar kötü müyüm ben arkadaşlar, siz söyleyin?



şimdi,bu yazının tümünü baştan sona gözden geçirdim de, yazının başındaki karamsarlığın sonlara doğru yavaş yavaş kaybolduğunu farkettim. umarım bu iyiye işarettir. hepinizin yazdıkları üzerinde tek tek düşündüm ve cevap vermeye çalıştım arkadaşlar. iyi ki yazdım buraya. hepinize tekrardan tek tek teşekkür ediyorum. fırsat bulduğumda, hayatımdaki değişiklikleri ara ara yazacağım buraya..


şimdi sıra osmanoglu nda
0
🌸osmanoglu
(09.05.08)
Allah yardımcın olsun, kurtulman dileğiyle.

gelişmelerden haberdar et, ve öneri olarak mesela son maaşından kumara giden bölümü 'osmanoğlu las vegas'ı terk ediyor zirvesi' kapsamında çılgın atmamıza ayırabilirsin:)

not: şakaydı, kızmazsın umarım.
0
alchemistt
(09.05.08)
rica ederim. ufacık, tefecik bir yardımım dokunduysa ne mutlu bana.
en kısa zamanda güzel haberlerini bekliyoruz.
0
punkertifo
(09.05.08)
13 yaşında sigaraya başladım, 26 yaşımda bıraktım, bıraktığım zaman günde 3 paket camel içiyordum. artık gece yattığım zaman sırtım ağrıyordu, akciğerler iflas edecekti neredeyse. hiç bir şeye para harcamazdım, giyime kuşama filan, sigara için para biriktirirdim. nasıl bıraktım?

bir gün evde mangal partisi yaptı annemler, en yakın arkadaşlarım geldi. hepsinin huzurunda; bir daha içersem orospu evladının önde gideni olayım, benimde suratıma şerefsiz diye diye tükürün dedim. sürekli göz önünde o insanlar olduğu için içemedim, çünkü biliyorum ilk balgamı abim yapıştıracak, arkadaşlarım orospu çocuğu diyecek. bırakalı 5 yıl oluyor, keşke daha önce bunu söyleseydim dedim.

bence kimliğinizi açığa vurun, arkadaş ortamınızda, ailenizde, hatta sözlüte. ki sürekli göz altında olduğunuzu bilin. bu baskı bir süre sonra meyvesini verecektir. şu an ben osmanoğlu' na ulaşmak istemem ulaşamam, veya bu başlıkta yazan herhangi bir kişi, ama bir galahad veya alchemistt veya efruz' a ulaşılabilir. kendinizi denetim aldına aldırmanız gerekiyor.

umarım yakın zamanda bu illetten kurtulursunuz.
0
galahad
(09.05.08)
"hani birini övmek için derler ya" içkisi, kumarı, sigarası, karı kız ayağı yoktur". lan bende bunların hepsi kısmen de olsa var:)

o kadar kötü müyüm ben arkadaşlar, siz söyleyin?"

demişsin de bence bu laf zaten geyikten öte bir şey değil. alkolü normal aldığın sürece, hanfendilere takılmanın cılkını çıkarmadığın sürece, normal bir sigara içicisi olarak takıldığın sürece problem yok ama kumar oynarsan bunun gerisi hep geliyor ve batıyorsun. şimdi düşünsem bunların üçü olan ama kumarı olmayan 100 tane arkadaşımı sayabilirim. sen kendini kurtarabilecek bir durumdasın ama biraz daha buna devam edersen yazık olacak. ya abi diyorsun ki bu kadar yılımı kumara harcadım , e kardeşim sen kafadan 20 sene boyunca bir şey olabilmek için üniversiteyi bitirdin, okudun. bu 20 sene heba olmuyor mu? o 20 sene boyunca eğitimine geleceğine yapılan yatırım heba olmuyor mu?

benim aklıma bunun çözümüne yardımcı olmak için yazmak geldi. evet yaz arkadaşım aklına ne geliyorsa ellerin çürüyene kadar yaz. uğraşamam dersen internette bir blog aç oraya yaz. şu ekşi duyuru tayfası da gelir blog'a yazdıklarına yorum yapar. şuraya yazdığının en azından yarısı etkisini yapar içinden çıkar şeyler. hem sonradan belki kitap haline bile getirir bunu pozitif yöne çevirebilirsin. he ama yazdıkça kazandıklarımı hatırlar gene coşarım diyorsan salla gitsin yazmayıver.

madem bu illet yüzünden işinde ilerleyemedin ver kendini işine. kumara bağlı olacağına işine bağlı ol. hem bu şekilde biriken borçlarını da halledebilirsin.

ayrıca ben senin yerinde olsam evdeki bilgisayarı da birine verirdim bir süreliğine. hatta kendimi eve bile kitlettirirdim. ben eşşşek kadar adam oldum hala final zamanları anneme bilgisayarın kablosunu saklattırıyorum ders çalışayım diye hehe.

bir de şu var. hayatının sahibi kim ya da ne? şu anda sen değilsin maalesef. kendini, kendi kontrolünü ele geçirebileceğinden bahisle motive edebilirsin.

ha bu arada feysbukta texas poker'i bırakmamı sağladın teşekkür ederim: ) fark ettim ki yok arkadaş bunun sanalı bile tehlikeli.
0
colg fusion
(09.05.08)
sizi mıknatıs gibi çekip, tüm enerjinizi üzerine çekecek çok kuvvetli bir ilgi alanı lazım.
bu karşı cins olabilir mesela. birine deli gibi aşık olabilirsiniz ya da o size...
ya da bir sanat dalına falan kendinizi adayabilirsiniz.
öyle bir şey olsun ki, kumarın ne kadar gereksiz olduğunu görün.
hem bırakın, hem ders alın.

bedensel bir bağımlılık değil bu (eroin vb..), zihinsel bir şey..
bu yüzden ancak zihinde biter.
hayatınızı başka bir şeyle anlamlandırın.

şu da olabilir:
birkaç hafta mezarlığa gidin. cenaze yıkanan bölüme.
sevdiklerini kaybeden insanların acılarına şahit olun.
cenaze mezarında götürülürken eşlik edin. kalabalık ayrıldıktan sonra oradan ayrılmayın.

sonra kumar başında geçirdiğiniz zamanları düşünün.

böyle yaptıktan sonra kumara devam ederken aklınızda bu sahneler dalgalanır ve kumardan tiksinirsiniz.(diye düşünüyorum)
0
tabudeviren
(09.05.08)
herkes çok güzel şeyler yazmış. bu dayanışma ruhu beni çok mutlu etti. umarım sen de buna duyarsız kalmaz, iradeni demirden avuçlarının içine alırsın osmanoğlu. çünkü görüyorum ki çok güçlüsün. kendine söz geçirmekte bir problemin yok. çünkü sana kimse söz geçiremiyor kendinden başka. sen de bunun gayet farkındasın. eğer başkaları sana söz geçirebiliyor olsaydı abinlerin durumundan ders alırdın, çok sevdiğin o kişiyi kırmaz,dinler, hayatından çıkıp gitmesine izin vermezdin.bu nedenle çok güçlüsün işte. sadece çok iyi bir sebebe ve "aydınlanmaya" ihtiyacın var.

tahminim, uzun zamandır güzel bir tatil bile yapmadın. sırf bilgisayardan uzak olmamak için.
bu nedenle, bilgisayardan, telefondan, bakkaldan bile uzak bir yere tatile git mümkünse. 10 -15 gün kal. döndüğünde binalar üstüne üstüne gelecek, kendini sokağa atmak isteyeceksin, bilgisayarın sesini bile duymak istemeyeceksin.
bana öyle olmuştu.
0
felina
(09.05.08)
geçmiş olsun. ilacın şu abide olabilir: (bkz: kultegin ogel)
0
aligit
(09.05.08)
öncelikle feedback için teşekkür ederim. şimdi o soruları sorarken öncelikle size eziyet peşinde olmadığımı, sadece aradan bir şeyler yakalayıp yakalayamayacağımı görebilmek için sorduğumu belirtmek isterim. benim görebildiğim kadarıyla sizin için hızlı bir şekilde para kazanabilme hevesi daha ön planda. kumar eylemi yerine hızlı para kazandıran başka bir yolu bulsanız kafanız oraya da gider izlenimine vardım. kumarın farkı ise kendinizi bu konuda bilgili görmeniz.

hızlı para kazanabilme konusunda ise diyeceğim, haklısınız birçok kişi alelade meslekler ise düşük kar marjının olduğu işlerle uğraşırken bazı insanlar da kumar oynayarak hemen para kazanabiliyor. ama madalyonun öteki yüzü de var. bir kerede 350.000 dolar kaybeden profesyonelleri görmüşsünüzdür. daha fazlasını kaybeden insanlar da var bilmediğimiz. yani diyeceğim, kumarda her çıkışın bir inişi oluyor. ancak kendi işinizde çok aşırı bir durum olmadığı sürece kendi kariyerinizde böyle düşüşler yaşamazsınız.

peki ama hangi hobiyi kazanırım demişsiniz. bence kumar oynamak istediğinizde bilgisayar oyunu oynayabilirsiniz. emin olun fiziksel bağımlılıkları bile kesebiliyor bilgisayar oyunları. bırakması da nispeten daha kolay, sıkılınca bırakıyorsunuz. ama elbette gidip de poker fln oynamayın, mesela bilgisayarda football manager isimli oyunlarla vakit uçup gider, futbola da ilginiz varmış hem. ya da evinize alacağınız bir konsol ile arkadaşlarınızla beraber biralarınızı içerken futbol oyunlarından oynayabilirsiniz.
0
tom riddle
(09.05.08)
bahsettiginiz kadar agir olmasa da ilkokuldan universiteye kadar birlikte okudugum arkada$im da kumar oynardi. ya$adiklarinizin bir kismini o da ya$adi. dayak ve terapi demi$siniz. dayak pek i$e yaramadi, ciddi manada sinir stres oldugumuz bir anda tekme tokat daldik, i-ih olmadi. terapi gibi cozum onerilerini du$unmedi bile, zorladik ve cok dil doktuk ama istemedi. cozum olur diye ailesine haber verdik zira babasindan cekinen biriydi ama fayda etmedi. parasina, kredi kartina el koyduk ama bankayla goru$up tekrar kart cikartiyordu. hep bi yolunu buldu ve oynadi. parasi bitince ve bizden alamayinca ordan burdan borc aldi, ba$ini belaya sokacak dereceye kadar da geldi. en son care ailesi okudugumuz $ehire yerle$ip onu da yanlarina aldi. biraz toparlar gibi oldu, hayatinin ilk baba dayagini da bu surecte arkada$larinin yaninda yedi. sonrasinda oynamayi birakti. son olaylar onuruna dokundugundandir belki, bilemiyorum.

bence ailenize anlatin, bunun bir bagimlilik oldugunu anlayip size yardimci olmaya cali$acaklardir. ama oncesinde gercekten birakmak isteyin. sizi kumara cekecek $eylerden uzak durun. internette oynuyorsaniz ilk adimi atin, internet baglantinizi kapattirin. birakacaginiz konusunda kendinize inanin derim, gerisi yalan.
0
dengesiz pamuk
(09.05.08)
geçmiş olsun (çünkü bu bir hastalık bence) ve doktor değilim bir doktora başvurun diyerek başlıyorum.

doktor derken psikolog gibi.

kumar bagımlılığı bir davranış bozukluğudur. hem biyolojik, hem sosyal hem de davranışsal ayakları olan bir illettir. bunları da kendini kandırarak, arkadaşlarından destek bularak filan yenebileceğini sanmıyorum, başarırsan helal olsun, çok sevinirim tanımasam etmesem de...

hakkaten yardım al birilerinden, konusunda uzman olan birilerinden. benim internette bir aramayla bulabildiğim ahmet çelikkol isimli bir doktor. başkaları da vardır eminim. umarim kendi yolunu bulursun...
0
zkurmus
(10.05.08)
rica ederim.
insan değil miyiz, sıkıntılarımızın sebepleri farklı olsa da sonuçları birbirine benziyor hep.

bir de eklemede bulunmak isterim:

1. yalnız değilsin,
2. çaresiz değilsin,
3. kendine asla acımamalısın.

bu üçünü bildikten sonra, bir de profesyonel yardım, oooh! şahane bırakırsın o illeti.
0
actionary
(10.05.08)
herkesin cevabını okumadım, herkes elindne geldigince yardımcı olmustur muhakkak ama benim tavsiyem bu tutkunu başka bir tutkuya kanalize ederek yenmen. ben kötü bir alıskanlık kazandıgım zaman farklı bir tutku bularak onu yenebiliyorum. bilmiyorum belki herkes böyledir. herşeyden önce yazdıklarında bunun senin için bir "bağımlılık" yarattıgını ve heyecan verdigi için sürekli devam ettigini (paranın cok da önemli olmadıgını) sezdim. o zaman kendine yeni bir şey bul.. nedir bu? oyun.. bu dediğim şaka gibi gelmesin, bir oyuna bağımlılık kazanırsan başka hiç bir şeyle ilgilenemeyecek duruma gelebiliyorsun. bu da pek iyi bir şey değil ama en azından sana daha fazla zevk verecek, para kaybettirmeyecek ve canını sıkmayacak bir şey. internet üzerinden oynanan oyunları bul, yükle bilgisayarına, arkadaşlarınla ya da internetten tanışacağın kişilerle her akşam belli saatlerde o oyunu oyna. bu oyun bir strateji oyunu olabilir, rpg olabilir, web tabanlı başka herhangi bir şey de olabilir. ekşi duyuruda da oyun şeklinde aratırsan bir sürü başlığa ulaşabilirsin. satın al ya da indir hepsini dene, en beğendiğin oyunla devam et. umuyorumki sana kumardan daha fazla zevk verecek bir oyun bulabilirsin.

belki bu sorununu yakınlarından kimseye anlatmadan bu şekilde de yenebilirsin.
0
nihilanth
(10.05.08)
Sakın dalga geçtiğimi düşünme.Bir önerim daha var.Freud yöntemlerinden birisi. İyileşme sürecinde hipnoz belki yardım edebilir ama nerede nasıl yapılır en iyisi kimdir işe yarar mı fikrim yok.Demin belgesel kanallarından birinde izledim adamı hipnotize ederek zayıflatmışlar.
0
chaud
(11.05.08)
nasılsın osmanoğlu ?
0
chaud
(25.05.08)
sevgili arkadasimiz ( nasil hitap edecegimi bilemedim)
sanirim artik buraya bakmiyorsun ya da bakiyorsundur ve belki kayda deger bir gelisme yoktur bilemiyorum ama olsun belki okursun diye aklima gelen 2 seyi yazmak istedim.
1. bu mevzularda profosyonel bir yardim almak istersen, yasadigin sehri yazarsan sana iyi birini arayalim, hatta tanidik bulup ucrette indirim yollarini da kovalariz.
2. yazdigin ote taraf, allah inancindan yola cikarak bu satirlara curet edecegim. simdi subat tatilinde kibris'a gittim ve hayatimda ilk kez kumar oynadim. o zamana kadar insanlara hep soole derdim ' hic kumar oynamadim, oynarsam da o anlik heyecani yasamak icin servetimi harcayabilirim' bir kere bu duyguyu yasarsam - ki buna bayilacagimi biliyordum- bir daha birakamamaktan korktugum icin hic baslamadim. sonra iste kumarhaneye girince basladi guzide'nin kendisiyle imtihani ama o sirada bu kaygiyi tasimadan ilk kez sirke gitmis cocuk gibi girdim iceri. makinelerin gurultusu isiklar hakket bir sirk gibiydi ortam.. neyse uzatmayalim. sonra arkadasimiz rulet oynuyordu, canli masa degil de kompiterli donen rulet masasinda. koyduk 20 ytl yi yuttu makina verdi krediyi. biz manitimlen oynuyoruz ortak. bi o seciyo rakamlari bi ben. ufff uzattim hikayeyi yine, neyse 2 kez 2li secip tutturdum ve bitmek uzere olan 20 ytl miz 40 ytl oldu ve gozgoze geldik manitcigimlen ve masadan kalktik. koydugumuz 20 ytl mizi cebe atip kalan 20 ytl ile bi kase jeton aldik. ben bi avuc jeton alip kollu makinalara oturdum. baymistim prosedurden ve tam jetonlarimi bitirip kalkicakken koydugumun 5 kati kadar bi sey verdi. kalktim ama. iste sonra rulet masasindaki arkadasimizin yanina gittim o eksi 50 deydi o sirada. kollu makinalardaki hikaye yeniden tekrarlandi ve ben kazandikca kazandim jetonlardan. 2 saat falan gecirmistik ve artik gitmek istiyordum/k. sonra azimle kazandirmayan bi makina bulduk ve jetonlarin hepsini zorla bitirdik.
simdi bu gereksiz animi uzun uzun yazdim. suraya bagliycam. yillarca urkup sonrasinda da kazandigim halde kumarin bana neden heyecan vermedigini sorguladim ve cevabimi buldum. kumarhanenin parasini yememek, iste sihirli kavram buydu. kazanilmamis, ugruna ugrasmadigim, emek harcamadigim bi para bu ve senin durumunda nice insanin acisi var o jetonlarda. yiyemedik abi, yedigimiz tek sey aksam yemegi oldu orda. diyecegim su ki; madem allaha inaniyorsun ve o nedenle hala nefes aliyorsun, o zaman kumardan gelecek parayi nasil kabulleniyorsun? haa senin ondan istedigin parasi degil belki, su an hastasi oldugun sey sana verdigi heyecan. sayet tek cevabin verdigi heyecansa sen de baska adrenalin arttirma yollarini dene. bagimlilik yaratir bu hormon evet, o zaman sen de baska seylerle sagla o heyecani. ne bileyim bungee jumping falan gibi seyler. ( onerimde ciddiyim) son olarak sadece heyecanina vurgunsan, kumardaki para kavramina nasil yaklasiyorsun? kaybettiklerinin bedelini evet sen simdilik bedeli agir da olsa hala odeyebiliyorsun ama ya kazaninca aldiklarin? ben ona kisaca kul hakki diyip mesajimi bitirmek isterim.
anlatmak istediklerimi anlatabildim mi bilmiyorum, yorgunum biraz, umarim kendimi ifade edebilmisimdir.
cok kolay gelsin.
not: 1 no'lu cumlelerimdeki soruyu dikkate alman umidiyle.
pcf
0
pyro clustic flow
(26.05.08)
uzun bir aradan sonra herkese tekrar merhaba,
nerdeyse 3 aydır buraya birşey yazmadım.
daha doğrusu yazmaya yüzüm olmadı. çünkü yazdıktan sonraki 1 ay içerisinde aynı hatayı tekrar yaptım..

geçen ay, nasıl olsa kaybedeceğim birşey yok düşüncesiyle bir bankaya kredi için başvurdum (hali hazırda ödediğim 2 kredi borcu varken). neyse ki olumlu sonuç aldım.
kredi kartlarımın sayısını bire düşürdüm. ve oyun oynadığım sitelerde sağa sola bilerek küfredip, hile yapıyormuş gibi tavırlarda bulunarak ömür boyu yasak yedim.

şimdi gelirimin yarısı kadar kredi ödüyorum, bir sene daha kendimi sıkacam ama içimde bir huzur var. canımın istediği şeyi giyebiliyor, istediğim şeyi yiyebiliyorum çekinmeden. hatta geçenlerde tatile bile gittim. buna rağmen cebimde halen yetecek kadar paranın olması baya garip geldi bana. ya bu kalan para bereketli, ya da ben dünyaları vermişim oraya:)


her neyse, buraya birşeyler yazıp bana yardımcı olmaya çalışan, ya da yazmamış olsa dahi kalbinden benim için iyi şeyler dileyen herkese tekrar teşekkür ediyorum..o günleri tekrar yaşamayacağımdan eminim.

sağlıcakla kalın..
0
🌸osmanoglu
(26.07.08)
arasıra bakıp senden haber var mı diye kontrol ediyordum: ) inan sevindim bunları okuduğuma. böyle devam edersen hiçbir sorun yok. kolay gelsin osmanoğlu: )
0
colg fusion
(07.08.08)
helal olsun, tebrikler gerçekten, inşallah bu iraden devamlı olur.
0
marmara34
(10.08.08)
Su sayfanin ciktisini alip bahis oynamaya ozenen (ama oyle 2-3 liralik iddaa falan degil, buyuk bahislerden bahsediyorum) coluk cocuga okutmak lazim. Gercekten cok etkilendim. Umarim daha iyi haberlerinizi de okuruz bu basliktan.. Ara sira ben de takip edecegim.

Iyiye gidiyor olusunuz ayrica mutlu etti beni. Daha da iyi gunler gelecektir umarim. ;)
0
vita vinum est
(15.08.08)
walla o küçük bahisler de büyüklere yol açıyor.İddiaya her hafta 500er lira yatıran adam biliyorum.Kazanması ancak gelmiş geçmiş kayıplarının birazını kapatıyor.
0
chaud
(25.09.08)
şu konuşulanları aynen alıp bir film senaryosu yapabiliriz..
duyurunun altındaki her lafı tek tek film senaryosu okur gibi okudum. bir ara umutsuzluğa kapıldım yapamayacak mı diye..

ama mutlu sona doğru gidiyor olarak görünüyor o en son yazdığın şeyle.. sen en başta, kafanda bu illetten kurtulmak istediğine kendini inandırdığın için başarılı oldun. sonrasında toplum ve sosyal ortamındaki statün geldi... çevreni kaybetme korkusu...

kimisi riskli de olsa bu illetten kurtulmak için bir çok hamle yapmışsın...
ve başarılı olmuşsun kimi hamlen riskli olsa bile..

etkileyici bir geri dönüş yapıyorsunuz hayata.. tamamen dönene ve o şekilde devam ettirmeyi garanti ettirene kadar mücadeleye devam!
0
vital
(09.12.08)
@Osmanoğlu: Acaba son durumun nedir? Bir profesyonel olarak seni özellikle senle benzer sorunla tecrübesi olan başka birilerine yönlendirebilirim.
0
jesterdvine
(18.11.11)
Nedir son durum ben de merak ediyorum cunku aynı durum bende de mevcut inşallah kurulmuştur
0
Audi2010
(17.06.12)
5 yıl sonra merhaba. soranlar olmuş son durumlar nedir diye. maalesef sizlere iyi haberler veremiyorum. 5 sene önce yazdıklarıma bakıyorum da gülümsüyorum. iyi günlerimmiş benim o günler. 17000 TL borcum var demişim o zamanlar. keşke şimdi o kadar olsa. şimdi hesapladım şu geçen 5 sene içerisinde 90000TL odeme yapmışım. hala da 80000TL borcum var. anlayacağınız borcum 5 kat daha fazlalaşmış. devam ediyor mu? evet!. kaç kere yemin ettim bunun üzerine olmuyor. ilaç bile kullandım olmuyor. en fazla 2 ay dayanabildim.
bakalım sonu nereye varacak? yaş oldu 35 nerdeyse(görüntü 45). bu işlerden kendinizi ve tanıdıklarınızı uzak tutun. sen nasıl bir adammışsın demeyin, kınamayın. sevgiyle kalın.
0
🌸osmanoglu
(11.04.13)
keşke 2008'de söyleseymişiz bunu ama; keşke kumar yerine paraşütle atlama, bungee jumping vb. bir şeylere sarsaymışın. bu gibi heyecanlar kumar heyecanının ötesine geçseydi, kumarı unutabilirmişsin.

ya da yarışma gibi bir şeye, yarı profesyonel go-kart tarzı bir şey mesela.
0
kamera motor
(11.04.13)
bu sabah başladım başından sonuna okudum ama son yazı mutlu sonla bitmedi.
0
mega idea
(11.04.13)
bana yazar mısınız lütfen, çözüm önerilerim var. [email protected]
0
transferans
(21.05.13)
geçmiş olsun.
çözüm, bağımlılıkla çalışan terapist.
0
pinkket
(21.05.13)
hala mı?
0
bana jacob diyolar
(15.04.15)
yazıyı okudum kuponum yattı. bu bi işaret belki de. sıkıntılı bi durum osmanoğlu. geçmiş olsun.
0
oylum
(03.09.15)
hocam bence kesinlikle profesyonel yardim almalisin. artik hastaneye mi yatarsin naparsin bilmiyorum. ama gerekiyorsa oraya kadar yolu var yani.

profesyonel olmadigim halde soyle bir tavsiye verebilirim, (belki kotu bir tavsiyedir ama yine de yazayim) civi civiyi soker misali, yine pek faydasi olmayan, hatta belki zararli olsa da senin durumuna kiyasla daha az zararli olan baska bir ugras bul. benim aklima video oyunlar geliyor. xbox, playstation falan. sevdigin bir kac oyunla basla, vaktini bu kumarla harcayacagina, o oyunlarla harca, bu oyunlardan kumara vakit kalmasin hesabi yani. yasin video oyunlari icin hala musait nasil olsa.
0
efe
(03.09.15)
Allah yardımcın olsun. Sende zaten bahsetmişsin giden yıllar olmasa paranın önemi yok. Herkes hayatta hatalar yapabilir. Son durum ne bilmiyorum ama her zaman sana dua edecem kardeşim.bu yazıyı okuduğum zaman keşke param olsada bütün borçlarını ödesem dedim. Acaba sana yakın bir hayat yaşadığımdan mıdır, yoksa paramın olmayışından mı bilmiyorum. Her daim sana dua etmekten başka bir şey gelmiyor elimden. Allaha emanet.
0
gafillere nasihatler
(27.06.16)
Kumar bağımlılığı temel dinamikleri açısından diğer bağımlılıklardan örneğin bir kokain bağımlılığından farkı yoktur. Kumar bağımlılığı bir davranış bağımlılığıdır ve bütün bağımlılıklar gibi kumar bağımlılığı da bir beyin hastalığıdır. Arada sırada iddia loto gibi kumar oynayan birinin kumar oynama davranışı ile kumar bağımlılığı birbirinden farklı kavramlardır.
Kumar bağımlılığının ahlak yoksunluğu, kişisel zaaf ile bir ilgisi yoktur. Yukarıda da belirtiğim gibi kumar bağımlısı bireyin beyin kimyasal yapısında dengesiz oluşmuştur.
Kumar bağımlılığının Obsesif Kompulsif Bozukluk ile de ilgisi vardır. Kumar oyunu ile ilgili bilişsel çarpıtmalar ve sanrılar bağımlılığın gelişiminde ve sürdürülmesinde etkilidir.
Tedavisinde bütüncül yaklaşım esas alınmalıdır.
Yardım için bana yazabilirsiniz
[email protected]
0
transferans
(30.10.17)
Hocam bu konularda uzman birisi değilim, yanlış yönlendirmek istemem ama, bir kaç öneri yazayım:

* Siz de yanlışınızın farkındasınız. Bu güzel bir olay.

* Bu tarz alışkanlıkları (kumar, sigara vs.) bırakmak kolay değil. Ama 100 kere deneyip, başaramasanız 101. yi deneyeceksiniz. 101. de bırakacaksınız belki.

* Kumardan daha çok kumara giden yolları engelleyin. Kredi kartlarınızı iptal edin. Sitelerdeki üyeliklerinizi iptal edin. Gerekirse evdeki interneti, telefonunuzdaki interneti bile iptal edin. Kredi kartı almayı tekrar kafaya taktığınızda, birilerinin yanına gidin. Bu düşünceyi kafadan atın veya kendinizi spora verin. Yaşam sitilinizi değiştirmeden, bu işi aşmak zor.

* Başarısız olursanız, daha da hırslanıp yeniden deneyin. "Ben yanlış yapıyorum" dediğiniz müddetçe ümit var. Allah yardımcınız olsun.


.
0
kartallar yuksek ucar
(30.10.17)
ailene söyle, arkadaşlarına da anlat. hiçkimsenin bilmemesi bunu devam ettirmeni kolaylaştırıyo. ama yalan söylemeye meyilli biriysen o da sökmeyebilir.

nerdeyse daha bebeliğimizden beri beraber olduğumuz bir arkadaşım var. lise bitmesine yakın işe mişe girdi eli para görmeye başladığında sardı senin işlere. öğrendiğimde epey azarladım, çünkü öğrendiğimde ödenmesi zor bir meblağ olmamasına rağmen bayağı girmişti. neyse 1 sene falan sırf buna çalışıp ödedi, tam düze çıktı yine başlamış; ama konusunu açınca kıvırıyodu oynamıyorum; bir defasında dövmek sayılmaz ama patakladım hafif. yok yine, nabıyon diyom abi para lazım yine işte mevzuları biliyosun falan diyo. ana bacı karıştırmadan sövdüğüm oldu, yok. ilk başlarda sözüne inanıp birkaç bin lira para vermiştim, borcunu kapatsın da bir daha oynamasın diye, yok yine bir müddet geçti devam, benim parayı falan da unuttum zaten. ilişkimi kesmedim ama uğraşmıyorum baktım olmuyo, sadece laf sokarım arada o kadar. ama bu arkadaşımın zaten bir türlü beceremediği, bir yere bağlayamadığı bir hayatı var, kumardaki amacı köşeyi dönmek, ufak çaplı bir iş kurmak. bir de başında yaşıt olmamıza rağmen "abi"lik edebilcek kimse yok. annesi babası ayrıldıktan sonra evlendiler ve bu çocukla da ilgilenmediler. hani senin hayatın daha farklı ve kumarın/kendini engelleyememenin işlevi sende farklıdır diye diyorum.

velhasılıkelam, bu arkadaşı ümidini kırmak için anlatmadım. yalan söyleyip kıvırcaksan sözler verip tutmucaksan demin yazdığım "kimsenin bilmiyo olması bunu sürdürmeni kolaylaştırıyo" kısmı geçerli değil.
0
dafaisss
(30.10.17)
Kardeşim s.a.
10 Yılı aşkındır kumarın içindeyim geçtiğin süreçlerin içinden geçtim ve hala aynı durumdayım.Seninle konuşmak kumarı bırakma arefesinde bana iyi gelecektir.Umarım uzaklaşmışsındır ve deneyiminden yararlanırım uzaklaşmamışsan da bir şans da bu kardeşinle samimi bir dayanışmayla olsun.İnan ben de bu uzun yılların yıpranmışlığı sıkışmışlığı içerisindeyim gel bi muhabbet edelim.
[email protected]
0
gibigibi1985
(13.12.18)
Değerli dostlar kumardan uzaklaşmak için benzer sıkıntıları yaşayan insanlar olarak, kişisel deneyimlerimizi paylaşmak üzere bir facebook grubu kurdum.Fake hesaplarla da olsa buyrun gelin dertleşelim birbirimizi motive edelim.
www.facebook.com
kumardan kurtulmak için dayanışma isimli
0
gibigibi1985
(07.01.19)
Kardeşim s.a.
10 Yılı aşkındır kumarın içindeyim geçtiğin süreçlerin içinden geçtim ve hala aynı durumdayım.Seninle konuşmak kumarı bırakma arefesinde bana iyi gelecektir.Umarım uzaklaşmışsındır ve deneyiminden yararlanırım uzaklaşmamışsan da bir şans da bu kardeşinle samimi bir dayanışmayla olsun.İnan ben de bu uzun yılların yıpranmışlığı sıkışmışlığı içerisindeyim gel bi muhabbet edelim.
[email protected]

Not:Bu güne kadar mail adresime facebook grubuna yaklaşık 10 arkadaş mesaj attı.İçlerinde sadece bir tanesi gelip hikayesini paylaşıp ben artık kumarı bıraktım dedi ve birlikte sohbet ederek anı defteri gibi yazmaya devam ediyoruz.Kalan arkadaşların 1 kişi hariç tamamı mail adresine mesaj yazıp bir daha ne geri dönüş yapıyor ne de yazdığım mesajlara yanıt veriyor.Herşey bizde başlar bizde biter.Eğer samimiyetsizce bir hap gibi çözüm arayan varsa boşuna hiç kendini yormayıp kumara tam gaz devam etsin.Cebinde beş kuruş kalmayınca gelip bu forumu okumak,mastürbasyon yapmanın bir türü.Tüm patolojik kumarbazlarda şöyle bir fantazi var en büyük acılar kayıplar bende arkadaş gel, gel vatandaş.Samimiyetle benim yardıma ihtiyacım var bırakacağım kumarı,dertleşmek kendimi ifade etmek istiyorum diyen buyursun gelsin.Lütfen kendinizi kandırmayın.
0
gibigibi1985
(24.01.19)
kurmadankurtulmak.blogspot.com

Facebook gönderilerimizi daha rahat okumak için....
0
gibigibi1985
(19.11.19)
Sorununu çok iyi anlıyorum!
Şunu hiç bir zaman unutma hayat boşluklar ile doludur ve o boşluğunu bulduğu an seni affetmez.dalından kopmuş bir yaprak gibi rüzgar seni nereye savurur ise oraya sürüklenirsin.çok fazla yorumları okudum ve yazmak istedim.
Vücüdunun üzerinde taşıdıgın bir kafan var ve düşünebiliyorsun bu illet uyuşturucuda olabilir kumarda olabilir ikisi de aynı benim gözümd3 .hayatında bir şeyi en iyi şekilde anlamanın tek yolu yaşamaktır.sorun yok yaşamışsın bulaşmişsın Fakat şunu düsün buna başlamayı sen sectin nedeni ne olursa olsun .bundan vazgececek olanda sensin herkes herseyi konusur fakat uygulayacak olan sensin .kendine güvenini ve saygını kaybetmişsin.ve bunları yazarken yaşamış birisi olarak yazıyorum.20 yıl kumarın her türlüsünü oynadım yarım milyon liralar kazandım kaybettim.uyusturucuya 20 yaşında başladım 10 yıl esrr iciyirdum bir sigara gibi.fakat kimseden bir yardım almadan hepsini terk ettim .kendini fazla üzme aslan parçası ömur 30 milyar ile kaybedilmez ömür paha biçilmeyecek kadar değerli.kazanma duygusunu at kafandan bu yolda zengin olabilecegin dusuncesini at kafandan .şimdi benim yurt disinda kumarhanem var fakat oynamıyorum .sadece oynatıyorun.keşke hiç kimse oynamasa .kumar kaybettiğinde seni üzecek meblalar ile oynanmaz .keyif olarak başlar sonra hayatında vazgecilmezin olur .ama dedigim gbi kurtulmak senin elinde .ilerde insallah bir kumarhanen olur ve sen oynamıyor olursun işte o zaman kaybettiklerini ve kazandiklarini ozaman daha net anlarsın .omrune omur katacak o kadar aktivige varki kendini onlara yönlendir kaldır kafanı sokaga cık sana mum olacak hersey ile ilgilen .şimdi kendine iyi bak kal saglicakla
0
Soz
(08.06.22)
son cevaplananlarda görünce girdim ama son mesaj 2019?

neyse vakti olmayanlar için özet geçeyim.

arkadaşımız 2008 yılında başladığı kumarda 17.000 lira borç yapmış.

2013 yılında 5 sene içinde 90.000 ödedim ama hala 80.000 borcum var diye güncellemiş.

en son bilgi bu. düzlüğe çıkmıştır umarım.
0
onemoremile
(08.06.22)
(3)

bir garip soru(nsal)

tom riddle
ne zaman birine aşık olsam kısa sayılabilecek bir zaman sonrasında çok sert bir kavga edip küfürleşmeler ve gözyaşı ile o kişiyle bütün ilişkimi kesmiş buluyorum kendimi. bir de, zamanında bir şeyler hissettiğim insanla arkadaşlık seviyesinde takılmak istememe rağmen bu sefer de çok kısa süre sonra
ne zaman birine aşık olsam kısa sayılabilecek bir zaman sonrasında çok sert bir kavga edip küfürleşmeler ve gözyaşı ile o kişiyle bütün ilişkimi kesmiş buluyorum kendimi. bir de, zamanında bir şeyler hissettiğim insanla arkadaşlık seviyesinde takılmak istememe rağmen bu sefer de çok kısa süre sonra tekrar birlikte olmuş oluyorum. benim sorum şu, bir insanla duygusal bir ilişki yaşadıktan sonra nasıl düşmanlık olmadan orta samimiyette iki arkadaş olunur? ne zaman denesem hep iki uçta bitiyor, o iki uç da bana giriyor her seferinde.
0
tom riddle
(08.05.08)
borderline personality disorder/sınırda kişilik bozukluğunun semptomlarını hatırlattı, ancak bunu eş dosttan, okuyarak, kulaktan dolma şekilde tanı/tespit yapmamanız menfaat icabıdır. Ayrıca her insan iyi kötü sergiler bunun semptomlarını hafiften hafiften..(ve fakat, konu ile ilgili türkçe bilgiler, yetersiz ve basmakalıp).
0
cedilla
(08.05.08)
şöyle ki, babamın sözünü dinleyip de karşımdaki insanlara 'içim öyle hissetmese de' büyükler bir şey bilir diyerek işin uçlara gitmesini (bir süreliğine) engellesem de, yine sonunda aynı durum geliyor.

içimdeki öfke, gerçekleşmeyen herhangi bir beklenti olabiliyor bazen. bu şekilde üzüle üzüle sonunda patlıyorum. küfürleşme olayı da agresifliğimin sonucu diye düşünüyorum, gerçekten bardağa son damla düşüp de taşınca böyle oluyor.
0
🌸tom riddle
(08.05.08)
bir insanla duygusal bir ilişki yaşadıktan sonra orta samimiyette iki arkadaş olunmaz. düşmanlık olmasa da arkadaşlık olmaz. en güzeli, duygusal ilişki ömrünü tamamladıktan sonra ilişkiyi "merhaba - merhaba" boyutuna indirgemektir. hattâ mümkünse o kişiyi bir daha görmemektir.

küfürleşme hadisesine gelince, insanı haklıyken haksız duruma düşüren bir şeydir küfür etmek. tutun kendinizi.
0
actionary
(08.05.08)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.